MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, geçen yıl Ağustos ayında yaptığı yazılı açıklamada, 1938 tarihinde Tunceli'de düzenlenen askeri harekatta öldürülen vatandaşlar için, 'cani' ve 'teröristler' sözleri üzerine, o tarihte 9 yakınını kaybeden Hüseyin Akgün'ün açtığı dava karara bağlandı. Tunceli Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan 4 lira 99 kuruşluk tazminat davasını karara bağlayan mahkeme, tazminat yerine Bahçeli hakkında, temyiz yolu kapalı olmak üzere, borçlar kanununun 58/2 maddesine göre kınanmasına karar verdi.

Geçen yıl Kasım ayı içerisinde Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Hacı Bektaş-ı Veli Türbesi'ni ziyareti sırasında yaptığı konuşmada, 'Dersim 1938' olayları ile ilgili olarak, "Dersim'de yaşananlar modern Kerbela'ydı" demişti. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de 11 Ağustos 2014 tarihinde yazılı olarak yaptığı açıklamada, söz konusu o tarihte öldürülen ve sürgün edilenler için 'cani' ve 'teröristler' benzetmesini kullanmıştı.

1938 olaylarında 9 yakınını kaybeden Tuncelili Hüseyin Akgün, Bahçeli'nin sözlerinin incitici ve hakarete varan boyutta olduğu iddiasıyla hakkında 13 Kasım 2014 tarihinde Tunceli Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 4 lira 99 kuruşluk tazminat davası açtı. Davanın karar duruşmasında Mahkeme Başkanı Hakim Onur Demir, temyiz yolu kapalı olmak üzere davalı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli hakkında verdiği kararda, "Davalının, davacının kişilik haklarına yapmış olduğu saldırının Borçlar Kanunu'nun 58/2 maddesine göre kınanmasına karar verilmiştir. Mahkeme ayrıca kararın temyiz yolunu da kapatarak kesin olarak kabulünü sağladı" dedi.

ÖLENLERİN HEPSİNİ BİLEMEZ

Mahkeme verdiği kararda, "Somut davaya konu Dersim harekatı sırasında 4'üncü Umum Müfettişlik raporuna göre; 13 bin 160 kişi ölmüş ve 11 bin 818 kişi ise sürgün edilmiştir. Davalının, bu 13 bin 160 kişinin ismini tek tek bilmesi, zaten kendisinden beklenemez, ki bu nedenle de davalı Dersim olaylarında öldürülen masum insanları da kast ederek çoğul olarak, 'caniler' ve 'teröristler' sözcüklerini kullanmıştır. Açıklanan nedenlerle mahkememizce davaya matufiyet unsurunun gerçekleştiği kanaatine varmıştır. Davacının davasının kabulüne, davalının davacının kişilik haklarına yapmış olduğu saldırının Borçlar Kanunu'nun 58/2 maddesine göre kınanmasına karar verilmiştir. Mahkeme ayrıca kararın temyiz yolunu da kapatarak kesin olarak kabulünü sağladı" denildi.

'KİŞİLİK HAKLARI KORUMA ALTINA ALINDI'

Davacı Hüseyin Akgün'ün avukatı Cihan Söylemez, mahkemenin bu kararıyla bir çok ilke imza attığını belirterek şunları söyledi:
" Türkiye Cumhuriyeti Devleti mahkemesince verilen karar neticesinde; 1937-38 yıllarında 'Ordu Manevrası' adı altında masum sivillerin katledildiği, mahkeme tarafından temyiz yolu kapalı olmak üzere kesin olarak kabul edilmiştir. Kınama kararı ile birlikte, 1937-38 yıllarındaki askeri harekat sırasında hayatını kaybeden ve sürgüne yollanan 10 binlerce sivilin, manevi kişilik hakları korunma altına alınmış, katledilen ve sürgüne gönderilen Dersimlilere yönelik her hakaret, iftira ve incitici benzer söze karşılık, hukuken yaptırım uygulanması gerektiği kabul edilmiştir. Dersim olayları ile ilgili, bu karar bundan sonraki benzer içerikli hakaret ve incitici sözler için açılacak davalara da emsal teşkil etmektedir."