Erkek egemen cinselliğe hapsolmayı reddeden kadınlardan oluşan Lezbiyen Biseksüel Feministler, Kadıköy İskele Meydanı'nda toplanarak Onur Haftası'nda polisin LGBTİ'lere yönelik yaptığı saldırıyı kınadı.

05 Temmuz Pazar günü düzenlenen ve Türkiye'nin en kitlesel yürüyüşlerinden biri olan LGBTİ İstanbul Onur Yürüyüşü'ne yönelik gerçekleşen polis saldırısının, sadece eşcinsel ve trans bireylere değil, heteroseksüelliğin dayatıldığı kadınlara da yönelik bir saldırı olduğuna dikkat çeken kadınlar, "Gelsin baba, gelsin toma, gelsin devlet, gelsin cop. İnadına isyan, inadına onur, inadına özgürlük","Genel ahlakınızla barışmıyoruz, gettolara, evlere hapsolmuyoruz","Nefret cinayetleri politiktir, azmettiren hükümet failidir", “Beyaz atlı prens boşuna gelme”, “Susma haykır lezbiyenler vardır, Susma haykır biseksüeller vardır, Susma haykır translar vardır”, “Yaşasın onurlu yürüyüşümüz”, “Yaşasın feminist mücadelemiz” gibi sloganlar atarak Kadıköy Boğa Heykeli’ne kadar yürüdüler.

Yürüyüşün öncesinde bir basın açıklaması yapan kadınlar "Kadınlara aşık olmak istersek buna ne AKP, ne devlet, ne de erkekler karışabilir. Cinselliğimize geçmişte olduğu gibi şimdi de biz karar vereceğiz. Ancak artık saklanmıyor ve utanmıyoruz. Sokağa çıkmamızı, görünür olmamızı engelleyemezsiniz" dediler.

Basın açıklamasının tam metni ise şöyle:

‘’28 Haziran Pazar günü düzenlenen Onur yürüyüşüne yönelik gerçekleşen polis saldırısı, sadece eşcinsel ve trans bireylere değil, heteroseksüelliğin dayatıldığı tüm kadınlara yapılmış bir saldırıdır. Dini gerekçelerle Lezbiyen Gay Biseksüel Trans ve Interseks bireylere yönelik yaygınlaştırılan nefret söyleminin biz kadınlar için en önemli işlevi, bizi erkek egemen aile, aşk ve cinsellik üçgenine hapsetmesidir.

Biliyoruz ki kadınları, ahlaklı - ahlaksız,  makbul - makbul olmayan, evli - bekar, anne - orospu, dindar - dinsiz ve şimdi de sapkın - normal olarak bölmeye çalışan erkek zihniyetidir. “Bunlar güpegündüz sokakta ahlaksızca eğleniyor” diyerek LGBTİ’lere saldıran da, “kadınlar sokakta dolaşmasın, dışarıda kahkaha atmasın” diyen de aynı erkek devlet.

Zorla evlendirilmeye, düzeltici tecavüzlere, ve erkeklerin porno malzemesi olmaya direniyoruz. 

Dün de buradaydık, bugün de buradayız. Hep var olacağız.

Lezbiyen biseksüel kadınlar her yerde. Evde, sokakta, işyerinde bizler de varız. Anneyiz, öğretmeniz, doktoruz, hemşireyiz, şarkıcıyız, sporcuyuz, seks işçisiyiz, mankeniz, patronuz, sendikacıyız, işçiyiz, işsiziz, solcu partilerdeyiz, sağcı partilerdeyiz. Okullarda, mecliste, orduda, holdinglerde ve fabrikalarda varız.

Genel ahlak ve namus söylemleri üzerinden hayatlarımızı daraltıp, kadınları evlere, LGBTİ’leri gettolara sıkıştırmak isteyenlere feminist sözümüz var!

Geçtiğimiz günlerde trans arkadaşımız Kemal Ördek’e yapılan saldırının sorumlusu LGBTİ’lere karşı kışkırtıcı söylemleri ile bizleri hedef gösteren AKP iktidarı ve erkek devlettir. Buradan tekrar söylüyoruz homofobik, transfobik cinsiyetçi devlete ve erkeklere isyan ediyoruz, hizaya gelmiyoruz.

Bizler erkek egemen cinselliğe hapsolmayı reddediyoruz. Ne 13 yıldır düzenlenen LGBTİ Onur yürüyüşünü Ramazan bahanesiyle engelleyen AKP hükümeti, ne de erkekler kadın kadına aşkımıza da, sokaklara çıkıp özgürlüğümüzü haykırmamıza da engel olamayacak.

Sizin dayattığınız iyi anne, sadık eş rolüne isyan ediyoruz. Bizleri evlere, gettolara sıkıştıramayacaksınız.

Yirmi yılı aşkın süredir bu ülkede var olan lezbiyen, gey, biseksüel, trans ve interseks mücadelesinin ve feminist mücadelenin verdiği güçle saklanmadan, utanmadan söylüyoruz; sizin istediğiniz makbul kadın olmayacağız, baskınıza, şiddetinize karşı susmayacağız,

13 yıldır olduğu gibi seneye de Onur yürüyüşünde Taksim’de olacağız.

BİZ kazanacağız, AŞK kazanacak.’’

(Demokrat Haber)