Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş partisinin Kadıköy’deki düzenlenen aday tanıtım ve seçim kampanyasının başlangıç mitinginde konuştu. Ağrı’daki çatışmayla ilgili, “Dün Ağrı’da bir çatışma değil, sahnesi önceden planlanmış, önceden provası yapılmış, sahte bir kurgu operasyon vardı ve orada mümkün olduğunca fazla cenaze çıkarmaya çalıştılar” dedi. Muhalefete çağrı yapan Demirtaş, "Gelin beraber Ağrı’ya gidelim. Olayları yerinde görüp tespit edelim. AKP’nin bu tezgahlarına izin vermeyelim" dedi.

Demirtaş'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

"HDP'LİLER YARALI ASKERLERİ KENDİ ELLERİYLE ÇATIŞMA ALANINDAN ÇIKARDI"

"Ağrı’da ne olduğunu bütün halkımızın bilmesi lazım. Özellikle evladı askerde olan anaların babaların bilmesi lazım. Dün Ağrı’da bir çatışma değil, sahnesi önceden planlanmış, önceden provası yapılmış, sahte bir kurgu operasyon vardı ve orada mümkün olduğunca fazla cenaze çıkarmaya çalıştılar. 15 askeri çatışma bölgesinde bırakıp terk ettiler. Bunlardan 8’i yaralıydı yaralı. Yaralı askerleri çatışma bölgesinde bırakıp geri çekildiler. Neden? Orada o askerler yaşamını yitirsin ve ülkede AKP’nin oyları tavan yapsın diye. Ne oldu peki? HDP’li arkadaşlarımız çatışma bölgesine giderek HDP’li yönetici arkadaşlarımız yaralı askerleri oradan alıp çıkartarak, kendi elleriyle alıp çıkarttılar.

"ASKERLERİ ALMAYA GİDEN HALKIN ÜZERİNE ATEŞ AÇTILAR"

“Genelkurmay’da bu sahte provokasyon operasyonunu düzenleyenler bunun hesabını halka vermelidirler. Bizim HDP’li arkadaşlarımız yaralı askerleri almaya oraya gitmese belki de asker cenazesi oradan çıkacak. Bizim arkadaşlarımız orada cenaze çıkmasın diye yaralı askerleri almaya gittiğinde helikopterden ateş açtılar. İlçe eski başkanımızı şehit ettiler, HDP’li arkadaşımızı ve PKK gerillasını açtıkları ateşle öldürdüler. Bunlar işte Türkiye halkına başka şekilde anlatılıyor. Bunlar HDP’yi kötülemek için ellerinden geleni yapacaklar.”

"FOTOĞRAFLAR, GÖRÜNTÜLER VAR"

“Çatışma bölgesinde askerler var, helikopter yaralıları almak yerine yukardan ateş açıyor. Ambulans yok, helikopter yok. Yaralı askerleri çarşaflarla taşımak zorunda kalıyor arkadaşlarımız. Fotoğraflar var görüntüleri var. Ülkeyi yönetenler lüks uçaklarla seçim çalışması yaparken, yaralı asker için bir ambulans helikopter göndermemişlerdir. Orada ölmesini beklemişlerdir. Cenaze çıkması için bu devlet elinden geleni yapmıştır.”

“Dün de söyledim, Ortadoğu’nun hiçbir diktatörü giderken arkasında barış bırakmadı. Ülkesini ateşe vererek gittiler. Ama Kadıköy meydanında tekrarlıyorum. Sen gideceksin ama senin arkandan yangın içinde bir ülke kalmayacak, barış içinde kardeşlik içinde bir ülke kalacak arkanda. Asla başaramayacaksın. Senin koltuğundan daha değerli oradaki evlatlarımızın canı.”

BAHÇELİ VE KILIÇDAROĞLU'NA SESLENDİ

"Ben buradan muhalefet liderlerine sesleniyorum. Sayın Bahçeli’ye Kılıçdaroğlu’na sesleniyorum. Gerin beraber Ağrı’ya gidelim. Olayları yerinde görüp tespit edelim. AKP’nin bu tezgahlarına izin vermeyelim."

