En meşhur mübarek kim diye sorsa biri kuşkusuz birçoğumuzun aklına Hüsnü Mübarek gelir. Belki birileri buna mübarek gün ve ayları da ekleyebilir. Oysa sağ olsun Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış sayesinde mübarek sayısında bir hayli artış oldu. Mübarek Rize, mübarek İstanbul, mübarek Siirt.

Nasıl ki bu güne kadar “Nerelisin” sorusuna Urfalılar “Şanlıurfa”, Maraşlılar “Kahramanmaraş”, Antepliler “Gaziantep” diye cevap verdiyse bundan böyle de Rizeliler “Mübarek Rize”, İstanbullular” Mübarek İstanbul”, Siirtlilerde “Mübarek Siirt” diyebilirler artık.

Kuşkusuz bu söylem bir zamanlar Beşiktaş formasını giyen Pascal Nouma için söylenen “Fransa’da doğdu Beşiktaşlı oldu” sloganını da tarihe gömecektir. Zira Egemen Bağış’tan ilham alan AKP’liler isterlerse eğer kongre merkezlerinde “Rize’de doğdu, mübarek Rizeli oldu” diye tempo tutabileceklerdir.

Ümraniye Meydanı’nda düzenlenen 1. Hamsi ve Horon Festivalinde konuşan AB Bakanı Egemen Bağış “Erdoğan’ın doğmasına vesile olan Rize, İstanbul ve Siirt mübarektir” diyerek ülkemizde zaten tartışılır durumda olan lider sultasına farklı bir boyut kazandırdı. Erdoğan’ı överken hızını alamayan AB Bakanı Bağış “Çünkü bu 3 şehir, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük liderinin doğmasına vesile olmuştur” dedi.          

Aslına bakılırsa Egemen Bağış’ın bu söylemine karşı çıkmamak gerekir. Zira bizim ülkemizde mübarek kelimesi birçok anlamda kullanılır. Örneğin birine kızdıysanız eğer “Sende mi mübarek” diyebilirsiniz. Ya da azarlamak istiyorsanız birini “Beni yanına getirme mübarek” diyebilirsiniz. Ben sen son Başbakan Erdoğan’ın “Beyaz ekmeği sofralarımızdan kaldıralım” dediğinde birilerinin Başbakan’ı zaten mübarek mertebesine çıkarttığından emindim. Zira “Biz o ekmeği de bulamıyoruz sen sofradan kaldıralım diyorsun be mübarek” diyen insanların hala bu ülkede yaşadığını düşünüyorum.

Ama her ne olursa olsun AB Bakanı Egemen Bağış’ın bu çıkışı desteklenmelidir. Buradan yola çıkılarak en kısa süre içerisinde Süleyman Demirel’in memleketi için “Akl-i Selim Isparta”, Necmettin Erbakan’ın memleketi için “Cennetü'l-Mualla Sinop”, Turgut Özal’ın memleketi için de “Ma-i Mukayyed Malatya” isimleri konulmalıdır.

Ayrıca Başbakan Erdoğan’ın doğduğu ev acilen müze haline getirilmeli ve ilk, orta ve lise öğrencilerinin müzeyi gezmeleri zorunlu hale getirilmelidir. Kaldı ki bu faaliyet sadece Başbakanla sınırlı da kalmamalı, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın doğduğu ev Musiki Cemiyeti, Başbakan Yardımcısı ve Parti Basın Sözcüsü Hüseyin Çelik’in doğduğu ev ise Güzel Sanatlar ve Edebiyat evi olarak düzenlenmelidir.   

Öte taraftan AKP milletvekilleri yeni önerge hazırlamalı ve kimi Bakan ve siyasi büyüklerin memleketlerinin isimleri de onlara yaraşır biçimde değiştirmelidir. Örneğin yine Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın memleketi “Aslan Manisa”, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Cemil Çiçek’in memleketi “Kaplan Yozgat”, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’ın memleketi de “Panter Samsun” olarak değiştirilmelidir.

AB Bakanı Egemen Bağış’a gelince. Her ne kadar kendisi İstanbul milletvekili olsa da Bingöllü olduğunu biliyoruz. Bingöl denince akla türküler ve izlenesi folklor oyunları gelir. Kuşkusuz Başbakan Erdoğan’ı seven ve ona oy veren binlerce Bingöllü de vardır. Ama bir milletvekili olarak Egemen Bağış’ın bu söylemi çokta Bingöllüleri temsil eden bir söylem değildir. Bu yüzden kendisini Başbakan Erdoğan ile birlikte “Mübarek İstanbullu” saflarına yazıyoruz. Hayırlı uğurlu olsun...