BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Taksim’de 1 Mayıs tartışmalarıyla ilgili olarak “'Esnaf zarar görmesin' demek son derece uyduruk bir gerekçedir. Senin derdin esnaf değil. Senin derdin 77 katliamını unutturmaktır. Bizler Taksim'e çıkmak isteyenlerle birlikte olacağız” dedi.

Milletvekilleri HDP'ye katılma kararı alan BDP'nin, TBMM'deki son grup toplantısında Eş Genel Başkan Selahattin Demirtaş konuştu.

Demirtaş'ın konuşmasından satır başları şöyle:

Çözüm süreci ve barış süreci dediğimiz mesele sadece Kürtlerin hakları ile ilgili bir mesele değildir. Bu süreç bütün ezilenlerin sürecidir. Biz bütün Türkiye'nin eşit ve onurlu bir yaşam sürebilmesi derken sadece Kürtlerin haklarından bahsetmedik. Çözüm sürecinin ismini ağzına alarak bunun siyasi rantını yiyemezsin. 45 gündür bu sürecin kahramanından haber alamıyoruz. Geçen hafta heyetimizin adaya gideceği belirtildi.

Makul olmayan gerekçelerle bu görüşme ertelendi. Önümüzdeki hafta da heyetimiz adaya gidemezse 50 gündür İmralı'dan haber alamıyor olacağız. Önümüzdeki hafta da İmralı’ya gidemezsek biz Sayın Öcalan’ın can güvenliğinden endişe ediyor olacağız. Kiminle bu çözüm sürecini yürüteceksiniz? Hükümet olarak bunu açıklamanız lazım.

Çözüm sürecini bitirmek yerine bizler tek taraflı adımlar atacağız. Hükümetten beklemeyeceğiz. Madem ki hükümet bu süreci tek taraflı yürütmek açısından bir sakınca görmüyor biz de tek taraflı yürüteceğiz. Anadilde eğitimden işsizlik sürecine kadar kendi özgünlüğümüzü ve özgürlüğümüzü yaratacağız. Darbe anayasası bizi bağlamaz. Bizim için geçerli olan evrensel normlar, referansımız İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'dir. Kürt halkının temel meselesini bu süreçte ele alacağız, bu aynı zamanda tüm ezilenlerin kurtuluş sürecidir.

'Esnaf zarar görmesin' demek son derece uyduruk bir gerekçedir. Senin derdin esnaf değil. Senin derdin 77 katliamını unutturmaktır. Sayın Başbakan bu ısrarından ve bu inadından vazgeç. Bizler Taksim'e çıkmak isteyenlerle birlikte olacağız. Ortada bir kanundışılık yoktur. Ortada bir kanun yok, bir valilik kararı var. Darbe Anayasasında bile Taksim yasaklanmamıştır. Sizin aldığınız kararı kanun diye yutturamazsınız. Vali'nin aldığı karar kanunsuzluktur.

Asıl sen 2 milyona ulaştırdığın taşeron işçilerin hesabını vereceksin. 6 milyona ulaştırdığın işsizlerin hesabını vereceksin. Bunların Taksim'e çıkmasına ve ellerinden alınan haklarının haykırmasına izin vermeyeceksin, sonra haktan bahsedeceksin, GSMH'nın pembe rakamlarından bahsedeceksin. Köle gibi çalıştırılan işçilerin hesabını vereceksin. İşçiler sadece Taksim'de olmayacaklar. Taksim yasağı işçi katliamına yönelik politikalarınızı örtmez. Bizler de o gün Taksim'de olacağız. Ülkenin bütün meydanlarında işsizlerle, ezilenlerle birlikte olacağız. Ben şimdiden emeğini kendine katık yapan kardeşlerimizin 1 Mayıs İşçi Bayramı'nı kutluyorum.

BDP başka bir formatla daha çok da yerel, ekonomik, sosyal, eğitim, sağlık sorunların çözümünde sahada daha çok yer alacak. BDP grubunun HDP'ye geçmesi, BDP'nin feshi değildir. BDP'nin tümüyle HDP'ye katılımı söz konusu olmayacak. BDP kendini tamamen feshetmeyecek. Biz de tek başına kurtuluş yok, 'ya yep beraber ya hiçbirimiz' şiarıyla hareket edeceğiz. Artık HDP'yi bütün Türkiye genelinde büyütme, bütün ezilenlerin ortak cephesi haline getirme çabası vardır. HDP'nin yolu açık olsun.