BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, genel merkez binasında gazetecilere sürece ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Demirtaş, KCK Yürütme Konseyi, Kongre Gel ve BDP’nin gönderdiği mektupların İmralı’ya ulaştığını belirterek, mektupların içeriği ve önümüzdeki dönemde atılacak adımlarla ilgili ipuçları verdi.

Demirtaş, Öcalan’ın mesajının Newroz’da Diyarbakır’da okunacağını da belirterek, mesajda önümüzdeki dönemin siyasetini şekillendirecek bir stratejik değişikliğin ilan edileceğini söyledi.

KCK'NİN MEKTUBU 3, AVRUPA'NIN 7, BDP'NİN İSE 3 SAYFA

Demirtaş, BDP’nin mektubuna ek olarak TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu’na üye partilerin sunduğu önerilerin yer aldığı bir dosyanın da Öcalan’a gönderildiğini belirterek KCK’nin mektubunun 3, Avrupa’dan gelen mektubun 7, BDP’nin mektubunun ise 3 sayfadan oluştuğunu anlattı. Demirtaş, “Mektuplarda çözüm sürecine dair somut öneriler var. Bizim cevabımızda da sürecin nasıl ilerleyeceğine yönelik somut öneriler var” dedi.

'HEYET GİDEBİLSİN Kİ NEWROZ'DAKİ ÇAĞRI DA YAPILABİLSİN'

İmralı'da yapılacak görüşme için Adalet Bakanlığı’na iki gündür sorduklarını belirten Demirtaş, henüz yanıt alamadıklarını; gün, saat ve isimler konusunda da henüz bir netleşme olmadığını söyledi. Demirtaş bu konudaki beklentilerini ise şöyle açıkladı: "Eşbaşkanlardan oluşan bir heyet, olmazsa mevcut heyet. Ama bu görüşme sanıyorum Nevruz’dan önce gerçekleşecek, gerçekleşmek de zorunda. Öcalan, Newroz’da çağrı yapmaya hazırlandığını belirtmişti. Bir heyet gidip gelmeli ki bu çağrı yapılabilsin."

MEKTUPTA NELERE YER VERİLDİ

Tereddütsüz bir şekilde sürecin arkasında olduklarını kaydeden Demirtaş, "Sadece Öcalan’a cevap yazmadık. O cevaplar hükümet tarafından da okunuyor. Dolayısıyla hükümete de bu süreci yürütmesi açısından bir destek verdik. Bizim cevaplarımızda sürecin nasıl ilerleyeceğine yönelik somut öneriler var. Bugüne kadar yaptığımız çalışmalarda, anayasa, yasa, komisyon önerilerinde nasıl yaklaştığımızı anlattık. Siyasi Partiler Yasası, seçim barajı, Terörle Mücadele Kanunu’nda yapılması gereken değişiklikler, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası, Basın Yasası ile ilgili önerilerimiz ve bugüne kadar parlamentoya bu yasaların özgürlükçü hale gelmesi için verdiğimiz tekliflere de mektupta yer verdik," dedi.

Demirtaş şöyle devam etti:

'ATEŞKESTEN ÖTE BİR ÇAĞRI'

"Silahların susması meselesi önemli, kritik bir konu. Kamuoyundaki, hükümetteki beklentileri çok iyi anlıyorum. Bu beklentilerin artık hayat bulması gerekiyor. Fakat bunun ötesinde stratejik bir değişiklik dönemine giriyoruz. Yani şimdiye kadar birbirini yıpratan birbirine karşı çatışan, çatışma dili kullanan, savaş araçları kullanan bir ilişkiden çıkıp, iki tarafın da kazanabileceği yeni bir ittifak anlayışı gelişebilir mi? Bence sürecin derinlikli kısmı budur. Ateşkesler, geri çekilmeler bu stratejik değişikliğe hizmet edecek şeyler olabilir ancak. O nedenle ateşkesten çok daha öte bir çıkış, bir çağrı olabilir. Hükümetin yaklaşımları veya açıklamaları bu değişikliğe kendini hazırladığını gösteriyor. Davutoğlu’nun açıklamaları da gösteriyor ki, devlet artık Kürt-Türk ilişkilerinde stratejik değişikliğin olması gerektiğini hissediyor, çatışmacı ilişkiden çıkılması gerektiğini düşünüyor. Öcalan’ın bu Newroz ile birlikte bu değişikliği yaratabilecek bir çağrı yapmasını bekliyoruz."

DEMOKRATİK MÜCADELE İÇİN SİLAHLAR BIRAKILACAK

"Diğer ezilen grupların ezilmesinin de temel nedenlerinden biri Kürt sorunudur. Kürt gerçeğinin kabul edilmesi, bu mermer blokun parçalanması demek. Bu mermerin içinden daha görkemli bir heykel çıkabilir. Bu da daha fazla demokrasi demektir. Kürt hareketi silahlı mücadeleyi devre dışı bırakacaksa bu mücadeleden vazgeçildi anlamına gelmez. Demokratik mücadele devam edecek. Kürtler silahsız döneme geçmek için imkân kullanmak istiyorlarsa, Kürt hareketinin teslim olduğu gibi sonuçlara gitmek bir yerden sonra savaş kışkırtıcılığı olur."

NEVROZ’DA OKUNACAK

Muhtemelen sürece dair çağrı metninin 21 Mart Newroz’unda okunabileceğini düşündüğünü belriten Demirtaş, "Üçüncü heyetin gitmesiyle bizim açımızdan trafik büyük ölçüde tamamlanmış olur," dedi.

ÇEKİLME ÇAĞRISININ YAPILIP YAPILMAYACAĞINI GÖRECEĞİZ

Öcalan'ın çekilme çağrısını yapıp yapmayacağını bekleyip göreceğimizi ifade eden Demirtaş, "30 yıldır Türkiye’de silahlı olarak bulunan bir örgüt var ve bu örgütün lideri “Türkiye’nin sınırları dışına çıkın, parlamento da bunu desteklesin” diyorsa, parlamento ve partiler ‘yok kardeşim’ diyorsa, o günden itibaren her ölümden sorumlu o partidir. Bu vebalin altına kim girebilir. Ben CHP’nin bu vebalin altına gireceğini düşünmüyorum," dedi.

MHP’YE ELEŞTİRİ

Demirtaş, "Özellikle MHP akan kan duracak, silahlar susacak diye büyük bir panik içinde," dediği konuşmasında, yolun yarısına gelindiğini belirterek, 8 kamu görevlisinin serbest bırakılmasını hatırlattı. Henüz hiçbir adım atılmadığını söyledi ve bundan sonra halkın inanacağı adımların atılması gerektiğini söyledi.