ODTÜ olaylarında polisin ateşin içine attığı Yener Çıracı, pusu kuran 20-25 kadar polisin müdahalesi sonucu ateşin içine düştüğünü belirtti. Çıracı, kalktıktan sonra tekrar saldırıya uğradığını belirterek, bu ateşin AKP’yi de yakacağını söyledi.

İyileştikten sonra alanlara, arkadaşlarıyla beraber tekrar mücadeleye devam edeceğini söyleyen Yener Çıracı, ateşe atıldığı gün ve sonrasını Çapul Tv’ye anlattı.

Orta Doğu Teknik Üniversitesi’ne (ODTÜ) arkadaşlarına destek olmak için gittiğini ifade eden Çıracı, o gün yaşadıklarını şöyle anlattı:

“ODTÜ’nün ormanlarında kapıya doğru sağ tarafta kalan ormanda 25 kadar çevik kuvvet polisi üzerlerinde kaskları olmadan, robocop kıyafetleri olmadan sadece cop ve gaz fişeği atan tüfeğin dipçiğiyle bir anda öğrencilere saldırmaya başladılar. Yere düştüğümde üzerimde tekmeleyen 3-4 kişi vardı. Sonradan kalktığımda biri tekme attı ve ateşin içine düştüm. Çıktıktan sona gene üzerimde 7-8 çevik kuvvet polisi vardı. Onlar da saldırmaya devam ettiler. Bir tanesi bağırıyordu silahla değil copla vurun diye. Sonra bıraktılar orada. Ben kalktım bir tanesi dönüp al bunu deyip, 5 metrede gaz bombası salladı ama isabet etmedi.

'ODTÜ BİR KIVILCIM'

“Şöyle şeyler söyleniyor bize en azından bana. Hacettepe öğrencisisiniz ODTÜ’de ne işim varmış. Ama bugün ODTÜ’de verilen mücadele Ankara’nın mücadelesi oldu. ODTÜ’de verilen mücadele yıllardır üniversitelerine sahip çıkan öğrencilerin vermesi gereken bir mücadele oldu. Çünkü ODTÜ, gençlik mücadelesinin yüz akıdır. Biz oradan alıyoruz gücümüzü. Onlar da biliyor ki oradan yanacak bir kıvılcım, oradan çakacak bir kıvılcımın onları yakacağını biliyor. O gün içine attıkları ateş ODTÜ’nün ateşiydi. ODTÜ’yü ODTÜ yapan beni içine attıkları ateştir. Ama o ateş dönüp AKP’yi de yakacak.”

'AĞAÇ KESME BİR BAŞLANGIÇ'

ODTÜ’de bir çevre mücadelesinin olduğunu kaydeden Çıracı, “3 bin ağacı kesmişler ve bu hakikaten başlangıç. Daha sonra ODTÜ’nün içerisine dair, dışarısına dair bir sürü projeleri varmış, AVM’ler rezidanslar. ODTÜ aslında birebir üniversiteler dahilinde bir Gezi Parkı olmuş durumda. Gezi Parkı gibi bir simgesi olmuş durumda insanların ilham aldığı bir yer oldu. ODTÜ direnişini büyütmek bizim görevlerimizdendir. Şunu söylüyorum bu yol inşaatı devam ettikçe her gün eylemler devam edecek.”

'GAZETECİLER YUMUŞAK RÖPORTAJ İSTEDİ'

İlk tedavisinin ODTÜ Medico’da yapıldığını anlatan Çıracı, gazetecilerin iktidarı sinirlendirmeyecek haber tekliflerini ise şöyle belirtti: “Çıkan bazı haberler duydum ateşe kendisi düştü gibi olayın özet itibarı polis tekme attı ve ben ateşe düşmüş oldum. Röportaj yapmak isteyenler oldu. Biz bu haberi yayınlamak istiyoruz ama biraz yumuşatarak röportaj verseniz gibi cümleler kurdu arkadaşlar ama olayın kendisi ortada. 20-25 kadar çevik kuvvet polisi adeta öğrencilerin üzerinde savaş taktiği uygularcasına saldırıyor, ben dahil olmak üzere birçok arkadaşımızı yaralıyor. Yumuşatılarak anlatılması gibi bir durumun olacağını düşünmüyorum. Zaten olayın kendisinin yeterince sert, yeterince vahşice bir şey olduğu ortadadır.”

'POLİS PUSUYU İYİ TEZGAHLADI'

O gün yaşadıkları durumu bildiklerini ama alışık olmadıklarını kaydeden Çıracı, “Polisin yaptığı o pusu. Çünkü çok özel hazırlanmış çok özel tezgahlanmış bir pusuydu. Ya zaten yasal olarak giremediği bir yere giriyor birinci bu, ikincisi böyle bir kaskı kılık kıyafeti hiçbirşeyi olmadan elinde sadece copu ve silahıyla daldığına göre onlarda da başka bir durum olduğunun farkındayız. En azından gördüğümüz öyleyledi.

Bir savaş taktiği denendi üzerimizde. 7 arkadaşımızı öldürdüler binlerce insanı yaraladılar, binlerce insan gözaltına alındı, tutuklandı ama bu direnişin böyle bitmeyeceği ortada. Süreceği ortada. ODTÜ’nün kararlılığı ortada. Gezi sürecinde türetilen bir slogandı, biz de bu daha başlangıç mücadelemize devam edeceğiz. Şu an içinde bulunduğum durum gelip geçici. Kalktığımda tekrar alanlara, arkadaşlarımın yanına gideceğim” dedi.

'İYİLEŞTİĞİMDE ALANLARDAYIM'

20 güne kadar bir iyileşme süresi olduğunu söyleyen Çıracı, iyileştikten sonra ne yapacağını şöyle anlattı:

“İyileştiğimde tekrar gideceğim ODTÜ’ye. Bunun bir çözüm yolu olmadığının onlar da farkında, öldürdükçe insanların kalabalıklaştığını, yaraladıkça insanların kalabalıklaştığını, gaz bombası attıkça insanların kalabalıklaştığını, kitleselleştiğinin onlar da farkında ama ellerinde kalan tek aracın da bu olduğunun farkındalar. Çünkü artık insanları inandırabilecekleri bir kanal kalmamış durumda ve bu saatten sonra insanları bastırmak üzere bir politik hedef koymuşlar önlerine. Bunu gerçekleştiriyorlar. (Özgür Gündem)