Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Çağlar Demirel, sokağa çıkma yasağının 222 gündür devam ettiği Şırnak ile ilgili açıklamalar yaptı.

“3 Haziran 2016 tarihinde operasyonların bittiğinin duyurulmasına rağmen, ki zaten bu tarihten önce yerle bir edilen Şırnak'a giriş yasak ve abluka halen devam ediyor” diyen Demirel, “Şırnak’ta yersiz yurtsuz bırakılarak çadırlarda yaşamak zorunda bırakılan halk son derece ağır koşullar altında yaşamaya çalışmaktadır” dedi.

HDP Grup Başkanvekili Demirel, Şırnak'ta yaşananlara sessiz kalamayacaklarını belirtirken “Yasak içinde yasak ilan eden bu valinin derhâl istifa etmesi gerekiyor” dedi.

Demirel'in Meclis Genel Kurulu'nda yapmış olduğu konuşmada şunları ifade etti:

222 GÜNDÜR YASAK SÜRÜYOR

“Tam iki yüz yirmi iki gündür Şırnak’ta sokağa çıkmak yasak. 3 Haziran 2016 tarihinde operasyonların bittiğinin duyurulmasına rağmen, ki zaten bu tarihten önce yerle bir edilen Şırnak'a giriş yasak ve abluka halen devam ediyor. Şırnak'ın 7 büyük mahallesinde yaşanan büyük sıkıntılarla birlikte 12 mahallesi birden abluka altında. Kent merkezinde 69 bin nüfus var ama 64 bin nüfus kent dışına çıkartılmış ve çeşitli yerlere göç etmek zorunda bırakılmıştır.

'BELEDİYENİN KONUT YAPMASI ENGELLENİYOR'

“Yerle bir edilen Şırnak’ta yersiz yurtsuz bırakılarak çadırlarda yaşamak zorunda bırakılan halk son derece ağır koşullar altında yaşamaya çalışmaktadır. Çadır dediğimiz de ağaçtan, yapraklardan ve naylonlardan yapılan kış koşullarına dayanıksız çadırlar Bu kadar aile köylerde ve çevre beldelerde çadırlarda kalırken bugün valilik kararıyla o çadırlara polisler tarafından baskın düzenleniyor, orada 5 kişi gözaltına alınıyor ve aileler tehdit edilerek, "Ya çadırları terk edeceksiniz ya da çadırlarla birlikte sizi de yakacağız." deniliyor. Yani bu kadar baskı, zulüm ve talanın başka yerde aranmasına gerek yok.

Türkiye halkları şunu iyi bilmeli ve görmeli ki; baskı ve zulüm şu anda Şırnak halkına uygulanıyor. Şırnak halkına yardım amacıyla sivil toplum örgütlerinin de desteğiyle Şırnak Belediyesi tarafından 400 konut yapılmak isteniyor. Ama valilik bu konutların da yapılmasına izin vermiyor. Peki, Şırnak halkı nerede yaşasın? Sürgüne gönderiyorsunuz, yok ediyorsunuz, katlediyorsunuz, evsiz bırakıyorsunuz.

'ZATEN ŞIRNAK HALKI ŞIRNAK'A GİREMİYOR!'

“Şırnak'ta yasak devam ediyor. Yasak devam etmesine rağmen, bugün valilik sitesinde bir açıklama görüyoruz. Açıklama Şöyle: "Şırnak'ta bugün itibarıyla pankart asmak, tüm toplantı, gösteri, eylem, oturma eylemi, basın açıklaması yapmak yasaktır." Zaten Şırnak halkı Şırnak'a giremiyor. Şırnak iki yüz yirmi bir gündür yasak zaten, işgal altında. Siz bir yasak daha ilan ediyorsunuz. Yani yasak içinde yasakla yönetilen bir ülkede yaşıyoruz. Yasak içinde yasak ilan eden bu valinin derhâl istifa etmesi gerekiyor.

'DEVLETİN ŞIRNAK'TAKİ UYGULAMALARINA SESSİZ KALAMAYIZ'

“Şırnak yakılıp yıkıldıktan sonra enkazın kaldırılması için tutulan şirketlerin sahiplerine ücret ödenmiyor, devlet tarafından onlara şöyle bir yetki veriliyor, "Buradan çıkardığınız eşyalar size aittir." deniliyor. Aileler evlerine gitmek istediklerinde şirket sahipleri tarafından durduruluyor ve "Devlet bu eşyalar karşılığında bizim burada iş yapmamıza izin vermiştir" diyebiliyor. Bu hangi ülkede görülmüştür? Şırnak'a reva görülen bu haksız uygulamaya bizler sessiz kalmamalıyız, kalamayız.

'MECLİS ŞIRNAK İÇİN KOMİSYON KURMALIDIR'

“Türkiye'de, Parlamentoda, burada herkes sessiz bir şekilde bekliyor. Şırnak bu ülkenin bir ilidir, bunun bilincinde olarak ve bu suça ortak olmamak adına bu Parlamentoda, Şırnak'ta yaşayan halkla bir araya gelmek, Şırnak'ın sorunlarını görmek, Şırnak kentine gidip orada yıkılan yerleri incelemek üzere bütün partilerin de içinde yer aldığı bir komisyonun derhâl kurulması gerekiyor.

'ŞIRNAK’TA “REVİZE İMAR PLANI” UYGULANIYOR'

“2011 yılında Van depreminde Afet Riski altındaki bölgeler için çıkarılmış “revize imar planı’’ bugün Bakanlar Kurulu kararıyla Şırnak’ta uygulanıyor. Bakanlar Kurulu yerel yönetimlere, Belediyelere sormadan tüm yetkiyi kendisinde toplayarak bir kentin imar projesini değiştiriyor. Bazı bölgeler ticari alan olarak, bazı bölgeler de kamu alanı olarak belirlenmiş.” (Demokrat Haber)