HDP Milletvekili Paylan, "Erdoğan, bütün muhalif kesimleri düşmanı olarak gören Türkiye Cumhuriyeti Devleti geleneğine tekrar döndü. Yol arkadaşlarıyla birlikte her türlü muhalefeti ezmek, devre dışı bırakmak ve kendi diktatörlüğünü kurmak için bu yolda yürüyor” ifadelerini kullandı.

HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan, dokunulmazlıkların kaldırılmasına ilişkin ANF'ye değerlendirmelerde bulundu.

DİKTATÖRLÜĞÜNÜ KURMAK İÇİN BU YOLDA YÜRÜYOR’

Dokunulmazlıkların kaldırılması girişimine tepki gösteren Paylan, "Erdoğan, bütün muhalif kesimleri düşmanı olarak gören Türkiye Cumhuriyeti Devleti geleneğine tekrar döndü. Yol arkadaşlarıyla birlikte her türlü muhalefeti ezmek, devre dışı bırakmak ve kendi diktatörlüğünü kurmak için bu yolda yürüyor. Bu yolda engel olarak gördüğü sadece Halkların Demokratik Partisi ve onun milletvekilleri var. Hem siyaseti kurumlardan devre dışı bırakmak hem de buna karşı bütün milliyetçi cepheyi konsülde etmek için yapılan bir darbedir’’ diye konuştu” ifadelerini kullandı.

‘TÜRKİYE DEMOKRASİSİ KAYBETTİ’

MHP ve CHP'nin bu Saray darbesine yedeklendiğini savunan Paylan, şöyle devam etti. "Bu kararın Meclis'ten geçme olasılığı maalesef ki var. Ancak bizler son ana kadar bunun bir darbe olduğunu ve siyaset kurumunu devre dışı bırakacağını söyleyeceğiz.

Bütün milletvekillerine hangi partiden olursa olsun buna onay vermemesi çağrısı yapmaya devam edeceğiz. Çünkü geçmişte yaşadığımız deneyimler var. 1915 yılında ilk olarak Ermeni aydınlarla birlikte dokunulmazlıkları olduğu halde birçok Ermeni milletvekilli de tutuklanarak katledildi.

Daha sonrasında Ermeni halkı büyük bir yıkım yaşadı ve Türkiye devleti tarafından büyük bir soykırımla karşı karşıya kaldı. Türkiye daha sonra da pek çok darbe yaşadı. Ve her birisi siyaset kurumlarına bir darbeydi. Ve yine her birisinde Türkiye demokrasisi kaybetti. 1994’te tekrar milletvekillerimizin dokunulmazlıkları kaldırıldı ve çatışmalı bir dönem, pek çok acı yaşadık."

 "Bu karanlık sürece girildiği zaman demokratik siyasete ne olduğunu çok iyi biliyoruz. Meclis'te biz sadece eşitlik mücadelesi veriyoruz ve Meclis'te bu mücadeleyi sürdürmemiz Türkiye halkları açısından bir umuttur.

Bizler onların istediklerini yapmayacağız. Onların istediği; bir refleks verip parlamentoyu terk etmemiz ve onların arzuladığı 330 milletvekili ile başkanlık rüyalarını gerçekleştirmeleri. Fakat onların istediklerini asla vermeyeceğiz. Halkların Demokratik Partisi olarak demokratik siyaset umudunu son ana kadar taşımak için mücadele edeceğiz."