Anayasa değişiklik referandumunda “Hayır”ı örgütleyeceklerini dile getiren HDP'li Meclis Başkanvekili Pervin Buldan, “Türkiye’nin tek adama değil, demokratik cumhuriyete ihtiyacı var. Tek yol mücadeleyi büyütmek, hayırı örgütlemek ve büyük kazanmaktır” vurgusu yaptı.

Anayasa değişiklik referandumunda “Hayır” deme kararı alan DTK, HDK, TJA, DBP ve HDP, “Newroz ruhuyla demokraside direnelim, HAYIRLA diktatörlüğe dur diyelim!” sloganıyla referandum çalışmalarının startını Diyarbakır’da verdi. Referandumda "Hayır"ın örgütlenmesi, açıklanan deklarasyon ve HDP’nin tavrı konusunda HDP İstanbul Milletvekili ve TBMM Başkanvekili Pervin Buldan, tek adam diktatörlüğüne karşı halk ile birlikte ev ev gezip örgütleyeceklerini söyledi.

Pervin Buldan DİHABER'den Aziz Oruç ve Özgür Paksoy'un sorularını yanıtladı. 

‘AKP VE MHP KİRLİ BİR İTTİFAK KURDU’

Referandum sürecine girerken çok kirli bir AKP - MHP ittifakının olduğunu dile getiren Buldan, bu ittifakın Kürtlere karşı yeni katliamların yaşanacağı bir sürecin mesajını verdiğinin altını çizdi. AKP’nin demokrasiden, özgürlüklerden yana kesimlerle ittifak kurmayı tercih etmeyip, savaş politikalarını devreye sokacak MHP ile ittifak kurduğuna dikkat çeken Buldan, Türkiye’de faşizmi yükseltmek için MHP ile AKP’nin bir araya geldiğini dile getirdi.

Buldan, “AKP ve MHP’nin ortaklaştığı bir ortamda tarihi bir referanduma gidiyoruz. Uzun süredir Kenan Evren’in 12 Eylül Anayasası vardı. Bugün değiştirilmek istenen Anayasa’nın diğer anayasadan hiçbir farkının olmadığını iyi bilmeliyiz. Çok daha milliyetçi, faşist bir anayasadır. Bu anayasayla Türkiye halklarına bir tercih yapması isteniyor. Bu faşist anayasayı tercih etmek zorunda değiliz. Kabul etmek zorunda da değiliz” diye konuştu.

‘BİR HDP’Lİ TAHLİYE OLUYOR 2 HDP’Lİ TUTUKLANIYOR’

Referandum daha ortada olmadan ağır bir ortamın yaşandığını bununla birlikte önümüzdeki süreçte bu anayasayla birlikte daha zor bir sürecin beklediğini anlatan Buldan, belediyelere kayyum atanması, şehirlerin yıkılması, şehirlerin yerle bir edilmesi, binlerce üyelerinin tutuklanmasının Kürt halkının üzerindeki şiddetin daha da artacağı mesajı taşıdığını kaydetti.

Buldan, “6 milyon seçmenin oyunu alan HDP’nin eş genel başkanları ve 11 milletvekilinin cezaevinde olması bir süreci önümüze koydular. Referanduma giderken, bir milletvekili tahliye olurken, 2 milletvekili tutuklanması ileriki süreçte de bunun devam etmesi mesajı veriliyor. AKP’nin dayattığı şiddet politikaları karşısında halkın sokağa çıkma, tepkisini ortaya koyma da engelleniyor. Kürtler her dönemde sandığı önemsedi. Kürtler çok ağır bedeller verdi. Tüm bunlara rağmen tüm seçimlerde oylarını artarak başarılı çıkmıştır. Bu referandum seçiminde de Kürtler iradesini ortaya koyacak. Evi yıkılan, işi elinden alınan, katledilen, tecavüze uğrayan var. Herkes bir araya gelerek ‘Hayır’ diyecek. AKP’nin faşizan gücüne dur diyecek. Ve referandumda hayır çıkacak” şeklinde konuştu.

