HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 1 Kasım sonrası HDP’nin geniş tabanlı bir koalisyon içinde yer alabileceğini belirterek, “Eğer koalisyonda bize iş ve görev düşerse AKP ve CHP dahil olmak üzere oturup konuşacağız” dedi.

Mahmut Lıcalı'nın Cumhuriyet'te yer alan haberine göre, Demirtaş, seçim sonrası ihtimalleri değerlendirerek, en iyi seçeneğin koalisyon olduğunu söyledi.

Demirtaş, “Tek başımıza, biz bile 276’yı bulsak, HDP tek başına iktidar olsa da Türkiye için tehdit. Seçimden sonra geniş tabanlı bir koalisyon olabilir. Ya da HDP’nin dışarıdan destekleyeceği bir iktidar” diye konuştu.

IŞİD AKP’NİN BESLEMESİ VE TETİKÇİSİ’

CHP ile HDP arasında yeni bir sayfa açılmasını istediğini söyleyen Demirtaş, “Türkiye’nin buna ihtiyacı var. Barış isteyenler kim, bakınca anlıyorsunuz. IŞİD, AKP’nin beslemesi ve tetikçisi. İdeolojik olarak da birbirine çok ters değiller; 360 derece yakınlar” ifadelerini kullandı.

2 Kasım’da, daha önce kesin bir şekilde ‘hayır’ dedikleri AKP’yle koalisyon için Demirtaş, bu defa “Olabilir” dedi. HDP lideri, “Seçimden sonra AKP içinde büyük bir tartışma yaşanacağını düşünüyorum. Koalisyonda bize iş ve görev düşerse -ki biz buna açık olacağız- oturup, konuşacağız. AKP ve CHP dahil olmak üzere. Barış isteyenlerin demokrasiden yana olanların gücü ne kadar fazla olursa AKP’yi sınırlamak o kadar kolay olacaktır” diye konuştu.

‘AKP’NİN ÖNÜNDE Kİ EN BÜYÜK ENGEL HDP’DİR’

Özyönetim vurgusu  nedeniyle toplatılan HDP seçim beyannamelerine de değinen Eş Genel Başkan, şöyle konuştu: “Partiyi kapamak isteyeceklerdir. Çünkü AKP’nin önündeki en büyük engel HDP. Girdiğimiz 6-7 seçimdeki beyannamelerimizin tamamında bu vardı. HDP’yi kriminal, suç odağı bir parti olarak göstermek istiyorlar.”

‘İNSANLIKTAN ÇIKMAK ÜZERELER’

Abdullah Gül’ün taziye için kendisini araması üzerinden yapılan tartışmaları da değerlendirdi. Tartışmanın bu şekilde yürüyor olmasının utanç verici olduğunu söyleyen Demirtaş, “AKP, toplumdaki bütün kargaşa, ölüm, kan ve gözyaşını siyasi bir rant hesabı olarak görüyor, Başbakan bu yüzden öfkelendi. İnsanlıktan çıkmak üzereler” diye konuştu.

Türkiye toplumunun önemli bir kısmı savaşa karşı. Fakat bu seçim çok önemli bir mesajı görünür hale getirecektir: Gerçekten barıştan yana olanlar barış adına çözüm projesi ortaya koyan partilere oy vermeliler. Savaştan yana insanlar da savaş isteyen partilere oy vereceklerdir.

O da AKP ve MHP’dir. Eğer Türkiye toplumu barıştan yana bir tavır koymak istiyorsa AKP ve MHP savaş blokunun uzağında olmalıdır. 1 Kasım akşamı barış isteyen çevrelerin gücü artmış olarak çıkarsak 2 Kasım’da umutlu oluruz. AKP bütün bu hile ve baskılarla tek başına iktidarı gerçekleştirirse savaşı derinleştirecektir.