HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Suruç'ta asker müdahalesi sonrası çıkan olaylarda taş atan Milletvekili Aysel Tuğluk için "edepsiz" ve "densiz" diyerek hakarette bulunduğunu hatırlatarak, "Tuğluk'un tavrı kadınların gözünde ahlakidir. Kadınlara edepsiz demek, Cumhurbaşkanı da olsa Başbakan da olsa kimsenin haddi değildir. Yüksekdağ Davutoğlu'ndan hemen sonra Erdoğan'ın da aynı hakaretleri tekrar ettiğini hatırlatarak, "Zaten kendisi Erdoğan'ın cinsiyetçi yolunda yürüyor" dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ yaptığı yazılı açıklamada, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Suruç'ta asker müdahalesi sonrası çıkan olaylarda taş atan Milletvekili Aysel Tuğluk için "Edepsiz" diyerek hakarette bulunduğunu hatırlatarak, Davutoğlu'nun Tuğluk'tan özür dilemesi gerektiğini belirtti.
Yüksekdağ "Aynı üslubu Erdoğan da kullandı. Aslında Davutoğlu kendine rol modeli olarak Erdoğan'ı esas aldığı için aynı zihniyete sahipler" diyerek "Başbakan Ahmet Davutoğlu, kısa bir süre olmasına rağmen Recep Tayyip Erdoğan'ın izinden gittiğini her fırsata göstermektedir. Başbakan Davutoğlu, halefinin kadınlara yönelik cinsiyetçi, ayrımcı ve hakaret içeren söylemlerini tekrar ve taklit etmeyi marifet sayıyor. Miting meydanlarında eril bir histeriyle kendinden geçerek, seçilmiş kadın siyasetçileri yuhalatmak, bayağılaşmış ve ahlaki değerlerini yitirmiş bir siyasetin dışavurumudur. Kendileriyle aynı fikirde olmayan veya kendilerini eleştiren kadınlara "edepsiz" diyerek hakaret etmek, AKP iktidarının eril zihniyetini gösteren bir devlet geleneğidir" açıklamasında bulundu.
'VEKİLİMİZ VE HALKIMIZ KATLİAMDAN KIL PAYI KURTULDU’
Türkiye'den bağımsız olmayan IŞİD'in Rojava'da yapmak istediği katliam tehlikesinden kaçarak sınıra gelen ve Başbakan Davutoğlu'nun "Mehmetçiğin gölgesinde huzur bulmak için geldiler" dediği halkın, karşılarında namlusu kendilerine çevrilmiş askeri araçlarla karşılandığını hatırlatan Yüksekdağ, çoğunluğunu yaşlı, hasta ve çocukların oluşturduğu insanlara gaz, su ve gerçek mermilerle müdahale edilerek bir katliam provasının yapıldığını belirtti.
Yüksekdağ açıklamasında; "Son olarak aralarında vekilimiz Aysel Tuğluk'un da bulunduğu nöbet noktasında bir taraftan sınırı geçmek isteyenler gaza boğulup, işkenceye uğrarken, diğer taraftan Suruç'ta bekleyen halk IŞİD'in attığı roketlerin hedefi oldu. Vekilimiz ve halkımız kıl payı bir katliamdan kurtuldu" ifadesini kullandı.
'TUĞLUK’UN TAVRI KADINLARIN GÖZÜNDE AHLAKİDİR’
Sözlerin kifayetini yitirdiği vahşet ve saldırı ortamı içinde vekilleri Aysel Tuğluk'un tavrının, eli, kolu, insanlık onuru ve vicdanı olan herkesin ve özellikle de kadınların gözünde meşru ve ahlaki olduğunu ifade eden Yüksekdağ, "Orada bulunan Kürt halkı ve seçilmişleri, halka uygulanan bu vahşet ve zulmü kabul etmemiş ve demokratik tepkilerini dile getirmişlerdir" dedi.
Yüksekdağ, milletvekilleri Aysel Tuğluk'un, halkı savunmak için sembolik olarak bir taş attığını söyleyerek; "Peki Davutoğlu kendisini seçen, vekalet veren halkı savunmak için ne yapıyor, esas bunun hesabını vermelidir. Davutoğlu Suruç'taki halkın Başbakanı değil mi, Kafa kesen çetelere, taş atan vekile gösterdiği tepkinin çeyreğini göstermiyor. Bu mudur edep" diye sordu. Yüksekdağ, Başbakan Davutoğlu'nun askerlerin halka uyguladığı vahşete ve her türlü hakarete sessiz kaldığını ve vahşeti onayladığını kaydetti. (DİHA)
