HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı ve Van Milletvekili Nadir Yıldırım hakkında Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından tutuklamaya dönük yakalama emri çıkarıldı. 

Yıldırım'ın yargılandığı 'KCK Ana Davası' duruşması, 6 Şubat'tan bugüne alındı. Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde duruşmaya Yıldırım katılmazken, avukatlar salonda hazır bulundu.

Davaya ilişkin mütalaasını açıklayan savcı, 694 sayılı KHK ile örgütlü suçlarda tutukluluk süresini 5 yıl ile sınırlandıran yasadaki hükmün 7 yıla çıkarıldığını hatırlatarak, Yıldırım’ın tutuklanması için şu talepte bulundu:  

“Sanığın dosya kapsamında üzerine atılı suçların vasıf ve mahiyeti, sanığın katıldığı eylemlerin yoğunluğu, katıldığı eylemlerdeki sosyal statüsü yargılamanın devamı aşamasında hakkında çıkartılan zorla getirme emirlerine riayet etmemedeki ısrarları nedeniyle kaçma somut şüphesinin kuvvetle muhtemel olduğu, sanık hakkında talep edilen sevk maddesi değerlendirildiğinde CMK 100-3/10. maddesinde sayılı suçlardan olması, adli kontrol hükümlerinin uygulanmasının bu aşamada yetersiz kalacağı değerlendirmekle sanık hakkında CMK 100. madde gereğinde tutuklama kararı verilmesi kamu adına talep olunur.” 

Avukat savunmalarının ardından kararını açıklayan mahkeme, oy birliğiyle HDP’li Yıldırım’ın tutuklanmasına yönelik yakalama kararı çıkarılmasına hükmetti.

Mahkeme kararında, “Sanık Nadir yıldırım hakkında TCK’nin 302-1. maddesi gereğince yapılan yargılamasında; tanık anlatımları, araştırma tutanakları, telefon iletişimi ve ortam dinleme kayıtları (her ne kadar sanık 30.01.2017 tarihli mahkememiz huzurunda verdiği savunmasında telefon görüşmelerinin kendisine ait olmadığını savunmuş  ise de) ve 26.07.2017 tarihli bilirkişi raporuna göre bu ses kayıtlarının sanığa ait olduğuna ilişkin mütalaa itibarıyla hakkında kuvvetli suç şüphesinin bulunduğu; Anayasa’nın 83-2 maddesindeki düzenleme kapsamında sevk maddesi gereğince milletvekili olan sanığın yasama dokunulmazlığının bulunmadığı, ayrıca 6718 sayılı kanunla anayasaya eklenen geçici madde gereğince de, milletvekillerinin yasama dokunulmazlığının kaldırıldığı ve adli kontrol tedbirinin yetersiz kalacağı kanaatine varılmakla CMK’nın 100/3-a, 10-11 maddeleri kapsamında tutuklama nedenlerinin bulunduğu kanaatine varılarak CMK’nin 100/1,2 maddesi gereğince sanığın tutuklanmasına yönelik CMK’nın 94’üncü maddesi gereğince yakalama emri çıkartılmasına” ifadelerine yer verildi.