Halkların Demokratik Partisi  (HDP) Eş Genel Başkan Yardımcısı Saruhan Oluç,  basın yayın kuruluşlarının KHK ile kapatılmasına tepki gösterdi.

“Özgür basın mutlaka yaşayacak, haber verecek, hakikatlerin duyulmasını ve bilinmesini sağlayacaktır” ifadelerini kullanan Oluç, “Dihaber ajansına, Şûjin ve Rojeva Medya gazetelerine yönelik kapatma kararını kınıyor ve protesto ediyoruz. Bu yasaklama ve yayın kapatma saldırıları karşısında ezilenlerin, kadınların, emekçilerin,  Kürt halkı başta olmak üzere tüm halkların ve inançların sesi olan basın yayın kuruluşlarının yanında olduğumuzu bir kez daha belirtiyoruz” dedi.

Saruhan Oluç’un açıklaması şu şekilde:

Bu sabah yayınlanan 693 ve 694 sayılı KHK’larla Dihaber ajansı, Şûjin ve Rojeva Medya gazeteleri kapatıldı. 928 kişi, bir fermanla keyfi, herhangi bir mahkeme kararı olmaksızın ve hukuk dışı bir şekilde işten çıkarıldı.

Bunlar, KHK adlı fermanlarla bir ülkenin yönetildiğinin, tek adam rejimine kurumsal ve sistemli bir kimlik kazandırıldığının örnekleridir.

İktidar en çok muhalif medyadan korkuyor. İktidar en çok gerçeklerin duyulmasından, konuşulmasından ve yaygınlaşmasından rahatsız oluyor.

Dihaber ajansı, son bir yıldır “yalan ve dezenformasyon imalatı” işlevi gören Saray ve yandaş medyaya inat “gerçekler karanlıkta kalmayacak” şiarıyla doğru bilgiyi çok dilli bir şekilde halklarımıza aktarma görevini önüne koymuş bir ajanstı.

Medyada hakim olan erkek egemen dile ve anlayışa itiraz ederek, kadınların sesini, sözünü ve hakikatini yansıtmak amacıyla kurulmuş olan ve bu yönüyle basın tarihinde eşsiz bir teşebbüs örneği olarak yer alan Şûjin’ın kapatılmasıyla ise ne kadınlar ne de kadınların hakikati karanlıkta kalmayacaktır. Kürt halkının anadilinde yayın yapan günlük Kürtçe gazetesi olan Rojeva Medya’ya yönelik kapatma kararı ise Kürt diline yönelik tahammülsüzlüğün ve inkarın başka bir uygulamasıdır.

Dihaber ajansına, Şûjin ve Rojeva Medya gazetelerine yönelik kapatma kararını kınıyor ve protesto ediyoruz. Bu yasaklama ve yayın kapatma saldırıları karşısında ezilenlerin, kadınların, emekçilerin,  Kürt halkı başta olmak üzere tüm halkların ve inançların sesi olan basın yayın kuruluşlarının yanında olduğumuzu bir kez daha belirtiyoruz.

Bu hukuksuzluk ve adaletsizlik karşısında çaresiz değiliz. Tek adam rejimine ve onun yönetsel aygıtı olan OHAL ve KHK’lere karşı sesimizi, sözümüzü ve mücadelemizi sürdüreceğiz. Düşünce ve ifade özgürlüğüne, haber alma ve iletişim haklarına yönelik bu saldırılara karşı susmayacağız.

Özgür basın mutlaka yaşayacak, haber verecek, hakikatlerin duyulmasını ve bilinmesini sağlayacaktır. Hiçbir hukuk dışı ve insanlık düşmanı uygulama karanlıkta bırakılmayacaktır.