Halkların Demokratik Partisi (HDP), Ankara Valiliği tarafından Yüksel Caddesi ve çevresinde tüm eylem, toplantı ve gösterilere getirdiği yasağa itiraz etti. 

Ankara İdare Mahkemesi Başkanlığı'na yürütmenin durdurulması talebiyle verilen dilekçede, şöyle denildi: “İdari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkânsız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi durumunda yürütmenin durdurulması kararı verilmesi gerekmektedir. 

Yine yukarıda açıklanan sebeplerle, davaya konu idari işlemin konu, amaç ve sebep unsurları bakımından açıkça hukuka aykırı olduğu sabittir. Yürütmeyi durdurma kararının verilebilmesi için kümülatif olarak aranması gereken hukuka açık aykırılık ve telafisi güç veya imkansız zarar şartları gerçekleştiğinden ve meselenin yakıcılığı dikkate alındığında acilen yürütmeyi durdurma kararı verilmesi gerekmektedir.

Her ne kadar OHAL KHK'siyle yürütmenin durdurulması kararı verilemeyeceği hüküm altına alınmışsa da, yukarıda belirtildiği gibi, OHAL kapsamında alınan önlemlerin, OHAL ilanını gerektiren sebeplerle ilişkili olması gerekmektedir. İdari işlemlerin yasallık denetimi yapılırken, hukuken verilecek bir yürütmeyi durdurma kararının şiddet eylemleriyle hiçbir ilgisi bulunmamaktadır. Hak arama hürriyetinin önünü kapatan bu hüküm, Anayasa'nın 125. maddesinde ifade edilen idarenin işlemlerinin denetlenebilirliğini açıkça ihlal etmektedir. Bu nedenle acilen yürütmeyi durdurma kararı verilmesi gerekmektedir.”

Dilekçede, "Yukarıda anılan ve sayın Mahkeme’nin re’sen gözeteceği nedenlerle, İdare’nin savunması alınmaksızın ivedilikle yürütmenin durdurulmasına, Ankara Valiliğinin 04 Temmuz 2017 tarihli yasaklama kararının iptaline, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davalı idarenin üzerine bırakılmasına karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim" denildi.