‘HALKIN YÜREĞİNE DOKUNABİLİRSEK…’

Referandumda Türkiye halkları, yok sayılan, ezilenler, Süryani, Ermeni, Arap, Çerkezler’in, kadınların 14 yıldır AKP politikalarının faşizan uygulamalarına maruz kaldığını dile getiren Buldan, moral ve motivasyonla büyük bir emekle alanlarda olacaklarını vurguladı. Kürtlerin çok ağır bedeller ödediği süreçlere tanıklık ettiğini, ancak hiçbir zaman ilkelerinden, özgürlüklerinden vazgeçmediğini ifade eden Buldan, Kürtlerin bu dönemde de bu değerlerden vazgeçmeyerek, tavrını ortaya koyacağını ve büyük bir oranda “hayır” diyeceklerine inandıklarını anlattı. Buldan, “Eğer biz halkı örgütleyebilirsek, kampanyamızı doğru anlatabilirsek, onların yüreğine dokunabilirsek, bir kez daha büyük bir zafer kazanacağımıza inanıyorum” dedi.

‘TÜRKİYE’NİN TEK ADAMA DEĞİL DEMOKRATİK CUMHURİYETE İHTİYACI VAR’

Anayasa değişiklik referandumunda “Hayır” deme kararı alan DTK, HDK, TJA, DBP ve HDP’nin ortak açıkladığı deklarasyonda Demokratik Cumhuriyet Anayasası’na yerilmesine ilişkin Buldan, “Demokratik Cumhuriyet’i PKK Lideri Abdullah Öcalan ifade etti ve üzerinde çokça durduğu bir durumdu. 

Demokratik Cumhuriyet derken, tek adam diktatörlüğünü reddediyoruz. Bu anayasa tek adam diktatörlüğünü getiriyor. Demokratik Cumhuriyet Anayasası ise bütün halkları içine alan, eşitlikçi, özgürlükçü bir anayasadır. Herkesin dilini özgürce kullandığı bir cumhuriyettir. Türkiye’nin de tek adama değil, demokratik cumhuriyete ihtiyacı vardır. Sayın Öcalan’ın da çok benimsediği bir modeldir. Demokratik cumhuriyette ısrarcı olacağız. Tek yol mücadeleyi büyütmek, hayırı örgütlemek ve büyük kazanmaktır” şeklinde konuştu.

KÜRTLER ‘HAYIR’IN NE ANLAMA GELDİĞİNİ ÇOK İYİ BİLİYOR

Referandumda halka giderken, “Evet’in, “Hayır”ın ne anlama geldiğini bütün yönleriyle bir bir anlatacaklarını dile getiren Buldan, evet oyunun AKP’nin politikaları, kan, gözyaşı, katliam politikalarının devamı anlamına geldiğini vurguladı. Evet çıktığı takdirde bütün yetkililerin tek adama bağlanacağı, Türkiye’ye büyük bir felaketin getireceğini vurgulayan Buldan, halkın bunun farkında olması ve buna karşı durması için ne gerekirse yapacağını dile getirdi. Buldan, “Kürtler hayırın ne anlama geldiğini çok iyi biliyor.

Son iki yıl içerisinde Kütlere uygulanan şiddet, cenazelerin panzer arkasında sürüklenmesi, Taybet Ana’nın cenazesinin günlerce sokak ortasında bekletilmesi bütün bunlar yan yana getirildiğinde hayır demek için yeterli olacak. Cizre, Gever, Sur, Nusaybin’de yaşananları Kürt halkı çok iyi biliyor. Ama biz her şeye rağmen halka gideceğiz. Ev ev halkımıza gidip hayırı anlatacağız. Onlarla birlikte olacağız. Kapı kapı dolaşarak çalışmalarımızı süreceğiz. Hayrın çıkmasına inanıyoruz. Bunun mücadelesini büyüteceğiz” dedi.

‘DİLİMİZDEN, TAVRIMIZDAN VAZGEZMEDEN HAYIR DİYECEĞİZ’

HDP’nin 7 Haziran öncesinde dili, rolü, misyonu ve önemi neyse bugün de aynı şekilde devam ettiğini, ancak AKP’nin yol ve yönteminin değiştiğini dile getiren Buldan, “7 Haziran öncesinde HDP olarak seçim çalışmalarını daha kolay yapabildik. Mitingler, kampanyalar yapabildik. 7 Haziran’dan sonra AKP havadan hızlıca uzaklaştı. 

HDP tüm baskı, sindirme politikalarına karşı çalışmaları bugün de yürüteceğiz. Kendi dilimizden, tavrımızdan vazgeçmeden büyük bir mücadeleyle hayır diyeceğiz. Çalışmalarımızı yapacağız. HDP elinden gelen her şey yapacak. AKP’nin kendine çeki düzen vermesi gerekir. Bu tavrını kabul etmiyoruz. Her bir ferdimiz bir genel başkan, bir milletvekili gibi çalışacağız. Bu yolda yürümeye devam edeceğiz. Geri adım asla atmayacağız” diye konuştu.