15 Temmuz darbe girişiminin ardından ilan edilen OHAL kapsamında çıkarılan son KHK ile kapatılan Tîroj dergisi Diyarbakır’da açıklama yaptı.

Açılamada, “Kapatılan Kürtlerin ve halkların ortak kültürleri, ve sesleridir. Sanatın sorgulayıcılığından korkanlar Kürt’ün kültür ve sanatına da ‘terör’ bahanesiyle el uzattılar. Ama Kürt’ün ve halkların ortak ışığı sönmeyecek” denildi.

Tîroj dergisinin Eğitim Sen Diyarbakır 1 No’lu Şube binasında düzenlediği basın toplantısına Kürt Yazarlar Derneği, Kürt PEN, Kurdî-Der, Türkiye Yazarlar Sendikası, Evrensel Basım Yayın, Hîva Yayınları ve Vate Yayınları’ndan temsilciler katıldı.

Açıklamayı Tîroj Dergisi Diyarbakır Temsilcisi Reşo Ronahî yaptı.

KOLOMBİYA VE TÜRKİYE BARIŞINI TARTIŞACAKTIK’

Tîroj’un iki dilli çıkan bir dergi olduğunu dile getiren Reşo Ronahî, “Tîroj halkların ortak sesi ve ışığıydı” dedi. Ronahî, kapatılan derginin önemini de şu sözlerle anlattı: “14 yıldır yayımlanan Tîroj, çıktığı günden bu yana Kürt dili ve edebiyatının, tarihinin, müziğinin, şiirinin, resminin, sinemasının ve yayıncılığının birikiminden beslendi ve bu birikimin sesi, Kürt aydın ve sanatçılarının kürsüsü oldu. 83. sayımız çıkabilseydi bu sayının ilk yazısı barışı savunduğu için cezaevinde bulunan dil bilimcimiz Necmiye Alpay’ın imzasını taşıyacaktı. Engellenmeseydik, 83. sayımızda barışı tartışacak, ‘Kolombiya’da mümkün olan Türkiye’de neden mümkün olmuyor?’ diye soracaktık.”

‘KARANLIĞI AYDINLATMAYA DEVAM EDECEĞİZ’

Sanatın ve gerçeğin sorgulayıcılığından korkulduğunu ifade eden Ronahî, “Kanun hükmünde kararnameyle Tîroj’u kapatanlar, sanat ve edebiyatın gücünü yasaklarla yenebileceklerini sanıyorlar. Ama yanılıyorlar, çünkü Tîroj’un anlamı, ışık huzmesi demektir. Çünkü Kürt’ün kültürün ve sanatın ışığı kararnamelerle söndürülemez. Tîroj, ışıktır ve karanlığın duvarlarını aşarak aydınlatmaya devam edecek” dedi.

'GÜNEŞ ASLA UYUMAZ'

Toplantıya katılan kurum temsilcileri de söz alarak görüşlerini ifade etti.

Kürt PEN Genel Sekreteri Omer Fîdan: Biz yaklaşık 100 yıldır var olan PEN üyesi olarak düşünce ve ifade özgürlüğünün savunucusuyuz. Tîroj’un kapatılması uygulanan baskı politikalarının bir parçasıdır. Yine aynı şekilde Özgür Gündem ve Kürtçe yayın yapan tek günlük gazete olan Azadiya Welat da kapatıldı. Kürt halkı var olduğu sürece Tîroj, W, Rewşen gibi dergiler de yok olmayacaklar.

Kurdî-Der Yöneticisi Mazhar Aktaş: Özgür basın üzerindeki baskılar kabul edilemez. Eğer zerre kadar bir demokrasiden bahsediliyorsa o zaman muhalif seslerin varlığına saygı gösterilmeli. Bir an evvel bu demokrasi karşıtı uygulamalara son verilmeli. Tîroj da tüm bu yaşananların içinde Kürt kültürü için önemli bir ışıktır.

Kürt Yazarlar Derneği Üyesi Hasip Yanlıç: AKP bilimin ve sanatın düşmanıdır. Demokratların, Kürtlerin okuyabileceği bir şey bırakmak istemiyorlar. Bu baskılar kabul edilemez. Hiç sevinmesinler. ‘Kapattık. Oturacaklar yerlerine’ diye beklemesinler. Tîroj, Azadiya Welat, İMC, Zarok TV gibi yayın kurumları daha güçlü bir şekilde yayın hayatlarına devam edecekler.

Hîva Yayınları Editörü Ulku Bîngol: Ben aynı zamanda Kürdistanlı bir şair ve Tîroj yazarıyım. Tîroj yayımlansaydı son sayıda yine benim bir yazımı okuyabilecekti okurlar. Ben yazımda Dîno Buzatti’nin 7 Kat isimli öyküsünden bahsetmiştim. Rus Çarı 1865 yılında Osmanlı için ‘hasta adam’ benzetmesi yapmıştı. Bir halkın dilinin, kültürünün yasaklanması ve bu yönlü baskılar da bir hastalığın belirtileridir. Dino Buzatti’nin öyküsündeki hasta nasıl hastalığını kabul etmiyorsa Türkiye de hastalığını kabul etmiyor.

Vate Yayınları Diyarbakır Temsilcisi Mehmûd Neşîte: Gazetelerin, televizyonların kapatılması ülkedeki tüm seslerin kesilmesidir. Sesi kesilen her şey demokrasinin sesidir. Tiroj dergisi çıktığı günden bu yana Türkiye de ki halkların sesi oldu. Kapatılma kararını protesto ediyorum. Medya güneştir güneş asla uyumaz günü geldiğinde yine doğar ülkesini ve milletini aydınlatır.

Türkiye Yazarlar Sendikası Diyarbakır Temsilcisi Vecdi Erbay: Tîroj’un son sayısı için bir yazı yazmıştım. Özelde Kürt medyasına ama genel olarak Türkiye’deki medyaya yönelik baskıları irdelemeye çalıştığım bir yazıydı. Tîroj ve Evrensel Kültür dergileri biraz daha farklı çünkü kültür-sanat anlamında yayın yapan dergilerdi. Tîroj özellikle iki dilde yayın yaptığı için benim için daha da anlamlıydı. Kapatıldı, dergiler fakat yazımda da belirttiğim gibi eninde sonunda bir mecra bulunup yeniden okuruyla buluşacağına inanıyoruz.

(Kaynak: Evrensel)