Sosyolog-yazar İsmail Beşikçi, Türkiye'nin Suriye'ye müdahalesi tartışmalarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Beşikçi, böyle bir müdahalenin gerçekleşmeyeceğini düşündüğünü belirterek, Tel Abyad'ın (Giri Sipi) YPG güçlerinin kontrolüne geçmesine dikkati çekti ve "Girî Sipî’nin Kürtler tarafından ele geçirilmesi bölgenin tekrar eski yapısına kavuşması anlamına geliyor," dedi.

İsmail Beşikçi, bölgedeki gelişmelere ilişkin görüşlerini aktardı.

Beşikçi, Tel Abyad'ın (Giri Sipi) Kürtlerin eline geçmesinin önemine vurgu yaparak, "Girê Sipî'nin Kürtler’in eline geçmesiyle birlikte Rojava’da da kantonların birleşmesi sonucu bir bölge ortaya çıkıyor. Baas rejimi tarafında bölünen Kürt bölgesi yavaş yavaş birleşiyor. Önce oraya 'Arap bölgesi' deniliyordu. Halbuki orası Kürt bölgesidir. Devletleşme şartı oradaki Kürtleri de zorluyor. Onlar da artık hafif silahlarla Rojava ve Kürt halkını savunamazlar, ağır silahlara sahip olmaları lazım. Onun için onların da devletleşmeye doğru adım atmaları gerekiyor," dedi.

Beşikçi, ayrıca Türkiye'nin Suriye'ye müdahale edeceği yönündeki tartışmalara ve Federe Kürdistan'a (Güney Kürdistan) karşı tutumuna ilişkin de değerlendirmelerde bulundu:

Türkiye’nin Suriye’ye müdahalesi sözkonusu... Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Ben Türkiye’nin böyle bir müdahalede bulunacağını düşünmüyorum. Türkiye, Rojava ve Güney Kürdistan’da Kürtler’i geriletmek için mücadele yürütüyor ama fiili olarak askeri müdahalenin gerçekleşeceğini sanmıyorum. Türkiye ne diyor? 'Ben burada nüfus yapısının değişmesine engel olacağım'. Halbuki nüfus değiştirilmesi Baas rejimi tarafından 1960’larda gerçekleştirilmişti. Girî Sipî’nin Kürtler tarafından ele geçirilmesi bölgenin tekrar eski yapısına kavuşması anlamına geliyor.  Bunları konuşmak önemli.

Türkiye’nin şu durumda Güney Kürdistan’a yaklaşımını nasıl görüyorsunuz?

1980’ler ve 1990’larda hatta 2000’ler’de Güney Kürdistan’dan bahsedildiği zaman “kırmızıçizgiler” sözkonusuydu. Şimdi o “kırmızıçizgiler” giderildi. Kanımca Rojava için de benzer bir süreç yaşanacaktır. Türkiye Cumhuriyeti fiili olarak Güney Kürdistan’ı tanıdığı gibi, Rojava’yı da tanımak durumunda kalacak.

Söyleşinin tamamına gitmek için