AKP'nin Kurucu üyesi ve ilk Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış, Türkiye’nin dış politikasını ve olası Afrin operasyonunu değerlendirdi.

Türkiye'nin kendi bölgesinde cereyan eden olaylara yanlış teşhisler koymasından dolayı “sıfır sorun” politikasının bu hale geldiğini kaydeden Yakış, "Komşularla sıfır sorun olması için o komşuların da bu sıfır sorun politikasına arzulu olması ve ortamın da ona elverişli olması lazım. Şuanda ne biri, ne öteki var” dedi.

Mezopotamya Ajansı’ndan, Bilal Seçkin ve Muhammed Doğru’nun haberine göre, Yakış’ın açıklamaları şöyle:

Bir ülkenin komşu ülkedeki rejimi devirmeye teşebbüs etmesi ya da düşmesi yönünde yardımcı olmasının yanlış sonuçlar doğuracağını söyleyen Yakış, “Yanlış teşhisler olunca da yanlış sonuç alıyorsun. Suriye'de en başta politikası Beşar Esad rejiminin devrilmesi üzerineydi. Bunu yüksek sesle dile getirdiler. Esad'ın düşmesi aylarla, haftalarla sayılabilecek bir şey değildir. En yetkili ağızlardan bu dile getirildi ve bunun yanlış olduğu şimdi ortaya çıktı" ifadelerini kullandı.

‘YAŞANAN ÖLÜMLERDE TÜRKİYE ETKİLİ ALGISI VAR’

Türkiye'nin, Suriye'ye başka ülkeler tarafından temin edilen silahların sevk edildiği bir güzergah olduğunu savunan Yakış, Suriye topraklarına giren her silaha bu taraftan ya da diğer taraftan birilerinin öldürülmesi için gittiğini söyledi.

Yakış, "Böyle bir şeye tevessül edildiği zaman, ortalık yatıştıktan sonra o bölgenin halkları, bundan ıstırap çeken, yaşamını yitiren insanların akrabaları Türkiye'yi sorumlu tutar. Ki zaten bunlardan bir kısmı, yaşanan ölümlerden 'Türkiye'nin de yaptıklarının çok etkisi, katkısı vardır' yorumunda bulunuyorlar. Dolayısıyla biz Suriye'ye silah gönderdiğimiz zaman o insanların birbirlerini öldürmelerine de imkan sağlamış oluyoruz. Bunda Türkiye'nin katkısı var mı var, çünkü silahlar Türkiye tarikiyle (yoluyla) gitti. Onun için Türkiye'nin bunu yapmaması lazımdı" dedi.

KÜRT REALİTESİ TANINMALI’

Türkiye'nin, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ile işbirliği içerisine gireceği kanaatinde olduğunu dile getiren Yakış, "Şam rejimi ile işbirliğinde sanki Kürt meselesi bir çıbanbaşı gibi duruyor. Çünkü hem Şam'ın hem de Ankara'nın Kürtlerin bölgede daha çok güçlenmelerinden rahatsız olduğunu görüyoruz. Ben Şam ve Ankara'nın işbirliği yaptığı zaman, Suriye'deki Kürtleri de katması gerektiği kanaatindeyim. Kürt realitesinin tanınması gerekiyor” diye konuştu.

‘AFRİN’E OPERASYONDA ZAYİAT YÜKSEK OLUR’

Türkiye’nin Suriye'deki Kürt realitesini doğru görmemesi halinde yapacağı politikaların başarılı olmasının çok güç olacağını ifade eden Yakış, "Türkiye kendi topraklarında, yani Diyarbakır, Bitlis, Bingöl, Ağrı'da, kendi güvenlik makamlarının bulunduğu yerlerde PKK ile mücadele ediyor. Ama her gün bir cenaze haberi geliyor. Kendi topraklarında dahi PKK ile mücadele ederken bu kadar zayiat veriyorsa Afrin gibi içerisinde Ermeni'sinin, Süryani'sinin bulunduğu, araziyi doğru tanımadığı, kimin evinde kim var onu bile doğru bilmediği bir yerde böyle bir mücadeleye girerse bunun zayiatının yüksek olabileceğinden endişe ediyorum. Afrin'deki sorunun müzakere ile çözümlenmesi gerekiyor. Türkiye ilanihaye Suriye'de kalamaz” değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak: Mezopotamya Ajansı