Dilimizde tüy bitti kendimizi anlatabilmemiz için...

Cemaat dedik, hizmet hareketi dediniz...

Hiyerarşik dedik, sivil toplum örgütü dediniz...

Cemaatin polis ve yargıdaki örgütlenmesinden söz ettik, o berbat espri anlayışınızla, “I see cemaat people” diye istihza dolu yazılar yazdınız...

Ahmet Şık dedik, vicdanınız sızlamadan çorbadaki kıl dediniz...

Sahte belgelerle, hukuksuz dinlemelerle adalet olmaz dedik, Ergenekoncu dediniz...

Ergenekon denen yapı en çok bize zarar verdi dedik, cellatınıza aşıksınız dediniz...

Defalarca yolsuzluk dedik, yine aynı utanmazlıkla Ergenekoncu musunuz dediniz...

12 Eylül anayasasına hayır diyen bizdik, ama AKP-Cemaat koalisyonunun çürük elmalarla dolu anayasa değişikliği sepetine evet demek zorunda değiliz dedik. 12 Eylül anayasasını savunuyorsunuz dediniz.

Suriye'deki mazlum Nusayriler, Kürtler, Türkiye'den giden silahlarla öldürülüyor dedik, Esadcısınız dediniz.

Sivas dedik, Maraş dedik, provokasyon dediniz. O vahşetlerin uygulayıcısı on binler kimdi dedik, cevap vermediniz. O vahşetleri uygulayanları savunanlar kimdi dedik, yine cevap vermediniz.

Ufku, yazdıklarının çoğu nefret söylemi içeren Necip Fazıl ile sınırlı olan Erdoğan'dan demokrat çıkmaz dedik, diyecek bir sözünüz yoktu, yüzünüzü başka tarafa çevirdiniz...

Otoriterlik dedik, abartıyorsunuz dediniz...

Gezi dedik, darbe dediniz...

Öldürülen gençler dedik, pervasızca, sorumlusu eylem yapanlar, eylemleri teşvik edenlerdir dediniz...

Gezi'yi anlamaya çalışın, büyük bir halk isyanıdır dedik, anti-Sünni kalkışma dediniz...

Size bunu Alevifobiniz söyletiyor, Türkiye'yi böyle anlayamazsınız dedik, yüzünüz kızarmadan Gezi'ye katılanların % 78'i Alevidir dediniz...

Roboski dedik, iktidar hesap vermeli dedik, barış sürecine mi karşısınız dediniz..

Hrant Dink dedik, iktidarı zorda bırakmak için öldürüldü dediniz... Hrant Dink'e haksızlık yapıyorsunuz dedik, Hrant'ın parazitleri dediniz...

Ramazan Akyürek'in, cemaatçi polislerin sorumlulukları dedik, polisi suçlayıp, orduyu mu aklamaya çalışıyorsunuz dediniz...

Peki ne oldu?

Hrant Dink cinayetindeki kusurları/sorumlulukları nedeni ile görevden alınmayan Akyürek, cemaat AKP'ye dokununca hemen görevinden alınıverdi...

Sahi, Akyürek görevinden alınınca, acaba hiç hata yaptık mı diye düşündünüz mü?

Bu kapatılmak istenen, utanç verici yolsuzluklar karşısında hiç kendinizi kandırılmış hissettiniz mi?

Yoksa askeri vesayet gerilerken o kadar yolsuzluk da olsun mu dediniz...

Bak şimdi o kibrinizle, çok bilmişliğinizle, sol düşmanlığınız ile naçar bir halde, korkuyla bekleşiyorsunuz.

Korkunun ecele faydası yok.

Desteklediğiniz AKP-Cemaat koalisyonunun tarihin çöp tenekesindeki yerini almasının zamanı geldi.

Eğer biraz samimi iseniz ve biraz olsun demokratsanız, özür dilemenin bir erdem olduğunu unutmayın.

Gelin hata yaptık deyin, bu utanç koalisyonuna verdiğiniz desteğin günahlarından arının.

Bakın onlar birbirini boğazlamak üzere.

Yoksa hala bu utanmazların kavgasında taraf olarak günahlarınızdan arınacağınızı mı sanıyorsunuz?