Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, İzmir'de gazetecilerle bir araya geldi.

Açıklamalarda bulunan Demirtaş, son dönemki gelişmelere dikkati çekerek, kritik bir süreçten geçildiğini söyledi. Demirtaş, "Biz HDP'yi kurarken çoğulcu bir toplumu çoğulcu bir demokrasiyi sağlamak için kurduk. Çoğulcu demokrasiyi kurucu unsur haline getirmemiz lazım. Biz bu renkli topluma tekliliği dayatamayız. Bunun için toplumun bütün değişik kesimleri bir araya geldik, HDP'yi kurduk. Partinin seçim bildirgesinde bu çoğulculuğu yansıttık, seçim kampanyasında da bunu yansıttık. Tekçiliği bize dayatan AKP'ye karşı çoğulculuğu ortaya koyduk. Türkiye tek parti, tek adam tarafından yönetilemez dedik ve yüzde 13  oy aldık ve yüzde ellinin de güvenini aldık," dedi.

AKP, CHP ve MHP tabanında da bu çoğulcu demokrasi anlayışının yer edinmeye başladığını dile getiren Demirtaş "AKP bunu gördü ve bunu engellemek için savaş çıkardı. 6 ile 8 Haziran arasında tek fark var, bu da HDP'nin aldığı oy oranı. Değişen başka bir parametre yok," dedi.

3 yıldır çözüm sürecinin konuşulduğunu söyleyen Demirtaş, "28 Şubat Dolmabahçe mutabakatında silahsızlanma vardı. Bu büyük bir başarı idi. Geriye kalan şey o mutabakatı sağlamaktı ama 3 yıllık emek boşuna gitti. Neden Dolmabahçe'deki masayı devirdiniz nerede yanlış yapıldı?" diye sordu.

Demirtaş şunları söyledi:

AKP, 'ÇALDIK, ÇIRPTIK AMA CENAZELERLE BU UNUTULUR' DEDİ

"Anneler ağlamasın, bizim çocuklarımız ölmemeli; Türk, Kürt, asker, gerilla polis biz önce ölümlerin durdurulmasını istedik. Biz bunu yarın öbür gün değil, şimdi istiyoruz. PKK'nin 'ama'sız bir şekilde silahlı eylemlerini durdurması gerekiyor. HDP açısından bunun aması, gerekçesi kabul edilemez. AKP'nin yaptığı hataların sonuçlarını asker ve polislerin canlarıyla ölmesiyle sonuçlanamaz. Aynı şekilde gerillaların da ölmesine izin vermeyiz. AKP sıkışmışlığını asker cenazelerini göndererek kurtaramaz. Nasıl olsa tabutlar gelirse, herkes vatansever akımlarla iktidarın etrafında birleşmesini bekliyor. Çaldık, çırptık ama cenazelerle bu unutulur dediler, gençlerin bedeni üzerinden kendi iktidarlarını tahakküm etmeye çalışıyorlar. Bu savaş bir vatan savunması değil, saraya savunmasıdır. Silahlar tümden devre dışı kalacakken , masayı devirenler bunun hesabını vermelidirler. Çok büyük emekler sarf ettik. Bunu AKP'nin kara kaşı için değil, halkın barışa olan ihtiyacı için yaptık. Halkımıza verdiğimiz sözün gereği olarak halkımza barışı armağan etmek istedik".

