Sivas Madımak Otel’de yakılarak katledilen Aleviler ve aydınlar, Diyarbakır Cemevi önünde anıldı.

Anmaya Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları Gültan Kışanak ve Fırat Anlı da katılırken, Roboskili aileler de Sivas’taki anmaya gitti.

Anlı, “Bir otelde insanlar cayır cayır yakılıyor. Bir toplum böyle çürütülüyor” dedi....

Pir Sultan Abdal Derneği başkan, yönetici ve üyeleri, Büşak-Der Başkan, yönetici ve üyeleri, akademisyenler, sivil toplum örgütü temsilcileri, Alevi dedeleri, Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları Gültan Kışanak ve Fırat Anlı, Diyarbakır’dan Sivas’a giderek Madımak anmasını yapacak grubu bir açıklamayla uğurladı. Açıklamaya Roboskili aileler de katılarak Madımak Oteli önündeki anmaya katılmak üzere Sivas’a hareket etti.

Diyarbakır Cemevi önünde yapılan açıklamada üzerinde Sivas Madımak’ta yaşamını yitirenlerin fotoğrafı ile Roboski’de yaşamını yitirenlerin fotoğraflarının bulunduğu “Sivas katliamını unutmadık, unutmayacağız”, “Roboski katliamını unutmadık, unutmayacağız” yazılı pankartları yere serildi. Açıklama öncesinde yaşamını yitiren her bir kişinin fotoğrafı üzerine bir karanfil ile mum konuldu. Sivas’ta yaşamını yitiren sanatçılar için yerdeki pankartın üzerine ayrıca bir bağlama bırakıldı.

KOLUMAN: ZENGİNLİKLER YOK EDİLİYOR

Daha sonra Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Başkanı Cafer Koluman, Sivas Madımak acısı ile Roboski acısının ortaklaştığını belirterek ortak açıklamayı yaptı.

2 Temmuz 1993’te 35 insanın tempolu alkışlar ve sevinç naraları eşliğinde ateşe verilerek öldürüldüğü Madımak katliamının üzerinden 21 yıl geçtiğini belirten Koluman, “Bugün Irak’ta, Suriye’de kafa kesen, ciğer söküp yiyen selefi grupların benzerlerinin ‘Yak ulan yak, cehennem ataşe’ diyerek katliamı seyretmelerini bizler unutmadık” dedi.

Koluman, Türkiye’nin Madımak katliamı ile yüzleşmediğini, arkasındaki karanlığı aydınlatamadığını, katliamın siyasi sorumluları, organizatörlerini adaletin karşısına çıkartılmadığını söyledi.

Katliamın yapıldığı tarihten bugüne kadarki hükümetlerin tutumlarını örnekler vererek eleştiren Koluman, işçi kıyımını, taşeronlaşmayı, doğaya karşı işlenen suçlara dikkat çekti. Türkiye’de devletin farklı etnik ve inanca sahip yurttaşların temel hak ve özgürlüklerini kullandırmayan bir geleneğe sahip olduğunu belirten Koluman, “Anadolu’nun ve Mezopotamya’nın kadim kültürel, etnik ve inançsal zenginlikleri yok ediliyor. Artık Hırant Dink yok… Süryaniler, Ezidiler yok… Yorgo çoktan gitti. Rozerin kimliğini talep ediyor. Hüseyin acısını dindirmek istiyor” diye konuştu. Koluman şöyle devam etti:

TOPLUMSAL GÜVENLİĞİMİZ TEHDİT EDİLİYOR

“Ortaçağ dönemlerine özgü mezhep çatışmaları kapımızda. Ne yazık ki AKP iktidarıyla birlikte Türkiye, Ortadoğu bataklığının parçası oldu. Mezhep eksenli iç ve dış politika sonucu Türkiye’nin Suriye’de, Irak’ta lojistik destek verdiği IŞİD, Nusra, El Kaide gibi cihatçı örgütler, toplumsal barış ve güvenliğimizi tehdit ediyor. Alevilere karşı uygulanan sosyal, kültürel, ekonomik kuşatma daha sistematikleşti.”

Cafer Koluman 2 Temmuz’un insanın vicdanı olduğu belirterek herkesi Sivas’ta buluşmaya davet etti.

ANLI: TOPLUMU BÖYLE ÇÜRÜTÜYORLAR

Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Fırat Anlı da halkın on yıllardır büyük zulüm içinde olduğunu Zilan, Dersim, Çorum, Maraş, Sivas Madımak, Roboski gibi katliamlara maruz kaldığını söyledi. “Yaralarımızı ancak birlikte sarabiliriz” diyen Anlı, yılın neredeyse 365 gününü anmalarla geçirdiklerini bildirdi.

Anlı, “Biz çocukluğumuzda Maraş katliamına tanıklık ettik, şimdiki çocuklar Sivas ve Roboski katliamına tanıklık ediyor” dedi. Alevilerin kimliği ile yaşamak istediğini belirten Anlı, “Bir otelde insanlar cayır cayır yakılıyor. Bir toplum böyle çürütülüyor” dedi. Anlı, Sivas Madımak’ta yaşamını yitirenleri minnetle, saygıyla andığını söyledi.

Roboskili Aileler adına konuşan Ferhat Encü ise “Sivas’ta 35 canı yitirdik, Roboski’de 34 canı yitirdik. Bu devletin zihniyetinin sonucudur” dedi. Alevi, Ezidi, Süryani, Ermeni, Kürt dahil her halkın devlet zihniyetinin zulmünü gördüğünü belirten Encü, “Acıların dili, dini, ırkı yoktur. Kim acı görmüşse lanetlemek lazımdır.

Daha sonra Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Başkanı Cafer Koluman, “Sanatçılarımızı yaktılar, ama semahlarımızı yakamadılar” diyerek genç semah ekibini davet etti. Siyah giymiş ekip, deyişler eşliğinde semah döndü.