Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1 Kasım seçim sonuçlarının en önemli mesajının ‘yeni anayasa’ olduğunu söyledi. Erdoğan, ‘çözüm süreci’nin akıbetine ilişkin değerlendirmesinde ise sürecin adının artık ‘Milli Birlik ve Kardeşlik Süreci’ olduğunu belirterek, “Önümüzdeki dönem, konuşma, tartışma dönemi değil. Açık söylüyorum, sonuç alma dönemidir,” dedi ve operasyonların devam edeceğini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda muhtarlarla bir araya geldi.

Burada 1 Kasım seçim sonuçlarına ilişkin konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”1 Kasım seçimleri göstermiştir ki bu millet, Türkiye’yi istikrar ve güven ortamından uzaklaştıracak hiç bir siyasete, hiçbir girişime geçit vermemektedir” dedi. Erdoğan, 1 Kasım’ın en önemli mesajlarından birinin ‘yeni anayasa’ olduğunu söyledi.

Tabi 1 Kasım’ın en önemli mesajlarından biri de Türkiye’nin bir an önce yeni anayasa meselesi çözmesi gerektiğidir. Bunu millet bekliyor değil mi? Daha önceki yeni anayasa çalışmalarında, Başbakan’dım o zaman ben, diğer komisyonların oluştuğu gibi değil, biz sayımızın gerektiği kadar komisyon üyeliği istemiyoruz. Dört partinin dördü de üçer üye versin o çalışmayı yapalım. O zamanlar bizim sayımız 330’a yakındı, muhalefetin sayısı 220’ydi. Onlar 9 partimiz 3 üye ile temsil edildi.

Çözüm sürecine ilişkin de açıklamalarda bulunan Erdoğan, devam eden askeri operasyonlara dikkati çekerek, operasyonların ‘hız kesmeden devam edeceğini’ vurguladı ve “Önümüzdeki dönem, konuşma, tartışma dönemi değil. Açık söylüyorum, sonuç alma dönemidir,” dedi. Erdoğan, ‘sürecin’ adı için ise “Bu işe illa bir isim aranıyorsa, bunun adı artık ‘Milli Birlik ve Kardeşlik Süreci’dir,” ifadesinde bulundu.

Erdoğan’ın konuya ilişkin açıklamaları şöyle:

“1 KASIM’IN MESAJI YENİ ANAYASA”     

“Tabi 1 Kasım’ın en önemli mesajlarından biri de Türkiye’nin bir an önce yeni anayasa meselesi çözmesi gerektiğidir. Bunu millet bekliyor değil mi? Daha önceki yeni anayasa çalışmalarında, Başbakan’dım o zaman ben, diğer komisyonların oluştuğu gibi değil, biz sayımızın gerektiği kadar komisyon üyeliği istemiyoruz. Dört partinin dördü de üçer üye versin o çalışmayı yapalım. O zamanlar bizim sayımız 330’a yakındı, muhalefetin sayısı 220’ydi. Onlar 9 partimiz 3 üye ile temsil edildi.

“Hepsi masadan kaçtı ve işi bitiremedik. Hatta belli mesafe alındı. Dedik bunları kanunlaştıralım, bundan da kaçtılar. Temenni ederim ki yeni dönemde bu yeni anayasa hazırlıklarına katkı vermekten çekinmezler, bunu beraber masaya oturmak suretiyle hallederler. Engellemenin peşinde olan partiler bu anlayışlarından vazgeçmelidir diye düşünüyorum. Engelleyici tavır içine giren herkes bunun hesabını da 4 sene sonra yapılacak seçimde yine verirler. Meclis’in fiilen çalışmaya başlamasıyla birlikte bu konunun partilerimiz tarafından ele alınacağına ve netice elde etmeye yönelik bir çalışma başlatılacağına inanıyorum.

OPERASYONLAR DEVAM EDECEK’      

“Bizim bu vatandan başka vatanımız olmadığına göre, bize bu vatanı dar etmeye çalışanlara, kusura bakmasınlar, biz bu vatanı dar ederiz. Bunu da böyle bilsinler.

“Terör örgütüne karşı ülke içinde ve dışında süren operasyonlar kararlı bir şekilde devam ediyor, kesmek yok, devam edeceğiz. Terör örgütü silahlarını bırakıp, toprağa betonlayarak gömene kadar, tüm elemanları teslim olmak veya ülke dışına çıkmak suretiyle tasfiye olana kadar bu mücadeleyi sürdüreceğiz.

‘ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEM KONUŞMA DÖNEMİ DEĞİL’    

“Önümüzdeki dönem, konuşma, tartışma dönemi değil. Açık söylüyorum, sonuç alma dönemidir. Bu işe illa bir isim aranıyorsa, bunun adı artık ‘Milli Birlik ve Kardeşlik Süreci’dir

“Diyor ki -güya meydan okuyor-, ‘2 bin Kürt insanı öldürüldü’ diyor, devlet tarafından. Kusura bakma, şunu bir defa öğrenmen lazım, asla bu devlet Kürt insanına kurşun sıkmaz, bu devlet teröriste kurşun sıkar. “

(İMC TV)