“PROVOKASYONU DURDURACAĞIZ”

“Dün Ağrı’da çatışma değil bir oyun sahnelendi ve bizler Türkiye’nin bütün ezilen halkları, barışa susamış, bizler kardeşliğe susamış halklar olarak bu provokasyonları el ele vererek boşa çıkaracağız. Bu provokasyonları durduracak olanlar bizleriz. Bizler Meclis’e derken, biz vekiller olarak Meclis’e demiyoruz. Biz işçiler Meclis’e diyoruz, kadınlar, yoksullar, gençler, taşeron işçiler, esnaflar Meclis’e diyoruz. aleviler, suniler, Ermeniler, Süryaniler, Ezidiler Meclis’e diyoruz.”

“Yaşam tarzıyla, cinsel yönelimi nedeniyle horlananlar, bizler irademizle Meclis’e diyoruz. bizler Meclis’e derken, Türkiye’nin dört bir tarafından toplanan umudu Meclis’e getireceğiz. Türkiye cumhuriyeti tarihinde ilk defa parlamentoyu parlamento yapacağız. İki dönemdir değiştirmeye çalıştığımız sistemi artık el ele vererek yeni bir yaşama kavuşturacağız.”

SEÇİM ÇALIŞMALARI

Demirtaş, seçimle ilgili de şunları söyledi:

“Her yerde halkların umudu, bütün ezilenlerin adayları bugün meydanlarda faşizme tek adamlığa yoksulluğa açlığa karşı biz halkımızı iktidara taşıyoruz sloganıyla, bizler artık AKP’nin saltanatını yıkacağız, çalışmalara başlıyoruz, hayırlı ve uğurlu olsun. hepimize hayırlı uğurlu olsun. Zorlu bir çalışma dönemi olacak. Sizler genç arkadaşlar, kadınlar başta olmak üzere adaylarımızın etrafında kenetlenerek, tek yürek olarak, 7 Haziran akşamına kadar coşkulu neşeli ve cıvıl cıvıl bir kampanya yürüteceğiz. Görülmemiş düzeyde umut yaratan, hiçbir partinin cesaret edemediği rengarenk çok kültürlü çok sesli adaylarımızla, tıpkı Anadolu gibi, Kürdistan gibi rengarenk bir fotoğrafla halkımızın huzuruna çıktık.”

“Madem HDP tarihi bir görev üstlendi, her birimizin omzunda ağır yük var, o halde gece gündüz demeden çalışmamız lazım. Bize güvenenleri bize inananları mahcup etmeyecek bir sonuç çıkartmamız lazım. Her biriniz, her bir çalışanımız, seçmenimiz adaydır aynı zamanda. Aday biz değiliz sizlersiniz. HDP Meclis’e gidiyorsa, yani bizler Meclis’e gidiyorsak adaymışız gibi gece gündüz bu kampanyanın yükünü omuzlayacağız.”

“İstanbul’da burada bende hem eş genel başkan hem de İstanbul’un adayı olarak sizlerle çalışmaktan büyük mutluluk duyacağız. İstanbul’un direnen gençleriyle, Gezi’nin direnen gençleriyle, bu halkın kadınlarıyla yiğit evlatlarıyla birlikte bu kampanyayı 7 Haziran’a kadar, hiç kimsenin görmediği duymadığı heyecanla yürüteceğiz.”

“İşte İstanbul’un her köşesinde sokağında mahallesinde aynı coşkuyla kampanya yürütmeye hazır mıyız? Bizler Meclis’e gitmeye hazır mıyız. Hiç kimsenin tahmin etmediği, hiçbir anket şirketinin ölçemediği bir sonuçla ortaya çıkacağız. Bu sonuçlar şimdiden AKP’nin ve cumhurbaşkanın masasına gitmeye başladı ve panik kendileri açısından doruğa ulaştı ki, çılgınlık yapmaya başladılar.” (bainet)