Başbakan Yardımcısı Arınç, Konya'da AK Parti İl Tanıtım ve Medya Birim Başkanlığı tarafından düzenlenen "7. Tanıtım Medya Günleri"nde, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Arınç, Çözüm Süreci'nde üçüncü göz konusunda  "Kesinlikle yabancı bir ülke, misyon ve heyet olmayacak. Türkiye'nin kendi içinden olacak" şeklinde konuştu.

"Sekreterya dendiği zaman HDP'li milletvekilleri kendilerini sekreteryaya koydular" diyen Arınç, "Bacak bacak üstüne atacak, dizinin üstünde not tutacak sekreterlere Öcalan'ın ihtiyacı yok. Cezaevi şartları içerisinde veya cezaevi yönetmeliği gereğince ya oraya nakledilebilecek yeni hükümlülerden veya bir başkasından veya cezaevinin kendi şartları içerisinden bu temin edilebilir" açıklamasında bulundu.

Arınç, şöyle konuştu:

"Öcalan, kendileriyle yapılan görüşmeler sırasında, istikrarlı bir şekilde bu seyri takip etmek üzere, kendisine yardımcı olmak amacıyla birkaç kişinin bulunmasını istemiş olabilir. Bakanlar Kurulu'ndan sonra söylediğim için beni eleştirmişlerdi. Bence bu kabul edilebilir, mantıklı bir talep. Düşünün ki 14 seneden beri cezaevinde tek başına yaşayan, çünkü hükümlülüğü onu gerektiriyor. Bir insanla, vereceği mesajlar önemli hale gelmiş bir insanın ne söylediğini, ne zaman neyi söylediğini tespit etmek için bir yazıya, kayda ve sekreteryaya ihtiyacı olabilir ama biz bir hukuk devletiyiz. Hukuk devletinde bu ihtiyacın karşılanması Adalet Bakanlığımızın görevidir. Cezaevleri yönetmeliği içerisinde ne varsa ona göre yapılacaktır. Yeni bir kanun çıkarmadığımıza göre, çıkarmayı düşünmediğimize göre yine iki ay evvel Bakanlar Kurulu'ndan çıkınca söyledim; 'Bunlar cezaevinin kendi şartları içerisinde konuşulacak şeylerdir' dedim, dışarıdan bir sekreter veya danışmanın gelmesi suretiyle değil. Bacak bacak üstüne atacak, dizinin üstünde not tutacak sekreterlere Öcalan'ın ihtiyacı yok. Cezaevi şartları içerisinde veya cezaevi yönetmeliği gereğince ya oraya nakledilebilecek yeni hükümlülerden veya bir başkasından veya cezaevinin kendi şartları içerisinden bu temin edilebilir. Adalet Bakanlığımız bunu çalışıyorken, belki olabilecekken herkes kendisini sekreter gibi görmeye başladı. Bunlar çözüm sürecini baltalamaya ve geciktirmeye yönelik, kafa karışıklığına yol açabilecek şeylerdir."