İzmir'in Bayraklı ilçesinde yaşayan 13 yaşındaki M.T. isimli kız çocuğu, Mayıs 2012'de kız arkadaşı E.K. (16) ile birlikte evden kaçtı.

Halı yıkama fabrikasında çalışan akrabaları Ö.T. (26) evden kaçan kız çocuklarını telefonla arayarak kaldıkları yeri öğrendikten sonra onları arabasıyla çalıştığı iş yerine götürdü.

İşyerinin kapalı olduğu bir saate kız çocuklarını işyerine getireren Ö.T. alkol vererek çocukların sarhoş olmasını sağladı. Aldığı alkolün etkisiyle kendisinden geçen M.T. işyerinde uyuduğu sırada Ö.T. tarafından tecavüze uğradı.

OLAYIN ÜZERİNDEN 2 AY GEÇTİKTEN SONRA

M.T'yi evlenme vaadiyle kandıran Ö.T. yaptığı cinsel istismarı inkar ederek, M.T'ye "Eğer konuşursan ağabeyini öldürürüm, ailene zarar veririm" tehdidinde bulundu. Maruz kaldığı istismar nedeniyle psikolojisi bozulan ve aldığı tehditler üzerine ailesine bir şey söyleyemeyen M.T., olayın üzerinden 2 ay geçtikten sonra bir arkadaşına olayı anlatması üzerine her şey ortaya çıktı.

Sonrasında ise olaylar şöyle gelişiyor:

"M.T. BENDEN İLGİ GÖRMEDİĞİ İÇİN BÖYLE DAVRANIYOR"

M.T. arkadaşının ısrarı sonucu polise giderek yaşadığı olayı anlatıp kendisine tecavüz eden Ö.T'den şikayetçi olur. M.T'nin verdiği ifadeler doğrultusunda gözaltına alınan Ö.T, çıkarıldığı mahkemede, "Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, cebir istismarı veya hile kullanarak kişiyi hürriyetten yoksun kılma" suçlamalarıyla Temmuz ayında tutuklanır. Ö.T. savcılık ve mahkemede ifadesinde M.T’ye tecavüz etmediğini iddia ederek, M.T'nin kendisinden ilgi görmediği için iftira attığını ileri sürdü.

DOKTORLAR, CİNSEL İSTİSMARIN M.T.'NİN RUH SAĞLIĞINI BOZDUĞUNUN BELİRTTİ

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, M.T.'nin maruz kaldığı cinsel istismar nedeniyle ruh sağlığının bozulup bozulmadığının belirlenmesi için Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı'ndan rapor istedi.

Hastanenin M.T. ile yaptığı görüşme ve muayane sonucunda hazırladığı raporda, M.T'nin cinsel istismara uğradığını tespit edilerek, olayın üzerinden 2 ay süre geçmesine rağmen M.T'nin ruh sağlığındaki bozulmanın halen devam ettiği ve psikolojik tedavi alması yönünde rapor verildi.

SAVCI TECAVÜZCÜNÜN CEZALANDIRILMASINI İSTEDİ

Bunun üzerine savcılık Ö.T. hakkında hazırladığı iddianamede, M.T'nin aldığı alkol nedeniyle direnemeyeceğinden faydalanan Ö.T'nin, M.T'ye tecavüz ettiğini belirterek, Ö.T'nin çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve cinsel amaçlı kişiyi hürriyetten yoksun bırakma suçlarından cezalandırılmasını istedi. 3 ay tutuklu kaldıktan sonra Karşıya 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan Ö.T., M.T'ye tecavüz ettiği adli tıp raporuyla sabit olmasına rağmen "Delil yetersizliği" ileri sürerek ilk duruşmada serbest bırakıldı. Mahkeme duruşmayı 28 Mart tarihine erteledi.

