Uluslararası Futbol Zirvesi'nde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan "Spor gibi siyasetin de özü rekabettir. Futbol gibi siyaset de takım oyunudur" dedi.

Referandumla ilgili konuşan Erdoğan, "Daha önce de yedi kez yenildiler, inşallah 16 Nisan'da da yenilecekler. Hakkımız olduğu halde olimpiyatları bize vermediler. Orada dönen dolaplara şahit oldum, biliyorum ama anlatmayacağım. Anayasa değişikliğini maddeleriyle tartışmak yerine akla hayale sığımayan yalanlarla milletin kafasını bulandırıyorlar." dedi.

Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:

Siyasetin temelde futbol ile birçok ortak yönü olduğuna inanıyorum. Spor gibi siyasetin de özü rekabettir, yarıştır. Bu yarışın ilk aşaması sandıktan galip çıkmak için ikinci aşaması da sorumluluk üstlendikten sonra millete hizmet götürmek içindir. Tıpkı futbol gibi siyaset de takım oyunudur. Yani sağlam bir kadro gerektirir. Plansızca oynayan, taktiği ve stratejisi olmayan bir takımın kupayı kaldırma ihtimali nasıl yoksa milletine söyleyecek sözü olmayan siyasetçilerin, siyasi partilerin de başarı şansı yoktur.

Sporun içine şiddet ve saldırganlık girince centilmenlik ruhu nasıl kayboluyorsa, siyasetin içine yalan, iftira ve çarpıtma girince aynı sonuç ortaya çıkar. Maalesef ülkemizde bunu çok sık yaşıyoruz. 40 yıllık siyasi hayatım boyunca bir taraftan milletimize hizmet ederken, diğer taraftan da bu yıkıcı siyaset anlayışıyla mücadele yürüttüm.

Siyasetin kalitesi yükseldikçe iktidarı sandık yoluyla değil de şikeyle, hileyle, darbeyle, tehditle, yıkıcı siyasetle elde edebileceğini sananlar bizim milletimiz tarafından tasfiye edilmiştir. Çocukluğundan beri futbola gönül vermiş bir kardeşiniz olarak, futbolun bir insana neler kazandıracağını çok iyi biliyorum. Hocam bana 'Topu yiyeceksin' derdi. Top yenir mi? Orada hırsı, inadı anlatıyor. Böyle olacaksın işte.

Futbolun özünde rekabetle birlikte fedakarlık, centilmenlik, dostluk ve dayanışma vardır. Futbol tarihi, hezimetin kıyısından kurtarılmış geri dönüşlerle doludur. Futbol, bir direniştir, bir meydan okumadır. Ülkemizin pek çok şehrine parmakla gösterilen yeni statlar kazandırdık, kazandırıyoruz.

Ankara'da 19 Mayıs'ı yıkıyoruz. Yerine 35-40 bin seyirci kapasiteli stadyum yapmayı planladık. Proje çalışmaları bitti.

Hakkımız olduğu halde olimpiyatları bize vermediler. Orada dönen dolaplara şahit oldum, biliyorum ama anlatmayacağım. Anayasa değişikliğini maddeleriyle tartışmak yerine akla hayale sığımayan yalanlarla milletin kafasını bulandırıyorlar.

Şimdi 18 yaşında parlamentoya girmenin yolunu açıyoruz, 18 yaşın üzerindeki gençlerimiz parlamentoya girecek. Yani dinamik, ilim irfan sahibi gençlik parlamentomuzda yerini alacak. Buna karşı çıkan bazılarının aslında siyasette jübile zamanı gelmiş ama hala direniyorlar. Daha önce de yedi kez yenildiler, inşallah 16 Nisan'da da yenilecekler.