Genel seçimler yaklaşıyor.

Üstelik yoğun bir tartışmayla birlikte.

HDP'nin seçimlere parti olarak gireceğini açıklamasından sonra birçok tartışma da beraberinde geldi.

''HDP barajı geçebilecek mi? Geçerse ya da geçemezse ne olacak? HDP, kimlerle ittifak kuracak? Nasıl bir seçim çalışması yürütecek?'' gibi sorular da bunlardan bazıları.

Yüzde onluk seçim barajı ciddi bir şekilde sıkıntı. Sıkıntı demem de, HDP'nin geçip ya da geçemeyeceği açısından değil; seçim barajı, bir ülkenin en demokratik sorunlarından birisidir.

Hatta temel sorunlarından birisidir!

Defalarca da bu sorunu dillendirip budaklandırdık. Artık seçim arifesindeyiz. Daha önemli bir sorundan da bahsetmek gerekiyor: HDP meclise girmek zorunda! Giremezse, bunun en büyük sıkıntısını çekecek olan sadece AKP hükümetidir.

'Demokratik yollarla çözüm arayın' diyen AKP hükümeti, en demokratik hakkımız olan siyasi alanımızı kapatıyor. Sokağa çıkıp yürümek istesen, polis seni her an vurabilir. Artık böyle bir yetkisi de var. Herhalde buna kimsenin göz yummayacağını da biliyorlardır.

Yok öyle üç kuruşa beş köfte!

HDP'nin meclise girmesi en başta toplumsal barışın gerçekleşmesi için çok önemlidir. Toplumsal barışın gerçekleşebilmesi için de bu seçimler de her kesim elini taşın altına koymalıdır. Hatta Tayyip Erdoğan'da sözünü tutup, barış için baldıran zehirini içmelidir.

Tabii HDP'ye de büyük sorumluluklar düşmüyor değil..

Türkiye ve Kürdistan halklarını kapsayacak, her kesime hitap edecek seçim çalışmalarını yürütmelidir. Bu seçim çalışmalarında da; Türk, Kürt, Ermeni, Çerkes, Roman, Arap, Kadın, LGBTİ'ler de yer almalıdır ve eski politik çizgisini de (sadece Kürt politikası) değiştirmelidir.

Böylelikle barajı aşar ve aştığı zaman da yine mecliste 'seçim barajının' demokratik olmadığını dile getirebilir, önergeler de sunabilir.

Artık sadece ÖDP de değil; bütün sol partiler ve STK'lar HDP ile ittifak kurmalı ve seçimlerde dayanışmayla çalışmalıdır. Sol dediysem de, CHP'yi buna katarak söylemiyorum. O Alper Taş'ın bireysel düşünceleri. CHP ne zaman sol olmuş ki sosyalistlerle ittifak kurabilsin? Bu zaten imkansız. Bu durum da CHP'yi değil, CHP'nin seçmenini kendi saflarına çekmen gerekir. Yani AKP'yi devirmek için de bir Muharrem ince ile omuz omuza verecek değiliz. 'Denize düşen yılana sarılır' diye alay konusu bile oluruz alimallah..

Benim kendimce doğrularım bunlar. Sonrasında birbirimize bakıp: 'Sen de mi brütüs?' demenin bir anlamı yok.