KCK Yürütme Konseyi Üyesi Sabri Ok Cumhurbaşkanlığı seçim sürecine ilişkin değerlendirmede bulundu. AKP’nin adayının muhtemelen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olduğunu ve CHP ve MHP’nin 'çatı adayı' Ekmeleddin İhsanoğlu'nun da 'Türk-İslamcı' bir aday olması itibariyle tartışmalı bir kişilik olduğunu dile getiren Ok, bu durumda HDP adayının büyük önem arz ettiğini söyledi. Ok, “HDP kongresinden sonra isabetli bir adayla gerçekten iyi bir çıkış yapabilir. Çok ciddi oranda bir oy yüzdesini kazanabilir, Cumhurbaşkanlığı seçimine de çok büyük bir etki yapabilir” diye konuştu.

Ok, CHP-MHP adayına ilişkin olarak şunları söyledi: “CHP ve MHP gerçekten Türk İslamcı bir kişiliği (eski İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu) ortak aday olarak gösterdi. CHP’nin tabanı, demokratik güçleri, şahsiyetleri gerçekten bunu nasıl hazmedebilirler. Böyle bir kişiliğin Kürt halkının özgürleşmesinde Türkiye’nin demokratikleşmesinde Alevilerin ve diğer inanç gruplarının gerçek özgürlüklerine ve demokratik haklarına kavuşmasında nasıl olumlu bir etkisi olabilir. Çok çok ciddi bir sorundur ve CHP içindeki demokratik sol eğilimli güçlerin bunu iyi değerlendirmesi gerekir. Ortada çok ciddi bir ilkesizlik vardır. Bir demagoji vardır.”

"HDP CUMHURBAŞKANI ADAYI İLE İYİ BİR ÇIKIŞ YAPABİLİR"

Türkiye’nin asıl sorunlarına çözüme katkı sağlayabilecek, bu performansta, kapasitede, nitelikte bir kişilikte uzlaşma yerine, ilkeleri, her şeyi bir tarafa bırakarak CHP ile MHP’nin kucaklaşmasının anlaşılır olduğunu belirten Ok, HDP’nin çıkaracağı adaya işaret etti:

“Kuşkusuz HDP kendi adayını çıkaracaktır. Doğrusu da budur. HDP kongresinden sonra isabetli bir adayla gerçekten iyi bir çıkış yapabilir. Çok ciddi oranda bir oy yüzdesini kazanabilir, Cumhurbaşkanlığı seçimine de çok büyük bir etki yapabilir. Bu şansı ve fırsatı vardır HDP’nin. Kürdistan’da zaten düzen partileri yoktur. Aslında AKP’de yoktur. Yani devlet vardır Kürdistan’da. Şimdi AKP iktidardan düşerse o da olmayacaktır. Gerçek bu. Türkiye halkında bir uyanış vardır. Bütün bu diktatörlüklere, baskılara, ikiyüzlü siyasete, bu halkı kandıran, aldatan sahte gündemlerle zaman geçirten kişilik ve siyasete bir tepkisi vardır. Bütün bu tepkilere karşılık verebilecek iyi bir adayla HDP cumhurbaşkanlığı seçiminde rol oynayabilir. Adayın kim olacağından çok ne düşündüğü ve nasıl bir tarihsel görev üstlendiği üzerinde durmak gerekir. Dediğim gibi örneğin Türkiye’nin demokratikleşmesi, emek sorunu, emekçiler, özgürlükler, Kürt sorunu ve benzeri konularda rol üstlenebilecek bir kişilik olabilir. Bu kişi HDP’nin göstereceği aday olacaktır. Ve Türkiye halklarının, inanç gruplarının, kültürlerin ve Kürt halkının, bütün emekçilerin, tüm güçleriyle bu aday etrafında kenetlenerek AKP’ye de CHP’ye de MHP’ye de çok ciddi bir ders verebilmeli ve tarihsel bir çıkış gerçekleştirebilmelidirler. Buna inanmalıdırlar, bunun zemini ve imkanı vardır.”