İznik’te Bizans resim sanatı açısından büyük öneme sahip olan Koimesis Kilisesi yok oluyor

Kitabesinden ve bazı sütun başlıkları üzerindeki monogramlardan bilindiği kadarıyla 8. Yüzyılda Piskopos Hyakinthos tarafından yapılan Koimesis Kilisesi yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.

1950’li yıllarda İznik Müzesi tarafında yapılan kazılarla ortaya çıkarılan kalıntılar, günümüzde tamamen kaderine terk edildi.

Tam ismi “Koimesis Tes Theotokos” olan ve Hazreti Meryem’in ölümü veya göğe yükselmesi anlamına gelen kilise, Yunan haçı planlı, 12 köşeli bir kasnağa oturtulmuş kiremit kubbeli idi. Zemini taş levha ile döşeli, duvarları moloz taş, tuğla ve kireç kum harcı ile almaşık olarak örülüydü.

Bursa’nın İznik ilçesinde, Yenişehir kapısından ilçe merkezine uzanan Atatürk Caddesine açılan Yakup Çelebi Sokağı’nda, yol seviyesinin 2 metre aşağısında bulunan kilise, 1922’de İstiklal Savaşı sırasında yıkılmıştı ve günümüze temelleri ile döşeme parçaları ulaşabildi.

ÖNEMLİ BİR BİZANS YAPISI

Bizans resim sanatı ve mimarisi yönünden de önemli bir yapı olan bu kilise yıkılmadan önce Bizans sanat tarihçileri tarafından incelenmişti. 1912 tarihinde çekilen plan ve fotoğraflar kilisenin orijinal halini gösteriyor.

Kaynaklara göre, Bizans İmparatorluğunun önemli kişilerinden birisi olan I. Theodoros Laskaris’in mezarı da bu kilisede bulunmaktaydı. Dolayısıyla Koimesis Kilisesi de bir martyrium (şehitlik) olarak kabul edilmekte.

BİZANS RESİM SANATININ EŞSİZ ÖRNEKLERİ

Buradaki figürlü mozaikler ikonoklasma döneminde tahrip edilip, 843 yılında Naukratios tarafından yenilendi. Apsis yarım kubbesinde altın zemin üzerinde kucağında Hz. İsa olan bir Meryem mozaiği, 2 yanında ise imparator elbiseleriyle 4 baş melek tasviri yer alıyordu. Bu mozaiğin altında “Şafak sökerken ana rahminden seni ben yarattım.” sözleri yazılıydı.

İçeride ayrıca 4 İncil yazarını, kitaplarını hazırlar vaziyette gösteren 4 mozaik daha dikkati çekmekteydi. 1065 yılındaki depremden sonra kilisenin yıkılan bölümleri ve narteksi yenilenerek İmparator X. Constantinos ile birlikte Nikephoros tasvir edildi. Nartekste bulunan mozaik bir kitabede “Ulu ve güçlü hükümdar Constantinos özen gösterdiği şu manastıra onur verdi ve yetkiyi ünlü Patrik Nikephoros’a kesin bir kararla bağışladı.” yazılıydı. Bu yazıtın yanında da “Seni efendim Meryem Ana, yaptığım ve yapmayı tasarladığım eserlerin ana nedeni olarak görüyorum. Bu evin sahibesi ve efendisi olarak resmini, ey bakire, buraya ben, Nikephoros, işledim.” sözleri mozaik üzerine yazılıydı.

Bunlardan başka geç döneme ait ikonalar ve yağlı boya tablolar da vardı. Bu modern resimlerden birinde 325 yılı Konsili tasvir edilmiştir.

(Kaynak: Arkeofili)