Halkların Demokratik Kongresi (HDK) 2. Barış ve Demokrasi Konferansı’nı 18-19 Ekim’de Ankara’da yapılacağını duyurdu.

Konferansa ilişkin basın toplantısı düzenleyen  HDP Milletvekilleri Sebahat Tuncel, Levent Tüzel ve Ertuğrul Kürkçü barıştan yana olan tüm kesimlerin konferansa katılması için çağrıda bulunurken konferans programını açıkladılar.

Demokrasi ve Barış Konferansı’nın ilki geçen yıl 25-26 Mayıs’ta yapılmıştı.

TÜM BEL-SEN Genel Merkezinde yapılan toplantıda konferansla ilgili bilgileri paylaşan HDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, konferans çalışmaları sırasında Ortadoğu ve Türkiye’de yeni bir durumun ortaya çıktığını belirterek özellikle 10 gündür Kobanê’de yaşanan savaş ve çatışmanın Türkiye’yi de ciddi şekilde etkilediğini ifade etti.

“Bu durum barış meselesinin bizim için ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi” diyen Tuncel, bu tartışmaların çok daha derinlikli yapılması gerektiğini dile getirdi.

TUNCEL: ‘TÜRKİYE’DE BARIŞÇIL YAŞAM BİR ZORUNLULUKTUR’

Hükümetin ve cumhurbaşkanının bir haftadır kullandığı dilin barış ve çözümden çok, nefreti ve ırkçılığı körükleyen bir üslup olduğunu vurgulayan Tuncel “Bu ortamda barışı, çözümü konuşmak çok daha hayatidir. Ortadoğu’da, dünyada, Türkiye’de barışçıl yaşam bir zorunluluk. Kobanê halkına yaşatılan soykırıma karşı orada görkemli bir direniş sürdüğünü de görüyoruz ve Kürt halkı bu direnişi kazanmış görünüyor. Fakat Türkiye açısından bu direnişin farklı yansımaları oldu. Türkiye’nin Rojava politikası, Suriye politikası başka bir şeyi gösterdi. Biz isterdik ki Türkiye “Kobanê ile Diyarbakır’ın ne alakası var” demek yerine Ortadoğu barışının Kobanê’den geçtiğini görebilse” dedi

TUNCEL, BAĞDU İÇİN BAŞSAĞLIĞI DİLEĞİNDE BULUNDU

Sebahat Tuncel Adana'da gazete dağıtımı sırasında faili meçhul biçimde ensesinden vurulan Azadiya Welat Gazetesi çalışanı Kadri Bağdu için de ailesine ve tüm özgür basın çalışanlarına baş sağlığı dileklerinde bulundu.

KÜRKÇÜ: ‘KONFERANS, BARIŞ TALEP EDEN BÜTÜN KESİMLERİN SESİ OLACAK’

“Bu konferansın Türkiye’yi saran hezeyan dalgası içerisinde aklın ve iradenin sesi olmasını istiyoruz” diyen HDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü de “Eğer Hükümet söylemine kendimizi kaptıracak olursak barış denilen şeyin bir çeşit teslimiyet olarak görüldüğünü tezahür edebiliriz” dedi.

Şu anki ihtiyacın karşılıklı meydan okumalar değil barış için görüş alışverişinde bulunulması ihtiyacı olduğunu söyleyen Kürkçü, bu konferansın bir basamak olacağını ifade etti.

Çatışma dili yükseldiğinden beri seslerine kulak verilmeyen bilim insanlarının, araştırmacıların, barış çalışmaları yapanların barış müzakerelerinin seslerinin duyulmasını bu konferansla sağlamak istediklerine dikkat çeken Kürkçü “Burada belki politik görüşlere sahip olan insanlar olarak bulunacağız ama bu konferans politikadan çok bir politikaya karşılık gelecek taleplerin konuşulacağı bir konferans olacak” dedi.

TÜZEL: ‘HÜKÜMETE SORUMLULUKLARINI HATIRLATACAĞIZ’

HDP İstanbul Milletvekili Levent Tüzel de Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmelerle Kürt halkının eşitlik ve özgürlük arayışının konuşulup tartışıldığını dile getirdi.

Çözümün ne kadar güçlüklerle karşı karşıya olduğunun son on günlük süreçte görüldüğünü ifade eden Tüzel, yaşanılan sorunlara ilk konferansta işaret edildiğini bu konferansın da bir kez daha bu sorunların ele alınacağı bir konferans olacağını söyledi.

“En son bir gazetecinin öldürülmesi, kırk insanın yaşamını yitirmesi, olağanüstü hal ilanı, yoğun bir tutuklama furyası ve hukuk adı altında Meclise getirilen güvenlik yasası barışın bir tarafı olan Hükümet ve devlet güçlerinin barıştan ne kadar uzak olduklarının bir işaretidir” diyen Tüzel, konferansla amaçlarının barışı arayan Türkiye’nin bütün güçlerini toparlamak olduğunu vurguladı.

Son yaşanılanlardan da sonuçlar çıkartılarak özgürlükler ve demokratik bir ortak yaşam temelinde devlete ve toplumsal güçlere görevlerini hatırlatan bir çalışma olacağını ifade eden Tüzel bu anlamda konferansın zamanının da son derece yerinde olduğunu belirtti.

“Biz HDK ve Türkiye’nin demokratik güçleri olarak barışta ısrarımızı biz bir kez daha ortaya koyacağız. Devlet politikasından beslenen tekçi güçlerin, kontra güçlerin etkisiz kılınması açısından barış konferansımız güçlü bir ses olacaktır” dedi.  (Evrensel)