HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan, MİT'in azınlıklar, Aleviler ve bazı yasal kurumlar hakkında hazırladığı ve azınlıkların etkinliklerinden 'Etnik Bölücü Faaliyetler' olarak bahsedilen raporu Meclis gündemine taşıdı. 

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun cevaplandırması istemiyle yazılı soru önergesi veren Paylan, Hrant Dink cinayetinde açılan yeni davanın ek klasörlerinde, Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) hazırladığı bir raporun ortaya çıktığını ifade etti.

Bu raporun MİT’in 2011 yılında Ermeniler, Rumlar ve Müslüman olmayan diğer toplumları izlediğini ve 'Etnik Bölücü Faaliyetler' başlığı altında raporladığını ortaya koyduğunu anlatan Paylan, "MİT ayrıca Alevileri, Türkiye’de faaliyet gösteren birçok yasal kurumu ve Türkiye dışındaki sivil toplum örgütlerini de takip ederek raporlar düzenlemiştir. Bu rapor, 24 Nisan 2011’de Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından, A, B, C ve H Şube Müdürlüklerine, 'Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı'ndan alınan 1-31 Mart 2011 dönemine ait Güvenlik İstihbaratı Bülteninin ilgili bölümleri, Şubeniz çalışmalarında kullanılmak üzere ekte gönderilmiştir' üst yazısıyla gönderilmiştir ve yazının altında bir Emniyet Müdürü’nün imzası ile gizli ibaresi de bulunmaktadır" dedi. 

Garo Paylan, cevaplanmasını istediği şu soruları yöneltti: 

"Bu raporlar MİT tarafından halen hazırlanmakta mıdır?

Bu uygulama ne zaman başlatılmıştır?

MİT bu raporu hangi kurumların talebi ile hazırlamıştır?

MİT tarafından hazırlanan bu rapor, Emniyet Genel Müdürlüğü ve diğer emniyet istihbarat birimleri dışında başka hangi kurumlarla paylaşılmıştır?

Azınlıklar ve Aleviler neden bu şekilde izlenip, fişlenmektedir?

MİT bunu hangi yönetmelik veya emre dayanarak yapmıştır?

MİT’te azınlıkların takibi ve istihbaratı için kurulmuş ayrı bir birim var mıdır?

Azınlıkların hangi faaliyetleri, neye göre 'bölücülük' olarak nitelendirilmektedir?

Şube müdürlüklerine iletilirken yazılan üst yazıda belirtildiği üzere, Emniyet Teşkilatı’nın bu raporları ne tür 'çalışmalarda' kullanması beklenmektedir?

MİT’in, Hristiyan toplumlar dışında takip ettiği ve raporladığı tek grubun Aleviler olmasının sebebi nedir?

Alevilerin bu şekilde kriminalize edilmesi anlamına gelen bu uygulamaya karşı ne gibi bir yaptırım düşünülmektedir?

MİT, Protestan cemaatlerinin din adamlarını yurt dışına giriş ve çıkış tarihlerini raporlayacak kadar yakından takip ederken, 2007’de Malatya’da vuku bulan ve 3 kişinin öldürüldüğü Zirve Yayınevi cinayeti başta olmak üzere Protestan cemaatlere karşı Türkiye’nin her yerinde işlenen suçların neden bir türlü önüne geçilememektedir?

Ermenilik, Rumluk ve Süryanilik faaliyetleri isimlendirmelerinin, etnik kimliklerin bölücülükle eşleştirilmesinin anayasal bir suç teşkil etmesi hakkında yaptırımlar uygulanacak mıdır?

MİT raporunda yer alan bu nitelemelerin ayrımcılık olduğunu düşünüyor musunuz?"