MİT'in yazısıyla gündeme gelen Başbakan'a suikast iddialarının tamamı hayali çıktı.

Radikal gazetesinden Abdullah Kılıç'ın haberine göre Başbakan Tayyip Erdoğan’a suikast hazırlığı ile ilgili MİT’in hazırladığı ve Başbakanlığa gönderdiği ‘bilgi notu’nda geçen hemen her şey hayali çıktı. Ne İstanbul Kısıklı’da kiralanmış bir ev var, ne Bulgaristan’da yaşayan emekli bir albay, ne de eylemin finansörü olduğu söylenen ve İstanbul Maslak’ta işyeri bulunan 40-45 yaşlarında Selahattin Beyazıt diye bir şahıs! Yarım bodrum şeklindeki evin caddeye bakan kısmından da iki tuğla çıkmamış. İddiada gerçek olan ise sadece ihbar notu.

MİT’nin raporunda 2007 Temmuz ayında Erdoğan’a suikast yapılacağı ve Danıştay cinayeti nedeniyle gözaltına alınan ve sonra serbest bırakılan Zeki Yurdakul Çağman ile emekli Yüzbaşı Zekeriya Öztürk’ün suikast için İstanbul’da bir daire kiraladıkları belirtiliyordu. General İbrahim lakaplı Çeçen S.D de eylemin tetikçisi olarak anılıyordu. Sadece duyuma dayandırılan rapor, yaklaşık üç gündür basında tartışılıyor.

Birinci Ergenekon davasına MİT’ten gelen belge den anlaşıldığına göre MİT bu ihbarı dikkate almamış ve takibatta bulunmamış. MİT ‘Teyit ya da tekzip edilemeyen duyum ve ihbar’ şeklinde nitelendirdiği e-posta ile ilgili hiçbir girişimde bulunmamış. Ancak iddialarla ilgili İstanbul Emniyeti geniş çaplı bir soruşturma yapmış. İçişleri Bakanlığı’ndan kendilerine gelen 28.07.2007 tarihli yazı üzerine harekete geçen polis, Kısıklı’da adı zikredilen sarı renkli evlerin hepsi incelenmiş ve iddiaların hayal mahsulü olduğu ortaya çıkmış. Adı geçen şahıslar gözaltına alınmış ve mahkemece serbest bırakılmış.

HAYALİ ALBAY KİM?

MİT’in yazısında adı geçen ve Bulgaristan’da yaşadığı öne sürülen emekli albayın adını ilk kez Doğu Perinçek ortaya atmıştı. Perinçek, Danıştay saldırısının faili Alparslan Arslan’ın bu albayca eğitildiğini iddia etmişti. Ancak Arslan’ın Bulgaristan’a hiç giriş yapmadığı tespit edilmişti.

MİT NEDEN ARAŞTIRMADI?

MİT’in Başbakan’a suikast yapılacağı yönündeki ihbarla ilgili yazısı konusunda akıllarda pek çok soru kaldı.

* MİT, böyle duyumu neden sadece Başbakanlık ve İçişleri Bakanlığı ile paylaşmakla yetinip eylemcilerle ilgili herhangi bir takibat yapmadı?

* 1 Temmuz 2007’de kendilerine intikal eden Başbakan’a yönelik bu duyumu neden 24 Temmuz 2007’ye kadar ilgili makamlara göndermek için bekledi?

* İstanbul Maslak’ta işyeri bulunan ve eylemin finansörü olarak adlandırılan kişinin gerçek kimliğini hiç araştırdı mı?

* Bulgaristan’da yaşadığı belirtilen emekli albayın kim olduğu, nerede yaşadığı ve eylemcilerle nasıl görüştüğü ile ilgili MİT’in somut bir bilgisi var mı?