İngiltere'de hazırlanan bir raporda, önlem alınmazsa antibiyotiklere dirençli bakterilerin dünyanın en büyük sağlık sorunu haline geleceği uyarısı yapıldı.

BBC'nin haberleştirdiği rapora göre 2050 yılında, enfeksiyonlar yılda 10 milyondan fazla ölüme yol açıyor olacak. Mikropların antibiyotiklere direnç evrimi ve olası sonuçları üzerine İngiltere Başbakanlığı için hazırlanan rapora göre, bakteriyel enfeksiyon sebepli harcamalar da yılda 100 trilyon dolara varacak. Kıyaslamak gerekirse, Türkiye'nin 2013'teki yerli hasılası yalnızca 0,8 trilyon dolardı.

Rand Europe şirketi tarafından hazırlanan ve en kötü ihtimalleri (bakterilerin aktif direnç evrimi ve yeni ilaç geliştirilememesi) hesaba katan modellere göre, nüfusta azalma ve hastalıkların olası sıklaşması dünya ekonomisini daha da zora sokabilir.

Raporda, ilaçlara direnç evriltmiş E. coli, sıtma ve tüberkülozun en büyük tehlikeler olduğu belirtildi. Şu anda Avrupa ve ABD'de yılda 50 bin kişi bakteriyel enfeksiyondan ölüyor. Eğer yeni ve daha etkili antibiyotikler geliştirilmezse, Batı dünyasında bu ölümler 10 katına çıkabilir.

Daha fakir ülkelerdeyse bakteriyel enfeksiyonlar halihazırda ciddi bir sorun. Örneğin 2013 yılında 1,5 milyon insan tüberkülozdan öldü ve bunların %95 orta ve düşük gelirli ülke vatandaşlarıydı.

Raporu sunan iktisatçı Jim O'Neill, Türkiye'nin de dahil olduğu orta gelirli ülkeler grubunun, dirençli bakteri sorununu en fazla hissedecekler arasında olduğunu belirtti.

O'Neill, direnç evrilten bakteriler konusunda önlem alınmazda Nijerya'da 2050 yılında 4 ölümden birinin bunlardan kaynaklanacağını tahmin ettiklerini aktardı.

AMELİYATLAR ZORLAŞACAK


Öte yandan raporu hazırlayan ekip, antibiyotiklerin işlevini tamamen yitirdiği bir dünyada sağlık harcamalarına da ciddi bir yük bineceğini, bunu da maliyet modellerine eklemiş olsalar, durumun daha da vahim olacağını vurguladı.

Ortopedik müdahaleler, sezaryenler, doku nakli gibi birçok temel ameliyet, ayrıca kemoterapi, etkili antibiyotikleri gerektiriyor.

Raporda, antibiyotik kullanımına bağlı olan bu müdahalelerin, kurtardıkları ve iyileştirdikleri yaşamlar sayesinde, manevi katkının yanısıra, dünya ekonomisine ciddi maddi katkı da sağlıyorlar. Raporda yapılan hesaba göre bugün sezaryenler dünya ekonomisine %2, ortopedik müdahaleler %0,65, kanser ilaçları %0.75 ve organ nakilleri %0,1 katkıda bulunuyor.

Antibiyotiklerin işlevsiz kalması, bu müdahaleleri de riskli veya olanaksız kılacak. Bu yan etkiler nedeniyle 2050'de antibiyotiksizliğin maliyeti yılda 200 trilyon dolara çıkabilir.

Raporda ayrıca bakterilerde antibiyotiklere direnç evrilmesinin önüne nasıl geçilebileceği de tartışılıyor. Öneriler şu başlıklarda toplanıyor:

- İlaç kullanım davranışının değiştirilmesi. Örneğin antibiyotiklerin yarım bırakılması ya da gereksiz kullanımı, bakterilerde direnç evrimi riskini artırıyor.

- Yeni ilaçlar geliştirilmesi.

- Hayvan ve insanlarda ilaç kullanımı konusunda uluslararası eylem planları oluşturulması.

O'Neill, Türkiye dahil büyük ve orta gelişkinlikte olan ülkelerin katkılarının kritik olacağını söyledi.

RAPORUN SONUÇLARI


Rand Co. klasik olarak sağcı, ABD ve sermaye yanlısı bir araştırma şirketi. O'Neill ise eski Goldman Sachs müdürü. Yine de raporun sonuçları, en kötü olasıklıkların göz önüne alındığı hesaba katılırsa, nesnel görünüyor.

BBC'nin görüştüğü bilimciler de raporun, sorunun farklı boyutlarına dikkat çekerek faydalı bir iş yaptığını ifade ettiler. Özellikle de adım atmamanın uzun vadede çok maliyetli olabileceği vurgusu önemseniyor.

Ancak yeni ilaç geliştirmek için yatırımın nasıl yapılması gerektiği, görüşülen bilimcilerin de işaret ettiği gibi, şu anda belirsiz. Sorunun yakın zamanda nasıl evrileceği muğlak olduğu için, uluslararası ilaç sermayesinin bu alana, 40 yıllık modellerin öngörüleri doğrultusunda yatırım yapması şaşırtıcı olur.

Aksine, eğer dünyada ilaç geliştirme yatırımları merkezi planlı sosyalist bir sistem tarafından belirleniyor olsaydı, bu önlemleri almak çok daha kolay olurdu.