BDP'li Nazmi Gür, Batı Kürdistan’a yönelik El Kaide bağlantılı El Nusra Cephesi’nin saldırıları ile Suriyeli mültecilere yönelik yardımlara ilişkin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yanıtlaması için iki soru önergesi verdi.

Önergede, “Kürtlerin çoğunluğu oluşturduğu bölge halkının savunma güçleri olarak bilinen YPG’ye karşı dünyanın farklı yerlerinden getirilen El-Kaide’ye bağlı El-Nusra Cephesi üyeleri arasındaki çatışmaların yayılma eğiliminde olması sadece Suriye’yi değil tüm Ortadoğu’yu etkilemektedir” diye belirtildi.

'TÜRKİYE ÜZERİNDEN GİDİYORLAR' HABERLERİ

“El Nusra Cephesi’nin sivillere yönelik insanlık dışı katliamları ve savunduğu gerici idealler, bu suç örgütünü Ortadoğu’da istikrara karşı en büyük tehditlerden biri haline getirmiştir” diyen Gür,  bu örgütün üyelerinin büyük kısmının Türkiye üzerinden Suriye’ye silahlı olarak geçiş yaptıkları yönünde gelen haberlerin hem Suriye’deki hem de Türkiye’deki Kürtlerin tepkisini çektiğini kaydetti.

'TÜRKİYE'NİN LOJİSTİK MERKEZİ OLMASI BİR HÜKÜMET POLİTİKASI MI?'

Gür, “Uluslararası platformlarda ve iç politikada Türkiye Hükümeti’ni zor duruma sokabilecek bu gelişmeler Türkiye’deki çözüm sürecini de olumsuz etkileme riskini barındırmaktadır” diyerek Erdoğan’a sorular yöneltti. Gür, özellikle Erdoğan hükümetinin El Nusra Cephesi’ni nasıl değerlendirdiğini sorarken,  “El Nusra Cephesi üyelerinin Türkiye’yi bir koridor ve lojistik merkezi olarak kullanması bir Hükümet politikası mıdır?” sorusunu yöneltti.

Gür, ayrıca “PYD’yi ve bileşeni olduğu Yüksek Kürt Konseyi’ni Hükümetiniz nasıl değerlendirmektedir?  Doğrudan ve sürekli diyalog kurmayı öngörüyor musunuz?” diye sordu. Diğer sorular ise şöyle:

-Hükümet olarak, Suriye’nin Kuzeyi’nde oluşan siyasal denklem ile ilgili olarak politika yürütürken ve söylem geliştirirken bölgede yaşayan Kürtlerin, Türkiye’deki Kürtlerle olan akrabalık ilişkilerini ve tarihsel bağlarını göz önünde bulunduruyor musunuz?

-Türkiye’de devam eden çözüm sürecinde bir taraf ve aktör olarak hükümetinizin özelde Suriye genelde Ortadoğu politikaları bağlamında Kürt siyasi aktörlerine yönelik yaklaşımlarınızda değişikliğe gitmeyi öngörüyor musunuz?

-Suriye’deki siyasal gelişmeler ışığında Esad Rejimi sonrasında hükümet olarak öngördüğünüz siyasal tablo nedir ve Suriye’de yaşayan dini ve etnik kimliklerin bir arada yaşayabilmesi için sunabileceğiniz destekler nelerdir?

'İNSANİ YARDIMLAR' MESELESİ

Türkiye üzerinden Suriyeli mültecilere yönelik insani yardımlar konusunda da Erdoğan’ın yanıtlaması için bir önerge veren Nazmi Gür,   “İki yılı aşkındır Suriye’de devam eden insani krizin biraz olsun azaltılması ve Suriye sınırları içinde kalan sivillerin yaşam koşullarının iyileştirilebilmesi için oluşturulan uluslararası yardım organizasyonlarının Türkiye’den gerçekleştirilen bölümü ile ilgili olarak yardımların adaletsiz dağıtıldığı yönünde Suriye vatandaşlarından şikâyetler gelmektedir” dedi.

Gür, şu soruları yöneltti:

-Bugüne kadar Türkiye’den Suriye’ye gönderilen insani yardımların miktarı ve cinsi nedir?

-Yardımların dağıtımında Birleşmiş Milletler’in rolü nedir ve Türkiye makamlarıyla ile olan işbirliği hangi düzeyde devam etmektedir? Bunu düzenleyen bir protokol var mıdır?

-Yardımların Suriye’de dağıtılması yönünde mevcut uluslararası bir anlaşma, protokol veya yönerge var mı? Varsa içeriği nedir ve kimler bu anlaşmaya dâhildir?

-Gaziantep’te ve Hatay’da oluşturulan yardım koordinasyon birimini kimler yönetmektedir? Yardımlar nerelerden gelmektedir ve dağıtılması için kimlere teslim edilmektedir?

-Suriye’nin kuzeyinde bulunan Kürt kentlerine hiçbir yardımın ulaştırılmadığı yönünde gelen şikâyetler giderek artmaktadır. Bu bölgeye karşı bir ambargo uygulanmakta mıdır? Eğer ambargo varsa bu kimin kararıdır? (ANF)