Hasan Soylu / Demokrat Haber Analiz

Ertuğrul Özkök, 14 Şubat 2013 tarihli Hürriyet gazetesindeki köşesinde “Türklükten istifa ettiğini” yazmıştı. Bu hayli tartışma yaratan yazısında, Özkök, aynı medya grubu çatısı altında bulundukları Radikal gazetesinin iki yazarının (Eyüp Can ve Akif Beki), kendisinin “ya Türklük hassasiyeti?” diyen yazılarındaki anlayışını eleştirmelerine içerlemiş, cevaben de “madem süreci ben tıkıyorum, işte Türklükten istifa ediyorum” demişti.

Ertuğrul Özkök, bu istifasını ciddiye aldığından mıdır nedir, o gün bugündür “etliye sütlüye dokunmayan” yazılar yazıyor, mesela bugünkü (22 Şubat 2013) yazısının başlığı, “Elma ağaçlarıyla çevrili evin sırrı”. Yazıda söz konusu edilen ev ise, Apple’ın kurucusu Steve Jobs’un evi.

Bilinmiyor değil, Özkök aslında müptelası olduğu Fransız şaraplarına dair, dünyanın farklı köşelerinde yediği yemeklerin lezzetlerine dair yazmayı seven biri. Ama “Beyaz Türk” damarı tuttuğundan mıdır, ya da derin ilişkileriyle yürüttüğü münasebetlerin yüklediği sorumluluktan mı, nedir, memleket meselelerine dair de yazmayı ihmal etmiyor. Onunkisi de zor iş; gönlünden geçeni değil de, “görülen lüzum üzerine” yazılar yazmak yani…

O, malum, bir zamanlar “Türk basınının Amiral Gemisi” denilen yazarı olduğu gazetenin Genel Yayın Yönetmeni idi. O gazete ki, herkesler bilirdi, devletin derinliklerinde kotarılan “hassasiyetlerin” sözcüsüydü. Özkök’ün adı da “Özköşk”e çıkmıştı. Basın emekçileri hayatın ve haberin içinden, o ise “köşklerden” bildiriyordu… Devir devran değişti, başka “sözcüler” çıktı ve Özkök de sorumluluk sıfatlarından arındı; köşesinden “hassasiyet” bildirimleri yapmayı sürdürerek tabii.

Özkök’ün aslında son Sinop ve Samsun olaylarından sonra ortaya çıkıp “demedim mi?” filan yazıları yazmasını bekliyorduk. Kalemine hakim oldu ve “light” takılmaya devam etti. Gerçi Türklükten istifa ettikten (!) iki gün sonra “meydan renksiz Türklere kaldı, Türklükten istifa ettiğim gün bundan pişman oldum” filan demedi değil; ama adam ısrarlı, Kürt sorunu çözülünceye değin istifasını geri almayacak…mış!

İnsan merak etmiyor değil; acaba bu “istifa”nın arkasında, barış sürecine destek olma kararı alan o medya grubunun patronu mu var? Aydın Doğan, Özkök’e “yahu dur bakalım, başka hassasiyetlerimiz de var” demiş olmasın?

Her ne ise ne; şuraya yazıyoruz, Özkök’ün “istifamı geri aldım” demesi yakındır…

Hele şu ikinci İmralı ziyaretinin sonuçlarını bir görelim de…