Akil İnsanlar Grubu Üyesi Prof Dr. Mithat Sancar, KCK’nin deklarasyonunu Sterk Tv ana haber bültenine değerlendirdi.

Sürecin bu noktaya gelmesinde AKP’nin siyasal tutumu ve tercihlerinin rol oynadığını söyleyen Sancar’ın yorumu şöyle:

“AKP bu süreci başka alanlardaki politikalarında olduğu gibi, kendi istediği şartlarda istediği yoğunlukta sürdürmeye çalışıyor.

Bir şey yapacaksa kendi istediği zaman, istediği şartlarda istediği biçimde yapmayı, tercih ediyor.

Bu türlerde tek tarafın inisiyatifi belirleyici değil, AKP’nin bir bütünen süreci etkileme istemi gerçeklikte paynı bulmaz. Daha doğrusu sürecin doğasına uymaz. AKP bu tek taraflı davranma ve süreci kendi kontrolünde tutma politikası yüzünden bu güne kadar, Kürt hareketini ve Kürt tarafının beklediği adımları atmadı ve sürecin gereğini vermedi.

KCK’nin açıklamasının tam olarak ne anlama geldiğini görebilmek için Newrozu beklemek gerekir, Öcalan’ın Newroz mesajının içeriğini beklemek gerekiyor.

KCK süreci bitirdik demiyor, sürecin bir boyutu vardır ki o da hükümetten tamamen bağımsız olarak tasarlanmış bir boyuttur. Bu süreci başlatırken ve Newroz’daki mesajı hazırlarken, bütünüyle AKP’ye endeksli bir çizgi çizmemişti. AKP ne yaparsa yapsın Kürt siyasi hareketinin  kendine göre hedefleri ve bu süreçten beklentileri var. Görebildiğim kadarıyla KCK ve PKK açısından, bugüne kadar süreçte yapması gerekenleri yapma açısından zaten yaptı.

Kürt hareketinin bu süreçte demokratik siyaseti hayata geçirmek konusunu büyük ölçüde gerçekleştirdi. Kürt hareketi hedeflediği noktaların uzağında değil.

Şuanda bir taraf üzerine düşünü yapmadığı için bir sıkıntı var ama KCK’nin bu süreci bitirmesi bu deklarasyondan okunmuyor.

AKP bu süreci riske atmak istemiyorsa. 3 konuda mutlaka harekete geçmek gerekiyor.

-Süreç için hukuksal bir yapı

-Yasal düzenlemeler yapılması gerek

-Siyas tutsaklar serbest bırakılmalı ve hakikatleri araştırma ve yüzleşme komisyonu oluşturulmalı.”