HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, PKK lideri Abdullah Öcalan'a hitap ederek başladığı konuşmasında, "Dolmabahçe’de dile getirdiğiniz çözüm yoluna bağlıyız. Savaş, çatışma, ölüm alışmamız gereken normal bir durum değildir” dedi.
Demirtaş, Diyarbakır'da Newroz için bir araya gelen yüz binlerce yurttaşa hitap etti.
"Barış bir hayal değil, ulaşılmaz bir rüya değil" diyen Demirtaş'ın konuşmasından önemli kısımlar şöyle:
"Elbette patlayan bombalar eşliğinde barışı talep etmek kolay değil. Kapımıza dayanmış ve hepimizi teslim almaya çalışan kaosa, korku ortamı yaratmak isteyenlere karşı yegane dayanağımız ilkeli bir barış duruşudur.
Bu fotoğrafın iyi görülmesi, bu mesajın doğru okuması lazım. Hamasetle, tehdit ederek, ‘diz çöktüreceğim’ diyerek siyaset yapılamaz, diyalog kapıları açılamaz.
Kürt halkının ve haklarının inkarı üzerinden ve bunun bir tehdit görülmesi üzerinden barış süreci yürütemeyiz. Şeffaf bir müzakere sürecine ihtiyacımız var. Demokratik siyasetin alanını genişletmeliyiz.
Bizler, HDP olarak yeniden çözüm masasına dönülmesi, bu kinin halklarımızı hedef almadan sonlanması için çağrı yapıyoruz. Buna önderlik etmeye hazırız.
Elbette bizler, köksüz, tarihi olmayan, bugün ortaya çıkmış bir halk değiliz. Tıpkı Newroz gibi, Dehak’lara karşı savaşan gibi köklüyüz.
“Yenmek ve yenilmek üzerine müzakere masaları kurulamaz. Ankara'da bu ülkeyi yönetenler bu halkın iradesini tehdit olarak tanımladıkları sürece birlik olmak mümkün değildir.
‘BARIŞ ADALETTEN YOKSUN OLAMAZ’
Birlikte hareket etmek istiyorsak demokratik ilkelerde buluşmaya davet ediyoruz herkesi. Ankara'da bütün sürecin yanlış okuduğu anlaşılıyor. Kürt halkı topraklarında korkmadan onurlu bir şekilde yaşamak istiyor. Kendisinden gasp edileni geri istiyor.
Barış dediğimiz şey adaletten yoksun olamaz. Patlayan bombalar, kan çanağına dönmüş bölgede barışı istemek kolay değil. Böylesi dönemlerde ilkeli ahlaklı bir barış tutumu içinde olmak doğru olmaktır.
‘KÜRT HALKI BARIŞI DİRİ TUTMAK İÇİN DİRENİYOR’
Karşılıkları eksikleri cesaretle masaya yatırarak yeni masa kurmalıyız. Eğer siyaset yeni düşmanlar yaratmak üzerine kendisini kurgularsa burada bir sonuç alamayız.
Bugün Kürt halkı savaş daha da büyüsün diye direnmiyor, barışı diri tutmak için direniyor. Savaş isteyenlere karşı savaşın asla çözüm olmayacağını dile getireceğiz. Bizim kitabımızda geri adım atmak yoktur. Bedel ödeyerek sahte barış kurulacağını zannedenler tarihten ders almamışlar demektir.
Devleti yöneten akıl ferasetsiz kalmışsa kinle öfkeyle hareket ediyorsa, devlet aklı partizanca davranırsa kendi halkını felakete sürükler. Doğru olan şey ortak akılla hareket etmektir.
Bütün bunlara kıymet verip dinlemek, haydi hep beraber ülkeyi uçurumun kıyısından çevirelim demek varken, tasfiye politikası yürütmek kimseye kazandırmaz.
‘BARIŞI LANETLENMİŞ BİR KAVRAM OLARAK GÖRÜYORLAR’
HDP, Kürt halkını inkar etmeden Türk halkını inkar etmeden bir anlayışa sahip bir partidir. Böyle bir partiye saldırmak bu zemini ortadan kaldırmak amacındalar. Barışı lanetlenmiş bir kavram olarak görüyorlar.
Belki siyaseten önümüzü kesmeye çalışıyorlar. Bizden koparacakları 3-5 oyun kendilerine yarıyor olabileceğine inanıyor olabilirler. Bindikleri gemiyi batırdıklarının farkında değiller.
Halkımızın evlatlarının ölümüne göz yummayacağız. Demokratik siyaseti aciz bırakmayacağız. Bu can bu tende oldukça siyasi çözümle uğraşacağız. Korkutmaya çalıştınız olmadı, teslim almaya çalıştınız olmadı. Daha fazla ısrar etmeyin yanlıştan. Gelin barışı bir an önce barışı yakalayalım.
Son 3 Amed Newroz’unda bütün halklarımızı kucaklayan o duyguyu unutmadan herkesin o günleri özlediğini ve kalıcı barış için adil bir müzakerenin şartlarını hep birlikte oluşturalım.
Güzel şeyler konuştuk ama başaramadık dersek bir sonuca varmamışız demektir. Bir gün gelecek ve bizler o güzel günleri direnen arkadaşlarımıza armağan edeceğiz.
