HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, kendisi, Eş Genel Başkan Figen Yüksekdağ ile Hakkari Milletvekili Selma Irmak, Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ve İzmir Milletvekili Ertuğrul Kürkçü’nün dokunulmazlıklarının kaldırılması istemiyle hazırlanan fezlekelerin Meclis’e gönderilmesini değerlendirdi.

Diyarbakır’da 21 Mart’ta yapılacak Newroz programıyla ilgili DTK, HDP, DBP ve HDK eşbaşkanları ortak açıklama yaptı.

Demirtaş, “550 vekilin dokunmazlığını kaldırılırsa biz de HDP olarak evet oyu veririz” dedi.

Demirtaş’ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:

Demirtaş, “dokunulmazlıklarının kaldırılmasını” içeren fezlekelerin Meclis’in gönderilmesine ilişkin,“Ama ne hikmetse AKP bu fezlekeleri biraz daha öne çıkartmak istiyor. Biz milletvekillerimizle birlikte tek bir örgüte üyeyiz, bu da Halkların Demokratik Partisi. Başka da hiçbir örgüte üye olmadık. Olsaydık da söylerdik. Bugüne kadar düşüncelerimiz neyse kamuoyunun önünde ifade ettik.

 “Kişisel bir korkumuz olduğu için değil. Türkiye’nin zaten barış, demokrasi, özgürlük arayışı var. Bütün bu arayışlara çok büyük bir darbe daha vurulmuş olacak. Gerçekten dokunulmazlıklardan rahatsızsa milletvekilleri, 550 vekilin de dokunulmazlığının kaldırılmasına evet oyu vermeye hazırız.

“Yok eğer hırsızlık, yolsuzluk yapmış her türlü yüz kızartıcı suçu işlemiş olanlar parlamentoda dokunulmazlığın ardına saklanacaklarsa ve fikirlerimizden, konuşmalarımızdan dolayı bizleri kurbanlık koyun seçme konusunda bir tavır içerisine gireceklerse sonuçlarına biz değil kendileri katlanacaklar

“Cezaevlerinden korkmadıklarını ifade eden Demirtaş, “Bizi cezaeviyle tehdit edenler kusura bakmasınlar bunlar cezaevi deyince tüyleri diken diken olan, pısırık korkak kişilerdir. Bizim grubumuzun yarısı zaten hayatlarının yarısını cezaevinde geçirmiş. Biz cezaevi kapısında büyüdük, bizim ikinci evimizdir. Bizi cezaeviyle, ölümle tehdit etmeyin.

Bunlar her şeyden önce ayıptır. Bunlar kendi korkularını ele veriyorlar. Dokunulmazlıkların kaldırılması geçmişte de denendi. İşte Hatip Dicle, Leyla Zana, Orhan Doğan bu arkadaşlar zindana atıldı. Kim kazandı ne kazandı? Tek bir kişi boyun eğdi mi?

“Ne oldu 80 kişiyle geri döndük parlamentoya girdik. Biz kendimiz için değil halklarımızın geleceği için kaygı duyduğumuzdan dokunulmazlıklara bu şekilde intikamvari, siyasi linç şeklinde yaklaşılmamasını isteriz” dedi.