Kanada’da bulunan Toronto Üniversitesi bilimcileri tarafından, Mexico City’de yaşayan 287 anne-çocuk çifti üzerinde yapılan araştırmada, gebe kadınların idrarındaki florid miktarı ile çocuklarının zeka düzeyindeki düşüklük arasında bağlantı saptandı.

Elde edilen sonuçlar, Environmental Health Perspectives dergisinde yayımlanan bir makale ile paylaşıldı.

Bilim ekibinden Dr. Howard Hu, fetüsün gelişmekte olan sinir sisteminin, annenin sistemindeki yüksek florid düzeyinden olumsuz etkilendiğinin anlaşıldığını belirtiyor.

Ayrıca, doğum öncesi sinir sistemi gelişiminin, çocukluk çağındaki gelişimden daha da hassas olduğunu ve floride maruz kalma sonucunda daha ciddi sonuçların doğduğunun netleştiğini ifade ediyor.

Florid, diş bakım ürünlerinde sıkça kullanılan bir madde. Fakat piyasada “çocuk diş macunu” adı altında satılan florürsüz diş macunları da yok değil. Sonuçlar göz önüne alınırsa, florürsüz çocuk diş macunlarını, başta gebeler olmak üzere, herkesin tercih etmesi gerektiği açıkça ortada.

Hatta daha iyi bir seçenek, ev yapımı diş macunları olabilir (internette tariflerini bulabilirsiniz). Ayrıca 60 yıldan fazla süredir, Kanada ve ABD’de musluk sularına florid katılırken, bazı ülkelerde endüstriyel süte ve sofra tuzuna da eklendiği biliniyor. Son yıllarda sulara florid katılmasına ilişkin hararetli tartışmalar yapılıyor. Çünkü floridin tehlikeli yan etkilerinden bazıları artık kesin olarak anlaşıldı.

Toronto ekibinin çalışmasında kullanılan veriler, annelerin gebelikleri sırasında tahlil edilmiş idrar örneklerindeki florid miktarı ile çocuklarının 6 ilâ 12 yaş arasındaki idrar örneklerini karşılaştırdı. Ardından çocukların idrarlarındaki florid miktarı ile çocukların sözel, sayısal, algısal, hareketsel ve belleksel becerileri arasındaki ilişki incelendi.

Analizlerde, sinirsel gelişimi etkileyebilecek diğer etkenler (annenin gebelik yaşı, doğum kilosu, doğum sırası, cinsiyet, annenin medeni durumu, sigara kullanımı, zeka ve eğitim düzeyi, sosyoekonomik durumu ve kurşun maruziyeti gibi) için düzenlemeler yapıldı.

Araştırmacılar, elde ettikleri bulguların işaret ettiği bağlantıların kesinleşmesi için daha fazla çalışma yapılması gerektiğini de ekliyorlar.

KAYNAK: arkeofili