Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), "aşağılayıcı muamele", "savunma hakkının engellenmesi" ve "soruşturmanın yetersizliği" şikayetleriyle yapılan başvurularda Türkiye 'yi haksız buldu. AİHM kararları gereği Türkiye'nin, başvuru sahiplerine yaklaşık 100 bin avro tazminat ödemesi öngörülüyor.

Radikal’de yer alan habere göre, Ahmet Eryılmaz isimli vatandaşın 2007 yılında yaptığı başvuruyu inceleyen AİHM, "gözaltı süresince avukat tutma hakkını kullanamadığı" gerekçesiyle Türkiye'nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) 6. maddesini ihlal ettiğine hükmetti.

Türkiye, karar gereği, mahkeme masrafları da içinde olmak üzere Eryılmaz'a yaklaşık 2 bin 500 avro tazminat ödeyecek.

Başvuru sahibi Eryılmaz, 2004 yılında uyuşturucu trafiği yaparken polis tarafından yakalanmasının ardından gözaltı sırasında avukat tutma hakkı verilmemesi üzerine şikayette bulunmuştu.

Ferit Aktepe'nin yakınları tarafından 2007 yılında yapılan başvuruda ise AİHM, gerekçesiyle Türkiye'nin AİHS'nin 2. maddesinde yer alan "yaşam hakkı"nı ihlal ettiğine hükmetti.

Türkiye, karar gereği, mahkeme masrafları da içinde olmak üzere Aktepe ailesine yaklaşık 23 bin avro tazminat ödeyecek.

Başvuru sahibi Aktepe ailesi, Ferit Aktepe'nin 2005 yılında askerlik hizmeti sırasında intihar etmesinde "gerekli tedbirlerin alınmaması ve etkili bir soruşturmanın yapılmaması" nedeniyle şikayette bulunmuştu.

VİCDANİ RET DAVASI

Çağlar Buldu, Barış Görmez, Ersin Ölgün ve Nevzat Umdu'nun birlikte açtığı başvuruyu da karara bağlayan AİHM, "İnsanlık dışı ve aşağılayıcı muamele yapıldığı" gerekçesiyle Türkiye'nin AİHS'nin 3. maddesini, "Düşünce, din ve vicdan özgürlüğünün kısıtlandığı" gerekçesiyle AİHS'nin 9. maddesini ve " sivil bir mahkemede yargılanmadığı" gerekçesiyle AİHS'nin 6. maddesindeki adil yargılanma hakkını ihlal ettiğine hükmetti.

Türkiye, karar gereği, mahkeme masrafları da içinde olmak üzere Buldu'ya 17 bin avro, Görmez'e 20 bin avro, Ölgün'e 12 bin avro ve Umdu'ya 8 bin 650 avro tazminat ödeyecek.

Başvuru sahipleri askerliklerini dini gerekçelerle yapmak istemedikleri için vicdani retçi olmuş ancak açılan davada askeri bir mahkemece yargılanmaları ve aşağılayıcı muamele gördükleri gerekçesiyle şikayette bulunmuştu.

Yüksel Yiğitdoğan'ın 2010 yılında yaptığı başvuruyu inceleyen AİHM, Türkiye'yi AİHS'nin 3. maddesininde yeralan "İnsanlık dışı ve aşağılayıcı muamele" konusunda maddi delil açısından Türkiyeyi haklı bulurken, yargılama yöntemleri açısından haksız buldu. AİHM ayrıca Türkiye'nin AİHS'nin 6. maddesini ihlal etttiğine hükmetti.

Türkiye karar gereği mahkeme masrafları da içinde olmak üzere Yiğitdoğan'a 18 bin avro tazminat ödeyecek.

Başvuru sahibi Yiğitdoğan, 1999'da yasadışı bir örgüte üye olmak ve örgütün birçok cinayet eylemine katılmaktan ömür boyu hapse mahkum edilmesi sonrası işkence gördüğü ve işkenceyle ilgili gerekli soruşturmanın yapılmadığı gerekçesiyle şikayette bulunmuştu.