Kanal 7 televizyonunda konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Star Gazetesi Yazarı Fehmi Koru, Ülke TV Genel Yayın Yönetmeni Hasan Öztürk ve Yeni Şafak Yazarı Salih Tuna'nın gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

 

Konuşmasına Halk Ozanı Neşet Ertaş'ı yad ederek başlayan Erdoğan, yeni bir Oslo görüşmesinin olup olmayacağına ilişkin soruya şu yanıtı verdi:

"Ben MİT Müsteşarım Emre Bey zamanında başlattım görüşmeleri. Ve şu anda kesilmenin bazı sebepleri oldu. İletişimdeki samimiyetsizlik nedeniyle burada bu işi keselim dedik. Burada çok ciddi yanlışı bölücü terör örgütü yaptı, uydurma bir metin ortada, ama bunu belge olarak sundular. Oradaki görüşmelerin içerisinde yok mu? Vardır. Ama tarafların imzası yok. Bunu yazılı ve görsel medyaya pas ettiler. Bakıyorsunuz hemen yargı devreye girdi, hemen ardından benim üzerime geleceklerdi. Onun üzerine niye gidiyorsunuz benim üzerime gelin dedim. Eğer imzası olsaydı niye attın diye sorardın. Görüşmelerdeki detaylar bize anlatılıyor. Biz devlet yönetiyoruz bakkal dükkanı yönetmiyoruz. O ülkedeki yönetim adi suçlarda, anarşi ile ilgili tüm suçlarda onları kullanır, görevleri de budur. Çözüm için ne gerekiyorsa bunu yapmak durumundayız.

 

Biz statükoyu Ada'ya ve Oslo'ya danışmanımızı göndermekle kırdık. İki tarafa da göndererek neler olup olmadığını görmek istedik. Bazıları statükocu olmakla suçlarken kendilerinin geçmişte neler yaptığını unuttular. Biz geçmişte OHAL'i kaldırdık. Bunların ne denli güçlü adımlar olduğunu da iyi anlamak gerekir."

 

YENİ GÖRÜŞME SİNYALİ Mİ?

Erdoğan, Star gazetesi yazarı Fehmi Koru'nun "Oslo görüşmeleri ne noktaya gelmişti? CHP'liler bir metinden bahsediyorlar son zamanlarda?" sorusunu ise söyle yanıtladı:

 

"O aslında bir belge değil, kendilerine göre uydurdukları bir yazı ama bunu belge olarak sundular, burada o görüşmelerden şeyler var mıdır? Vardır elbette ama bir belgenin belge olması için altında tarafların imzası olması lazım. Terör örgütü bir takım medyaya, çevrelere servis ettiler görüşmeyi. İntikal edince bu olaylar benim müsteşarımın üstüne gittiler, ben de dedim ki; Ne yapacaksanız bana yapın, onu oraya gönderen benim' dedim. Ada’yla ilgili olarak bunların her görüşmeden sonra görüşmeler bize geliyor, özetleniyor dünyanın neresinde istihbarat teşkilatları yan gelip yatar? Onlar sadece terörü bırakın, adi suçlar, anarşi ile ilgili her şeyde istihbarat elemanları kullanılır. Biz şimdi burada çözüm için yapılması gereken neyse bunu yapmak durumundayız. Biz medyadan da yazılı, görsel bu konuda istifade etmek isteriz. Onların da bu konuda bize katkısı olabilir."

 

"İMRALI İLE GÖRÜŞMELER YİNE OLABİLİR"

"CHP 'ye iki parti arasında ortak çalışma yapılması teklifde bulunduk. MHP 'den olumsuz tavrına karşın CHP, hala bir cevap vermedi. Biz yine de CHP'ye aynı teklifi yineleyeceğiz. Bu arada İmralı ile görüşmeler yine olabilir. İmralı'da avukatlarını kendisi de kabul etmiyor, zaman zaman bizim de kabul etmediğimiz de oldu. Çünkü görüşmeleri maniple edilerek dışarıya haberler aktarıldı."

 

RAKAM VERDİ

“Bugün bizim bir yavrumuzun şehit olması dahi katlanılamaz ama bu rakamlar bazı gerçekleri ortaya koyması bakımından önemli. O yıllarda 6956-6596 gibi terör olaylarının grafiği var. Geliyoruz 2012'de 1698'e düşüyor. En düşük olduğu yıl ise 2000-2001-2002. Eylem sayısı olarak. Şimdi şehitlerimizin ve teröristlerin durumuna baktığımızda ise 2012 yılı itibariyle bizim olay sayısı 1926 görünüyor toplam şehidimiz 144. Şehit asker sayısı 107 şehit polis sayısı 24 şehit korucu 13 ölen vatandaşımız 29. Bu arada terörist sayısı 239. Böyle bir tabloyla ayrıca karşı karşıyayız. Daha önce bireysel hedef belirlemişti terör örgütü. Şimdi alan hakimiyeti sağlamaya çalışıyor. Şemdinli'de bunu yapmaya çalıştılar ama boşa çıktı ve onların inlerine adeta girildi. Bunu diğer yerlerde teşebbüs etme teşebüsüne giremediler. Yollardaki mayınlara yönelik güvenlik güçlerimizin yeni çalışmalar var. Ama terör şu anda bitecek diye bir tesbiti yapmak kolay değil. Bazıları biz gittik ispanya ile İngiltere ile görüştük. Sirilanka orası bir ada ve orayı yerle bir etmişler. Biz bir hukuk devletiyiz.