BİNGÖL - AKP'nin Kürtlerin bazı haklarını tanıyarak Kürtleri teslim alacağını sandığını ifade eden BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "En değme faşistler bile Kürtlerin bu şekilde teslim alınamayacağını anladı. Kenan Evren bile bugün bunu kabul ediyor. Ama bunlar halen cemaat, ihaleler ve katliamlarla Kürtleri bastıracağını sanıyor. Siz Kürtçeyi 5. sınıftan sonra haftada 2 saat olarak seçmeli veriyorsunuz buna da eşitlik diyorsunuz. Kürt halkı artık bunu yemiyor. Onun için atma Recep atma diyoruz" şeklinde konuştu. Demirtaş, "Çözüm Tayyip'in dudakları arasında değil halkların vicdanındadır" dedi.

 

BDP Bingöl İl ve Kiğı İlçe Örgütü tarafından BDP Kiğı İlçe binası önünde yemek organize edildi. Yemeğe BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Bingöl Milletvekili İdris Baluken, Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş, PM üyelerinin yanı sıra BDP Bingöl ve Elazığ İl ve İlçe örgütü yönetici ile başkanları katıldı. Demirtaş ve beraberindekiler Bingöl'ün Genç İlçesi'nde konvoy ile karşılandı. Ardından Sancak Beldesi'ne geçildi. Burada yüzlerce kişi tarafından karşılanan Demirtaş BDP Sancak Belde binası önünde kısa bir konuşma yaptı. Demirtaş, Vedat Aydın'ın katledilişinin yıldönümünü hatırlatarak, "O günden bu yana halkımız üzerinde kesintisiz baskı, işkence uygulanıyor. Ve buna karşı bizlerin de kesintisiz direnişi sürüyor" dedi. AKP ve diğer partilerde bulunan Kürtlere çağrıda bulunan Demirtaş, "Bu ülkeye barış gelecekse bu ancak BDP ile gelecektir. Kürtler ve Kürdistan'ın özgürlüğünün yolu Kürtlerin birleşmesinden geçiyor. AKP ve diğer partilerin saflarını terk edin. Gün birlik günüdür" dedi.

 

‘BDP HALKIN ÖZ YÖNETİMİDİR’

Devletin ve AKP hükümetinin Bingöl üzerinde yürüttüğü politikalara da dikkat çeken Demirtaş, "Bingöl devlet açısından ne kadar önemliyse, bizim açımızdan bin kat daha önemlidir" diye konuştu. Demirtaş önümüzdeki yerel seçimlerde Bingöl başta olmak üzere Sancak, Kiğı, Adaklı ve daha birçok ilçenin yerel yönetiminin BDP'ye geçeceğini ve BDP'nin halkın öz yönetimi olduğunu vurguladı. Yapılan konuşmanın ardından onlarca araçlık bir konvoyla Demirtaş ve beraberindekiler Kiğı İlçesi'ne doğru yola çıktı. Konvoy, Kiğı girişinde yüzlerce yurttaş tarafından karşılandı. Kitlesel olarak BDP Kiğı İlçe binası önüne gelindi. Kitle burada sık sık, "Şehîd namirin" ve "Baskılar bizi yıldırımaz" sloganlarını attı. İlçe binası önünde bir süre çalınan müzik eşliğinde halaylar çekildi.

 

‘BARIŞ OLACAKSA ONURLUCA OLACAK’

