Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bahreyn, Suudi Arabistan ve Katar ziyareti dönüşü gazetecilere, anayasa referandumu için, “Bizim ‘hayır’a baskı gibi bir derdimiz yok. Ama ‘hayır’ demekte hayır da yoktur” dedi. 
Referandumda ‘hayır’ oyu verecekler için, “Şerre rıza şerdir” nitelemesi yaptı.

Hürriyet'ten Vahap Munyar'ın aktardığına göre, Erdoğan’a yöneltilen sorular ve yanıtları bir bölümü şöyle: 

Muhalefetin kampanya stratejisi, hayır diyecekler üzerinde bir baskı ortamı olduğu iddiaları üzerine odaklanıyor. “Hayır” demek isteyenlere baskı olduğu iddialarına cevabınız nedir?

Bunu anlamakta zorlanıyorum. Böyle bir şey olamaz ki. Her akşam televizyonlarda anketörler değerlendirmelerini yapıyorlar. “Evet”çisi de yapıyor “hayır”cısı da yapıyor, yapacaktır. “Evet”i savunanların varlığını, “hayır”cılara baskı gibi sunmak doğru olmaz. Gerek Başbakan, gerek Sayın Bahçeli, gerek şahsım, bizim için kutsal olan demokratik hakkımızı kullanarak konuşuyoruz. “Evet” demeye milletimizi davet ediyoruz. Bu en doğal hakkımızdır. “Hayır”cılara baskı olur bahanesiyle bu hakkımızı engellemek yanlış olur. Bizim “hayır”a baskı diye bir derdimiz yok. Ama “hayır” demekte hayır yoktur. Bunu söyleme hakkımız da var.

‘Hayır” diyecekleri terör örgütleriyle, FETÖ ile aynı kefeye koymak bir baskı yaratır mı?

Kimlerin “Hayır” dediğine elbette bakmak durumundayız. “Hayır” diyenlerin safında kimler var? Mesela dağ, “Hayır’ diyor. Onların desteğiyle parlamentoya girmiş olan HDP de ‘Hayır’ diyor. Ne diyordu bunlar (HDP)? “Kaldırın dokunulmazlıkları” diyorlardı. Biz tüm parlamentonun dokunulmazlığını kaldırdık. Bazı milletvekilleri efendice ifadelerini verdiler. Ama birileri de kaçtı. Yakalananların bir kısmı tutuklandı, bir kısmı yargı sürecini bekliyor. Şimdi bunlar ‘Hayır’ diyorlar. Peki, CHP bunlarla beraber hareket etmiyor mu? Ediyor. Dolayısıyla beraber hareket ettiklerine göre ben burada şerre rızanın şer olduğuna, kötülük olduğuna inanıyorum. Benim için “evet” ve “hayır” demenin arasındaki fark bu kadar net ortadadır.

"EVET ÇIKARSA PARTİYE GİRERİM"

Referandum için kaç vilayete gideceksiniz?

Kampanyayı Sayın Başbakan’la koordineli götürüyoruz. Yani 30 büyük şehrin tamamına gitmeyi hedefliyoruz. Hem Sayın Başbakan hem bizim ziyaretlerimizle, çift dikiş olsun istiyoruz. 

Anayasa değişikliği kabul edilirse, Cumhurbaşkanlığı Sistemi’ne geçiş için 2019’a kadar süre olacak. 2 yıllık süre için planınız olacak mı?

Partili cumhurbaşkanına geçişin ön adımı o süreçte olabilir. Referandum hayırlısıyla ‘Evet’le neticelendikten sonra, bizim partiye kayıt olma imkânımız doğacaktır. Sayın Bahçeli’nin ifade ettiği gibi fiili durumun hukukileştirilmesiyle de artık toplumun buna hazır hale gelmesi önem arz ediyor.

"PROFÖSÖR BEDEL ÖDEMEYECEK Mİ?"

KHK’larla çeşitli ihraçlar oldu. Akademideki ihraçlar çok tartışma yarattı.

İşlenilen suçlardan dolayı eğer siyasetçiler, bürokratlar, teknokratlar bedel ödüyorlarsa, profesör, doçent veya doktor olanlar bedel ödemeyecekler mi? Kusura bakmasınlar, ülkemin bölünmesine yol açacak işler içindeyseler; FETÖ, PKK gibi terör örgütleriyle iltisaklıysalar, elbette bir bedel ödemek durumundadırlar. Öyle bir durumda yasal olarak ne gerekiyorsa yapılır. Bundan dolayı kimse de rahatsız olmasın.