Çözüm süreci kapsamında İmralı-Ankara ve Kandil hattındaki görüşme trafiğini yürüten Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) İmralı heyetinde yer alan İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Leyla Zana ve Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Genel Başkanı Hatip Dicle, 17 Aralık’ta İmralı’da Abdullah Öcalan ile daha sonra Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ile yaptıkları görüşmeleri aktarmak ve görüş alışverişinde bulunmak için bugün Kandil’e gitti.

Leyla Zana’nın uçak ile, dün akşam Diyarbakır’da oynanan Diyarbakır Büyükşehir Belediyespor-Galatasaray maçını izleyen Sırrı Süreyya Önder ve Hatip Dicle’nin ise karayoluyla bugün Kandil’e gitmek için Irak’a hareket ettikleri belirtildi.

Heyetin, ‘Çözüm süreci’ görüşmeleri kapsamında 17 Aralık’ta PKK lideri Abdullah Öcalan ile ve daha sonra süreçten sorumlu Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ile yaptıkları görüşmeleri Kandil’de KCK yönetimline aktarmaları bekleniyor.

KRİZ GERİDE KALDI

Başbakan Yardımcısı ile görüşen HDP heyetinden Sırrı Süreyya Önder, yaptığı açıklamada, şunları söylemişti:
“Çözüm sürecinde’ önemli bir kriz sürecini geride bıraktık. Bu aşamadan sonra çözüm süreci kapsamında bunun ilgi alanına bununla bağlantılı olarak ele alınabilecek ne gerekiyorsa bu meselelerin suretle sayın Öcalan’ın katkılarıyla ve onun başlattığı bir çizginin devamı olarak ağırlıklı olarak İmralı’da olmak üzere yeni bir sürece girdiğimizi söylemek istiyoruz. Bütün meselelerin halledildiği anlamına gelmiyor. Fakat şu anlama gelebiliyor: Artık süreçte diyalog kanallarının kapanmaması ve ilk defa hangi başlıkları tartışarak ve hangi yöntemi kullanarak ilerleyeceğimiz anlamında elimizde belli mutabakatlar oluştu. Parti yetkili kurullarımızla da tüm bu süreci değerlendirdikten sonra İmralı’ya geçeceğiz. KCK yetkilileri ile de meseleyi görüşeceğiz.

SERİ GÖRÜŞME

Daha sonra bu görüşmeler daha derinlikli, nitelikli daha sonuca doğru ilerleyecektir diye ümit etmekteyiz. Çözüm sürecinin en kısa sürede sonuca ulaşması için hükümet ile mutabık olduk. Süre uzadıkça saldırı, yanlış anlama, hırpalanmalara da açık bir vaziyete geliyor. Ayın 3’ü, 5’i gibi kavramlar bizden duymayacaksınız. Çok seri bir görüşme ve çalışma trafiği başlayacak. Mümkün olan en kısa sürede yarın olabilecek şeyi bugün yapmak.”