Güncel olayları yakından izleyen ünlü çizer Carlos Latuff, aslında uzun zamandır Türkiye’yle ilgili çizimler yayımlıyor ancak çoğunluk onun adını Gezi Direnişi sırasında öğrendi.

Latuff, polis şiddetini, muktedirlerin tavrını eleştirmiş ve Taksim’deki direnişçilere çalışmalarıyla defalarca selam göndermişti. İlgisi, Berkin Elvan’ın ölümünde de, Soma faciasının ardından da yanımızdaydı.

Aslı Uluşahin'in Cumhuriyet'te yer alan haberine göre pek çok ülke ise onu özellikle Ortadoğu’yla ilgili karikatürleriyle tanıyor. Filistin ile İsrail arasındaki bitmez bilmez savaş her daim kaleminin konusu.

Son yıllarda Irak, Suriye ve Mısır’da yaşananlar da... Bunda Lübnan asıllı olmasının payı varsa bile asıl pay dünya görüşünde.

Çalışmaları nedeniyle birçok defa ölüm tehdidi almış. Kimileri onu taraflı ve radikal buluyor. Ana akım medya karikatürlerini yayımlamıyor. Buna karşı Latuff, “Üslubumu ‘marjinal’ ya da ‘radikal’ görebilirler” diyor: “Çünkü politik karikatüristler ‘kırmızı’ çizgilerle çalışır ve bazen ‘radikal’ olmak basitçe korkunç gerçeği göstermek anlamına gelir.”

Carlos Latuff, iktidardakileri her zaman kızdıran politik karikatürlerin, bu yönüyle bir silah olduğu kanısında.

“Eylemcilerin pankartlarında ve afişlerinde çizgi karakterler kullandığını gördüğümde sanatımın bir silah, bir direniş aracı olarak kullanıldığını hissediyorum” diyor ve çizgileriyle, her yerdeki direnişe katkı koyabileceği düşüncesiyle sanatını sürdürüyor.

Karikatürün gücünden söz ederken Hanzala’yı anımsıyoruz. Dünyanın Filistin’deki zulme sırtını dönmesine, yüzünü gizleyerek direnen çizgi çocuğu...

“Hanzala bir gün bize kendini gösterir mi?” diye sorunca, Latuff, gazeteci Ali Abunimah’ın İsrail’in Gazze’de yenilmekte olduğu sözüne katılma eğiliminde olduğunu söylüyor:

“O gün gelene kadar da (Filistinli karikatürist) Naci el Ali’nin oğlu Hanzala, direnişin simgesi olmaya devam edecek.”