Ardından Demirtaş burada da bir konuşma yaptı. Hiç bir halkın kendi vatanında kölece yaşamayı kabul edemeyeceğini belirten Demirtaş, Kürtlerin de kendi topraklarında kölece yaşamak istemedikleri için on yıllardır direndiklerini ifade etti. Başbakan Erdoğan'ın "Kürt kökenli kardeşlerim, canım kardeşlerim" sözlerine atıfta bulunan Demirtaş, "AKP Kürtlere reva gördüğü haklar dışındaki tüm talepleri 'teröristlik' olarak görüyor. Bu topraklarda 30 yıldır katliamlar yaptınız. Binlerce köy boşalttınız. Binlerce faili meçhul cinayetler işlediniz. Doğayı ve insanları katlettiniz. Sizin yaptıklarınız 'teröristlik' olmuyor da Kürtlerin haklı talepleri mi 'teröristlik' oluyor?" şeklinde konuştu. Kendilerinin şu an şu saniyede barışın olmasını istediklerini vurgulayan Demirtaş, "Bizim istediğimiz aynı topraklarda kardeşçe ve eşitçe yaşamaktır. Biz şu anda barışın olmasını istiyoruz ancak onurluca olması koşulu ile" dedi. AKP ve diğer partilerin tek korkularının BDP'nin büyümesi olduğunu dile getiren Demirtaş, "Ama korkunun ecele faydası yok. Biz halkımızın haklı mücadelesini sürdürdüğümüz için her geçen gün daha da büyüyeceğiz. İşgalci edasıyla bu halkı terörist ilan edenler aynada kendine baksın. Siz kim oluyorsunuz da bu halka haftada 2 saatlik anadilde eğitimi seçmeli ders olarak reva görüyorsunuz" diye sordu.

 

‘ATMA RECEP..’

AKP'nin Kürtlerin bazı haklarını tanıyarak Kürtleri teslim alacağını sandığını ifade eden Demirtaş, "En değme faşistler bile Kürtlerin bu şekilde teslim alınamayacağını anladı. Kenan Evren bile bugün bunu kabul ediyor. Ama bunlar halen cemaat ile ihaleler ile ve katliamlarla Kürtleri bastıracağını sanıyor. Bu halk uyandı sizin copunuz ve silahınız bu halkın gücünü kırmaya yetmiyor" dedi. Demirtaş, "Siz Kürtçeyi 5. sınıftan sonra haftada 2 saat olarak seçmeli veriyorsunuz buna da eşitlik diyorsunuz. Bunun adı gizli faşizmdir. Kenan Evren faşizm adına halkları katlediyordu. Sizler de kendinize 'demokratım' diyorsunuz baskı, katliam ve inkar politikalarını demokrasi adına yaptığınızı sanıyorsunuz. Ama Kürt halkı artık bunu yemiyor. Onun için, atma Recep atma diyoruz" şeklinde konuştu.

 

‘SİZE ÖZGÜRLÜKTEN BAŞKA BİR VAADİMİZ YOKTUR’

Geleneğinden gelmiş oldukları partilerin direnerek bugüne geldiklerini vurgulayan Demirtaş, Başbakan Erdoğan'ın BDP'ye diz çöktürerek kendi yandaşı Kürtlerle Kürt sorununu kendince çözmeyi hedeflediğini ifade etti. "Biri diz çökecekse, o da faşizm olacaktır. Faşizmin halkın direnişi önünde diz çökmesi olacaktır. Madem Kürt var diyorsunuz 80 yıldır bu halka yaptığınız zulmün özrünü dilemelisiniz. Şêx Sait, Seyit Rıza, Koçgiri, Zilan ve Roboski'de yaptığınız katliamlar için siz halktan af dilemelisiniz" diyen Demirtaş, sözlerine şu şekilde devam etti: "'BDP diz çöksün. Biz af çıkarmaya bakarız' diyorlar. Kim kimi affediyor? Bu halk zulümlerinize karşı 29 defa isyan etti. Ve halen direniyor. BDP'de vallahi rant yok, para yok. Allah'a çok şükür ki yoktur. Ama baskı zulüm, cop, gaz vallahi bolca vardır. Bizim size özgürlükten başka bir vaadimiz yoktur. Bütün sorunlarımızın çözümü ancak onurlu bir barış ile mümkündür. Onun için diğer partilerdeki arkadaşlarımıza sesleniyoruz. Sizin yaşadıklarınızı çocuklarınızın da yaşamasını istemiyorsanız; gelin el ele verelim. Yaşadığımız topraklara onurlu bir barışı getirelim. Çözüm Tayyib'in dudakları arasında değil halkların vicdanındadır."

 

Demirtaş'ın konuşması ardından kitleye 14 Temmuz'da Diyarbakır'da "Öcalan'a Özgürlük" adı altında yapılan mitinge katılım yapmaları için çağrı yapıldı.