Gür, Çatı aday Eklemeddin İhsanoğlu'nun kaybetmesi halinde faturanın CHP'ye kesileceğini söyledi.



Ülkenin Cumhurbaşkanlığı seçimiyle yeni bir sisteme doğru gittiğini ifade eden Gür, "Türkiye'de kim Cumhurbaşkanı olursa olsun, onu asgari 25 milyon gibi bir destekle seçeceğiz. 25 milyon gibi bir desteği arkasına almış, dünyanın en sakin en muhlis insanı dahi olsa ister istemez bu gücünü kullanmak isteyecektir. Zaten Başbakan da adaylığını açıkladığı ilk günden itibaren veya aday olmasa bile Türkiye'nin yeni bir sistem değişikliğine gittiğini, AK Partili bir Cumhurbaşkanı seçildiği takdirde en geniş manada yetkilerini kullanacağını söylüyordu" dedi.

Cumhurbaşkanı adaylarını değerlendiren Gür, AKP'nin adayı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile HDP'nin adayı Selahattin Demirtaş'ın kendisini tanıtım konusunda sıkıntı yaşamadığını söyledi. Çatı Aday Ekmeleddin İnsanoğlu'nun bu konuda sıkıntı çektiğini söyledi. Gür, " İhsanoğlu ise, daha çok parlamenter sisteme vurgu yaparak daha tarafsız ve kucaklayıcı bir aday olduğunu ifade ediyor. Bu manada İhsanoğlu'nun zayıf kaldığını düşünüyorum. Türkiye'de hâlâ parlamenter sistem devam edecek desek de yasal alt zemini olmamış olsa dahi Türkiye 10 Ağustos'tan itibaren fiili olarak yarı başkanlık veya partili bir Cumhurbaşkanı modeline gidiyor. Sayın İhsanoğlu'nun da bu modele çok da uygun olmayan bir isim gibi görünüyor. Bunun nedeni Sayın İhsanoğlu'nun eksikliğinden veya siyasi eksikliğinden daha çok çatı adayı, birden çok partinin ortak adayı."

'CHP VE MHP'DEN AK PARTİYE OY GİDECEK'

Cumhurbaşkanın birinci turda seçileceğini söyleyen Gür, seçimi etkileyecek en önemli etmenlerden birisinin yurt dışındaki seçmenin sandığa gitmesi olduğunu ve AKP'nin yurtdışındaki seçmenin büyük bir bölümünü sandık başına götüreceğini dile getirdi.

Gür, "Kuvvetle muhtemeldir ki seçim birinci turda sonuçlanacak. MHP tabanını bir bölümü bunun yüzde 15 ile 20 arasında oran olduğunu tahmin ediyorum. Bu oran AK Parti'nin adayı Recep Tayyip Erdoğan'a oy verecek. Bir de CHP tabanının bir bölümü kızgınlık nedeni ile sandığa gitmeyecekmiş gibi görünüyor. Bir diğer etken de yurtdışı seçmenlerde, yurtdışında yapılan araştırmalar gösteriyor ki AK Parti yurtdışında daha güçlü çalıştığı için seçmenini sandığa fazla şekilde götürecekmiş gösteriyor. 25 günlük seçim sürecinde ne değişeceğini kestirmek zor olmasına karşın, bugünden baktığımızda yapılan araştırmalara göre AK Parti'nin adayı yüzde 54-55 civarında, çatı adayı Sayın İhsanoğlu'nun yüzde 35-37, HDP'nin adayı Sayın Demirtaş'ın yüzde 8-10 oranında bir oya sahip olduğunu görüyoruz. Eğer önümüzdeki 25 günlük süreçte çok ciddi değişiklikler olmazsa, ben buna yakın olarak seçimin birinci turda sonuçlanacağını, Sayın Başkanının Türkiye Cumhuriyeti'nin yeni Cumhurbaşkanı olarak seçileceğini düşünüyorum."

İHSANOĞLU, CHP'NİN KADERİNİ BELİRLEYECEK

İhsanoğlu'nun seçimi kaybetmesi halinde bunun faturasının CHP'ye kesileceğinin altını çizen Gür, Ekmeleddin İhsanoğlu'nun seçildiği takdirde sadece CHP ile MHP'de sevinç, AKP'de ciddi bir travmaya neden olacağını söyledi. Gür, "İhsanoğlu'nun kazanması durumunda CHP, MHP ve muhalefet partileri rahatlar. Seçime de o motivasyon ile giderler. Kaybetmesi durumunda ise alacağı oy oranı çok önemli. İhsanoğlu, 5 tane partinin ortak adayı ama iki tane ana parti var. Bu iki partinin geçen yerel seçimlerdeki oy oranı yüzde 43'ler civarında. Bu oranın ne kadar altında olursa o kadar o iki parti için sıkıntı yaratacak. Özellikle CHP için sıkıntı yaratacak. Sayın İhsanoğlu'na oy vermeyecek kesimin tamamı CHP'li değil. Bir bölümü de MHP'li olacak. Fakat asıl fatura CHP'ye kesilecek"

Oy oranının yüzde 40'lar veya 35'lerin altında olduğu takdirde CHP'de bir yönetim değişikliği baskısı artacağı tahmininde bulunan Gür, "Bir kongre sürece yaşanabilir. Ama bu kongre süreci yaşanmazsa bile toplumsal baskı nedeni ile hem CHP'de hem MHP'de kopmalar nedeni ile bu partilerin ciddi zaaflara uğrayacağını düşünüyorum. İhsanoğlu kaybettiği takdirde muhalefet partileri ciddi sancılar ve tartışmalarla karşı karşıya kalacaktır. Sayın İhsanoğlu'nun ilk defa halk oylaması ile yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçiminde CHP ve MHP'nin oy toplamının altında oy aldığı takdirde muhalefet partilerinin liderleri gereğini yapmalıdır. Neden yapmalıdır? Son yerel seçimde bu iki partiye oy veren yaklaşık 20 milyon seçmen vardır. Bu nedenle 20 milyon seçmene saygının gereğinin bu olduğunu düşünüyorum."