Polisin ters kelepçeleyerek darp ettiği İstanbul Üniversitesi öğrencilerinden Özgür Ustaoğlu’nun trans erkek kimliğinden ötürü nefret saldırısı, taciz ve hakarete maruz kaldığı ortaya çıktı: “Kimliğimi görünce ‘Bu ne lan karı kimliği çıktı oğlum üzerinden. İbne misin, top musun? Ne bok olduğun belli değil. Bunu şöyle sikmek lazım’ diyerek darp ettiler.”

Özgür Ustaoğlu, 2 Nisan günü Vergi Dairesi otoparkında yüzükoyun yatırılan ve saatlerce polis tarafından darp edilen İstanbul Üniversitesi öğrencilerinden biri. Bilim Tarihi okuyan, Direnişçi Üniversiteliler üyesi Özgür; İstanbul Üniversitesi’ne düzenlenen polis baskınında gözaltına alınan arkadaşlarını beklemek için Emniyet önüne gitti. Diğer arkadaşlarıyla birlikte gözaltındaki arkadaşlarını beklerken, Emniyet Müdürlüğü’nde başlayan silahlı çatışmadan kaçarak Vergi Dairesi otoparkına sığındı. Burada polisler tarafından apar topar alıkonuldu. Saatlerce polisin işkenceye varan uygulamalarına maruz kaldı.

'İBNE MİSİN, TOP MUSUN?' DİYEREK DARP ETTİLER!

Özgür, Vergi Dairesi bahçesinde yaşadıklarını ve polisin işkenceye varan uygulamalarını KaosGL.org’dan Yıldız Tar’a anlattı:

“Vergi Dairesi’nin oradayken polis bize silah doğrulttu. Bizi yere yatırdılar ve ‘Kafasını kaldıranın kafasına sıkarız’ dediler. Ters kelepçelediler. Bir buçuk saat o şekilde yerde bekledik. Bu arada bizi sürekli darp ediyorlardı ve bir yandan da sürekli küfrediyorlardı.

“Yerde ters kelepçeyle beklerken yaşımın küçük olduğunu zannettiler. Ondan sonra kimliğimi görünce ‘Bu ne lan karı kimliği çıktı oğlum üzerinden’ dediler. Ben de trans erkek olduğumu anlattım. ‘İbne misin, top musun? Ne bok olduğun belli değil’ dediler. Kadın olmayı da aşağılık bir şey olarak gördükleri için, ‘Atalım bunu da karıların içine’ şeklinde gülüştüler. Bütün bunları söylerken bir yandan da beni darp ediyorlardı. Gözaltı aracında da hem kendi aralarında gülüşmeleri devam etti hem de beni kast ederek ‘Bunu şöyle sikmek lazım’ gibi hakaretlere maruz kaldım. Polis tacizi saatlerce devam etti.”

Özgür saatlerce diğer arkadaşlarının da polis şiddetine maruz kaldığını aktardı. “Kafamızı çevirdiğimizde dahi tekme atıyorlardı” diyen Özgür, İç Güvenlik Yasası ile birlikte polisin bu tarz uygulamalarının artacağını savundu.

‘TÜRKİYE’NİN EN KISA FIKRASI: BURASI BİR HUKUK DEVLETİDİR’

Özgür uğradıkları saldırı ve nefret suçu hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını söyledi. Hukuki süreç sonunda polislerin cezalandırılacağına dair bir umudu olmadığını da ekleyen Özgür şöyle devam etti:

“Türkiye’nin en kısa fıkrası Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğu. Ancak yine de suç duyurusunda bulunmak ve darp, şiddet ve nefret suçlarını teşhir etmek gerekiyor. Türkiye’de LGBTİ’ler nefret suçlarına karşı korunmuyor, anayasal eşitlik yok. Bu koşullar altında suç duyuruları ve davalardan da adalet çıkmıyor.”