TÜRKİYE İÇ SAVAŞIN EŞİNDE, AKP BUNU İSTİYOR

"Anket sonuçlarına göre kendilerini düzenleyenler bu savaşın sorumlusudur. Çok uzak değildik barışa. Bir hafta daha görüşme yapılırsa silahların bırakılacağını gördüler  ve savaşı ellerinde tutmak için seçim öncesi silahsızlanmanın önüne geçtiler. Şimdi bu nedenle biz durdurduğumuz noktada Türkiye'nin önünde çok fazla seçenek yok. Bir tarafta kendi iktidarı için savaşa açacak, iç savaşa çıkarılmasına sebep olacak, anayasayı yok sayan bir anlayış var diğer tarafta da emekçiler, halklar ve onların tercihi. Bu erken seçim artık partiler arası bir tercih olmayacak. Türkiye iç savaşın eşiğindedir, AKP bunu istiyor. Burada sorumluluk tüm topluma düşüyor. İç savaşta kimse kazanmaz. Türkiye hiç bir ülkeye benzemez. Bize iç savaş mesaj verenlere karşı, barış mesajı vermeliyiz. Seçim artık iki çizginin arasındadır. Bir tarafta ülkeyi savaşa sürüklemek isteyenler diğer tarafta da barış ve demokrasi bloku var. Partiler buna göre dikkat etmelidir. Eminim ki barış yanlıları kazanacaktır. 7 Hazirana benzemeyecek sonuçlar. AKP ilk parti bile olamayacak. AKP'ye oy verenlerin büyük bir kısmı bunu gördü. Tabutu seçim malzemesi yapanlara o yitirilenlerin kendi canlarını olduklarını söyleyecek halk."

HDP, AKP'NİN BÜTÜN PLANLARINI ALT ÜST ETTİ

"HDP'ye karşı saldırılarla, yıldırma politikalarıyla kendi iktidarlarını yaratmak istediler. MHP ile bunu sağlayacaklardı. Saray boşuna yapılmadı. Geçmişe dönüş için yapıldı. HDP, AKP'nin bütün planlarını alt üst etti. Seçim sonuçlarını kabul etmediler. O günler geçti. Artık AKP tek başına iktidar olamayacak. Türkiye'nin artık Suriye olmamasını HDP sağladı. HDP olmasaydı bir arada yaşamamıza kimse inanmayacaktı. HDP'yi yok edemeden bunu sağlayamayacaklar. Biz onların dediği gibi kirli bir proje değiliz. Biz halkın oyları ile iktidara yürüyen bir partiyiz. Tek adam, tek erkek partisi değiliz. Kadınların yüzde 50 ile yönetimde olduğu bir partiyiz"

TARİHTE YIKILMIŞ SARAYLAR GÖRÜRSÜNÜZ, AMA YIKILMIŞ HALKLAR GÖREMEZSİNİZ

"Bize bu kadar saldırıların karşısında barış dışında başka bir cümle kullanmadık. HDP'nin başka bir programı olamaz, barıştan başka. Seçim için kurmadık HDP'yi. Rantlar çıkarlar elde etmek için değil, geçmişten aldığımız devrimci mirasları ileri taşımak için kurduk. 2 ay sonra seçim olsun olmasın.. Her seçimde büyüceğiz. Saraylardan, balkonlardan halka bakmıyoruz. Onlar kaybetmeye muhtaçtır. Tarihimizde yıkılmış saraylar göreceksiniz ama yıkılmış halklar göremezsiniz, dim dik ayaktadır. Bizim için en acil konu savaş değil barıştır. Derhal ateşkes ilan edilmeli. PKK de bunu yapmalıdır, devlet de bu baskıya karşı duramaz. Bütün tabutların içinde yoksulların çocukları var. Sonra da bizim için barışa çağrı yapmayın diyorlar. Bizi savaştan yana gösteriyorlar kendilerini de vatansever millliyetçi olarak gösteriyorlar. Türkiye'nin her yerinden barışa karşı ses gelmeli. Onların cenazesi gelmeden ses verelim Türk anaları, Kürt anaları. Gerisi siyasetin işidir. Biz silahlara yönelmeden, AKP'yi durduracak güçteyiz, herkes kendi yaşam tarzıyla korkmadan yaşayabilecek. Biz de bunu inşa etmeye çalışacağız."

3 BAKANLIK HAKKINI NEDEN AKP'YE BIRAKALIM?

"Halka karşı sözlerini tutan tek parti biziz. Bu seçim hükümeti AKP'nin kurduğu bir hükümet değil bu yasal olarak kurulması olarak gereken bir hükümet, AKP hükümeti değil. Bunun böyle değerlendirilmemesi lazım. Bize oy verenlerin 3 bakanlık hakkı var bunu neden AKP'ye bırakalım. Bu bizim hakkımız, seçimin güvenliğini sağlamak, savaşa karşı, barışı savunmak için orada olmamız lazım. Onlar da bizi istemiyor. Bunun için çeşitli formüller sunuyor. Seçim hükümetinde AKP diktasına engel olmak için olacağız."