Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 15 özel ve muhalif tiyatronun destek yardımını “Gezi Parkı protestolarına destek verdikleri için” kestiği tartışması hakkında destek listesinden çıkarılan tiyatroculara görüşlerini sorduk. Ortak yorumları şöyle oldu: “Bu siyasi bir karardır”

DOSTLAR TİYATROSU’NDAN GENCO ERKAL: HAKKIMIZI YASAL YOLLARDAN ARAYACAĞIZ

“Kültür Bakanı her ne kadar durumu yuvarlak sözlerle geçiştirmeye kalksa da, değerlendirme kurulundan birinci elden edinilen bilgilere göre burada ülkemiz özel tiyatrosunun seçkin temsilcilerinden bazıları toplu olarak cezalandırılmak istenmiştir. Kurulda, biz bu muhalif tiyatroları desteklersek bunu tabanımıza izah edemeyiz çizgisinde görüş bildirilmiştir. Karar siyasidir. Oysa yürürlükte bir yönetmelik vardır ve bunun istediği koşulları yerine getiren tiyatrolar desteği hak etmiştir. Aksi yönde karar verirseniz somut gerekçe açıklamak zorundasınız. Tiyatrolar da elbet yasal yollardan haklarını arayacaklardır.”

ALTIDAN SONRA TİYATRO VE KUMBARACI50’DEN GÜLHAN KADİM: OTOSANSÜR VE BASKI VAR

“4 yıldır bu destekten yararlanıyorken, oyunlarımızın başarısı da ortadayken birden desteklenmeme kararı nasıl ortaya çıkmış olabilir? Elbette bunu konunun muhatabı olan Kültür Bakanlığı’na soracağız. Verilen destek zaten hiç kimse için yeterli değilken, sürekli üreten daha köklü tiyatrolardan desteği çekmek hangi akla sığar? Ayrıca, yeni sayılabilecek, çok oyun üreten, kriterleri yerine getiren genç tiyatrolar destek alamazken, bilinmeyen bir çok tiyatro destekten faydalanmış görünüyor. Dolayısıyla karar siyasi gözükmekle birlikte, otosansür ve baskıyı ciddi şekilde hissettirmektedir. Oyunlarımızı yaparken de, Kumbaracı50’yi açarken de paramız yoktu. Ortak aklımız, fikrimiz, cesaretimiz özgürlüğümüz vardı ve süreç nasıl ilerlerse ilerlesin, hep olacak.”

DESTAR TİYATRO’DAN MİRZA METİN: ÖDENEĞİ MAŞA GİBİ KULLANIYORLAR

“Diyelim ki Gezi yaşanmadı; biz yine de Şehir ve Devlet Tiyatroları’na yapılanlardan sonra sıranın özel tiyatrolara geleceğini ön görüyorduk. Nihayetinde Türkiye’nin en üretken ve muhalif tiyatrolarından bir kısmına ödenek verilmedi. Her yıl ödenek vermek zorunda değiller elbette ama kimse ödeneği bir maşa gibi kullandıklarını görmeyecek kadar da saf değil. Bakan madem çoğulcu olduğunu söylüyor nerede Kürtçe oyunlar? Hükümet hak ve özgürlüklere dair her şeyi göstermelik ve bir lütuf gibi yerine getiriyor. Neyse ki bizim en büyük ödeneğimiz umudumuzdur. Umudumuz ise özgürlüğümüzdür.”

ANKARA SANAT TİYATROSU (AST) SAYIN BAKAN'I YÜREKTEN KUTLUYORUZ

50 yılını geride bırakmış, 50 yıldır devrimci ve muhalif tiyatro anlayışından ödün vermeden yoluna devam eden AST’ı bu çizgisinden hiçbir iktidar alıkoyamamıştır ve herkes emin olsun ki bundan sonraki iktidarlar da bunu başaramayacaktır. Bu uygulamalar bizi ancak yaptığımız işi daha iyi yapma konusunda tetikler ve daha iyisini yapmak için mücadele gücümüzü artırır. Ayrıca 11 yıllık AKP iktidarında göreve gelen Kültür Bakanları içinde sanata tiyatroya bakış anlayışını korkmadan çekinmeden ‘Muhalif tiyatrolara niye yardım edelim?’ diyerek ortaya koyan ilk isim olması dolayısıyla da Sayın Bakan’ı yürekten kutluyoruz.”

BAKAN ÖMER ÇELİK GÜNDEMİMDE GEZİ YOK

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda geçen pazartesi gecesi düzenlenen Bakanlık’ın 2014 bütçesinin görüşmelerinde milletvekillerinin konuyla ilgili eleştiri ve sorularını şöyle yanıtlamıştı: “Doğrusunu söylemek gerekirse gündemimde Gezi diye bir şey yok. Fakat ‘Gezi’ye katıldım o yüzden şöyle bir muameleye maruz kaldım’ şeklinde bir kimlik oluşturulmaya çalışıldığını dikkatle izliyorum. Kültür sanat mahallesinde oligarşi hiçbir şekilde olmamalıdır. Bu sene destek alan bir tiyatronun bunu kendisine verilmiş ebedi, dokunulmaz bir ayrıcalık olarak algılaması hiçbir şekilde mümkün olmaz. Bu desteklerin verilme sebebi, esas olarak bu sanat dallarının gelişmesidir. Yeni giren tiyatrolara daha çok destek verilmesi temel stratejimiz olacak. Çünkü burada çoğulculaşmayı sağlamak istiyoruz.

Ezgi ATABİLEN / Umut ERDEM / Hürriyet