Eylemde 12 Eylül'ün ilk gözaltında kaybı olan Hayrettin Eren'nin kardeşi İkbal Eren açıklama yaptı, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü kutlayarak konuşmasına başladı. Hayrettin Eren'in doğum günü olduğunu belirten İkbal Eren, 1 Mayıs 1977'de kardeşinin saldırılara tanık olduğunu, o gün devlet teröründen kaçabilmesine rağmen 2 yıl sonra devlet terörü sonucu katledildiğini söyledi.
HDP'li Pervin Buldan, bir Cumartesi Annesi olarak konuştuğunu ifade etti. Buldan, "Kimimizin çiçek bıraktığımız bir mezarı var, kimimizin o bile yok" dedi.
Adaleti ezilenlerden yana sağlama mücadelesi verdiklerini belirten Buldan, faillerin suçlarını itiraf etmelerine rağmen yargılanmadıklarını söyledi. Pervin Buldan, Ankara'daki faili meçhul cinayetler soruşturmasında itiraflarda bulunan eski MİT Kontrterör Daire Başkanı Mehmet Eymür'ü hatırlattı.
HDP Milletvekili Buldan "Gerçek bir barış isteniyorsa, ilk başta Cumartesi Anneleri'nin eline dokunarak, onların yüreğine girerek sağlanabilir" ifadelerini kullandı.
'ERZİK İŞKENCE GÖRDÜ, KATLEDİLDİ, BEDENİ SAKLANDI'
Haftanın açıklamasını yapan Gülsüm Kal, adaletin ancak hakikatin açığa çıkartılması ve kabul edilmesiyle başlayacağını söyledi. Bu hafta 21 yıldır katledilişi gizlenen Mustafa Erzik için toplandıklarını ifade eden Kal, Erzik'in korucu olmayı reddettiği için yoğun baskı altında ve sürekli gözaltına alındığına dikkat çekti.
Kal şunları kaydetti: "1994 yılının Mayıs ayında askerler ve korucular köye baskın düzenledi. Köydeki evler arandı ve bazı evler yakıldı. Operasyon sırasında askerler, Mustafa Erzik’i evinden gözleri bağlı ve eli kelepçeli bir halde gözaltına alarak panzere bindirdi. Olay bütün köylülerin gözleri önünde gerçekleşti. Ailesi, oğlunun PKK’liler tarafından öldürüldüğü yönünde ifade vermesi için ağır işkence gördü ama yalan beyanda bulunmayı reddetti.
"Erzik’in bedeni 4 gün sonra çobanlar tarafından Batman Çayı’ında bulundu, ateşli silahla göğsünden vurularak öldürülmüştü. Panzere bağlanarak sürüklendiği de anlaşılıyordu. Bedeni ailesine teslim edilmedi. Gözaltına alındığı, öldürüldüğü ve bedeninin akarsuya atılarak kaybedilmek istendiği gerçeği hep inkar edildi.
Tutanaklarda 'çatışmada öldürülen terörist' olarak geçirildi."
Gülsüm Kal, hukuksuzluk ve keyfiliğin son bulmasını, tarafsız, bağımsız ve adil bir yargı sistemi kurulmasını, Mustafa Erzik dosyasında hakikatin açıklanmasını ve faillerin yargılanmasını talep etti.
Kaynak: ETHA
