Halkların Demokratik Partisi (HDP), Eş Genel Başkan Yardımcısı Saruhan Oluç tarafından yapılan açıklama ile Sivas Askeri Ceza Mahkemesi tarafından HDP PM Üyesi, vicdani retçi Mehmet Tarhan’a verilen cezayı kınadı.

Açıklamada “vicdani ret hakkını kullanmak isteyenleri cezai yaptırımlarla sindirmeye çalışmak açık bir insan hakları ihlalidir” ifadelerine yer verildi.

HDP tarafından yapılan açıklama şöyle:

"Sivas Askeri Ceza Mahkemesi tarafından PM Üyemiz, vicdani retçi Mehmet Tarhan’a verilen cezayı kınıyoruz.

"Sivas Askeri Ceza Mahkemesi daha önce AİHM’nin Türkiye’yi mahkum eden kararına rağmen Mehmet Tarhan’a 15 ay hapis ve 9.000 lira para cezası verdi. AİHM, Mehmet Tarhan’ın 2005 yılında tutuklu kaldığı süreçte yaşadıklarına ve vicdani ret hakkına dair başvurusuna istinaden Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ihlal edildiğine karar vermişti.

"Askeri Mahkeme, vicdani ve total redde olanak tanıyan AİHM kararlarıyla birlikte din ve vicdan özgürlüğü hakkını tanıyan Türkiye anayasasını da görmezden gelmiştir. Sivas Askeri Ceza Mahkemesi’nin bu kararı Türkiye’deki hukuk sistemi garabetinin bir parçasıdır.

"Kışla toplumu hevesinin giderek artmakta olduğu günümüzde devletin itaat etmeyenler karşısındaki inadı oldukça manidardır. İnsanları zorla silah altına almaya çalışmak, vicdani ret hakkını kullanmak isteyenleri cezai yaptırımlarla sindirmeye çalışmak açık bir insan hakları ihlalidir. Yapılması gereken Mehmet Tarhan’ın ve tüm vicdani retçilerin peşinin bırakılması, vicdani reddin hayata geçirilmesidir. Bu konuda verdiğimiz kanun teklifinin gündeme alınarak yasalaşması, benzeri durumdaki herkesi ve bir bütün olarak tüm toplumu rahatlatacaktır.

"Halkların Demokratik Partisi olarak, dayatmalara ve her türlü şiddete karşı yıllardır direnen PM Üyemiz Mehmet Tarhan’ın vicdani ret hakkı için verdiği siyasi ve hukuki mücadelesinin yanında olduğumuzu duyuruyoruz."

NE OLMUŞTU?

Mehmet Tarhan, 2001 yılında askerlik yapmayı reddetmiş ve vicdani reddini açıklamıştı.

2005 yılında ise zorla askere alınmış, hakkında “emre itaatsizlik”ten iki ayrı dava açılmış, askeri hapishanede tutuklu bulunduğu süreçte kötü muameleye maruz kalmıştı.

Tarhan askerlik yapmayı reddetmesine rağmen, eşcinsel kimliğinden ötürü Anayasa’ya ve AİHM’e aykırı bir şekilde fiziksel muayeneye sokulmak istenmişti.

25 Mayıs 2005 tarihli bir tutanağa göre, Tarhan’ın saç ve sakalının kesilmesine karşı çıkması sonucunda yedi asker tarafından zor kullanılarak saç ve sakalı kesilmiş, Tarhan o gün yedi veya sekiz asker tarafından yere yatırıldığını ve üstüne çıkılarak saç ve sakalının kesildiğini, bundan dolayı vücudunun çeşitli bölgelerinde bereler, sıyrıklar ve ağrılar meydana geldiğini ifade etmişti. Tarhan, aynı tarihte yirmi sekiz gün sürecek bir açlık grevine başlamıştı.

Tutuklu kaldığı süreçte yaşananlar ve vicdani ret hakkına ilişkin Tarhan’ın AİHM’e yaptığı başvuruda ise AİHM düşünce, vicdan ve din özgürlüğünün demokratik bir toplumun temellerinden olduğunu belirterek, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ihlal edildiğine karar vermişti.

AİHM, Türkiye’yi 10 bin Avro tutarında manevi tazminat cezasına çarptırmıştı.