Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım, Tekirdağ F Tipi Cezaevi ile Ağrı Cezaevi'nde yaşanan hak ihlallerine ilişkin Adalet Bakanı Sadullah Ergin'in yanıtlaması istemiyle Meclis Başkanlığı'na yazılı soru önergesi verdi.

"GIDI BAKANLIĞI'NIN YASAKLADIĞI GIDALAR CEZAEVLERİNDE SATILIYOR"

BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan aracılığı ile verilen önergede, Yıldırım, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın yasakladığı sahte, taklit ve sağlığa zararlı olması nedeniyle satışı yasaklanan gıda maddelerinin, cezaevi kantinlerinde tutuklu ve hükümlülere satıldığını söyledi.

Yıldırım, "Tekirdağ F Tipi Cezaevi ile Ağrı Cezaevi'nde tutsaklara verilen sulara kanalizasyon ve lağım suyu karıştığı, bunun bilinmesine rağmen bu konuda önlem alınmadığı ve bu yüzden bazı tutsakların hastalandığı, hastanede midelerinin yıkandığı anlaşılmaktadır" diye belirtti.

ERGİN'E YANITLAMASI İSTEMİYLE SORULAN SORULAR

Yıldırım, cezaevlerinde yaşanan sorunlara ilişkin Bakan Ergin'in şu sorulara yanıt vermesini istedi:

-Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın yasakladığı sağlığa zararlı mamullerin Bakanlığınız bünyesindeki ceza ve tutukevlerinde kantinlerde satıldığı iddiaları karşısında sorumlular hakkında açılmış bir soruşturma var mıdır? Varsa hangi aşamadadır? Tarafınızdan bu konular araştırılmış mıdır?

-Söz konusu ürün ve mamuller, kantin satışı dışında cezaevi idaresi tarafından da tutuklu ve hükümlülere dağıtılmış mıdır? Dağıtılmış ise bu uygulama hangi yasal duruma göre hayata geçirilmiştir?

-Söz konusu kantinler kim tarafından işletilmektedir? Özel sektör tarafından işletiliyorsa ihale süreçleri nasıl işlemektedir?

-Radyo ve televizyon hakkı tutukluların yasal hakkı iken hangi gerekçe ile ellerinden alınmaktadır?

-Tekirdağ F Tipi Cezaevi'nde gerçekleştirilen bu uygulamadan haberdar mısınız? Tarafınızdan bu konuda ne gibi işlemler yürütülmüştür?

-Tekirdağ F Tipi Cezaevi'nde ve Ağrı Cezaevi'nde tutuklulara verilen sulara, kanalizasyon ve lağım suyu karıştığı konusu basında büyük yer almıştır. Bu konuya hala çözüm bulunmamış olup tutuklulara hala bu suyu kullanmaya mecbur bırakılmışlardır. Cezaevlerinde yaşanan sağlık problemlerinin artmasına neden olan bu gibi durumlar karşısında bu güne kadar böylesine önemli bir soruna neden çözüm bulunmamıştır?

-Telefonla görüş hakkı neden cezaevinde bulunan tutuklular arasında sağlanmamaktadır? İletişim hakkının kısıtlanması insan haklarına aykırı değil midir? İlgili yönetmelik tüm cezaevlerini kapsamakta iken neden cezaevlerinde aynı konuda farklı uygulamalar idarelerce uygulanmaktadır? Bu sorunun çözümü konusunda bir çalışmanız var mıdır?" (yuksekovahaber)