"...ONA DİRENECEK GÜCÜM YOKTU"

Olayıyla ilgili görüştüğümüz M.T. kız arkadaşı E.K. ile birlikte evden kaçtığını ve kaçtığı günde Ö.T.'nin kendisini arayıp yanlarına geldiğini hatırlatarak, "Ö.T. geldi beni aldı. Birlikte gezdikten sonra bizi işyerine götürdü. Bize getirdiği içkileri içmeye başladık. Aldığım alkolün etkisiyle sarhoş olarak kendimden geçerek, işyerinde kanepede uzandım. Ö.T. benimle birlikte gelen arkadaşım E.K'yi başka yere göndererek daha sonra yanıma gelerek zorla beni öpmeye başladı. Sarhoş olduğum için ona direnecek gücüm olmadığı için ona 'yapma' dedim. Bir şey de yapamadım. Gözlerim kapandı gerisini hatırlamıyorum. Sabah kalktım 'ne oluyor' dedim. O da akşam olanları anlattı. Ben ağlamaya başladım. O da 'seni ortada bırakmayacağım. Kimseye anlatma' dedi" diye kaydetti.

'ONLARIN GÖZÜNDE SUÇLU Ö.T. DEĞİL BENDİM'

Eve dönünce yaşadıklarını kimseye anlatmadığını ifade eden M.T., "Olaydan bir kaç gün sonra Ö.T'yi telefonla aradım. Bana,'beni bir daha arama, kimseye bir şey söyleme, seni öldürürüz, ağabeyini yaşatmayız' diyerek, beni tehdit etti. Annemle birlikte parkta oturduğumuz sırada Ö.T ve arkadaşları bulunduğumuz yerde bir şey anlatmamam için beni dövmek istediler. Ama annem yanında olduğu için beni götüremediler" diye kaydetti.

Olay üzerinden 2 ay geçtikten sonra, olayı yanına gelen bir arkadaşına anlattığını aktaran M.T. "Arkadaşım beni ikna ederek birlikte karakola gittik. Yaşadıklarımı polise anlattım. Ö.T'den şikayetçi oldum. Polislere bu kişi ceza alacak mı diye sordum. Polislerde 'kızım tamam ceza alacak' cevabını verdi" diye aktardı. M.T., polisin olayla ilgili ailesine haber vermesiyle birlikte ailesinin de olaydan haberdar olduğunu ifade etti. Karakolda verdiği ifadenin ardından savcılığa çıktığını dile getiren M.T, "Savcı da bana sadece olayla ilgili 2 soru sordu, sorduğu soruları da hatırlamıyorum zaten. Yanımda bir erkek bir de kadın polis vardı, onlar savcıyla konuştu. Sonra beni dışarıya çıkardılar. Mahkemedeki hakimde öyleydi. Onların gözünde suçlu Ö.T. değil bendim sanki. Bana inanmıyor gibiydiler. Benim ifademi alan hakime bir şey sorunca bana bağırıp susturuyordu beni" diye kaydetti.

'ARKADAŞIM YALANCI ŞAHİTLİK YAPTI'

Mahkemede verdiği ifadenin ardından, kendisine tecavüz eden Ö.T'nin gözaltına alınarak tutuklandığını söyleyen M.T, Ö.T.'nin 3 ay sonra serbest kaldığını söyledi. Olay sırasında yanında olan ve yaşadıklarını gören E.K'nin mahkemede yalancı şahitlik yaptığını belirten M.T. "Şimdi O İstanbul'da oturuyor. Ö.T’nin teyzesi oraya gidip onunla konuşmuş ve yalancı şahitlik yapmaya zorladı. O da mahkemede Ö.T'nin böyle bir şey yapmadığını söyledi. Bu ifadeyle Ö.T. serbest bırakıldı" diye aktardı. M.T., "Ben ne yaşadıysam Ö.T'nin de aynısını yaşamasını istiyorum. Hakimden, polisten artık bir şey beklemiyorum. Bana yardımcı olmadılar. Allahtan dilerim o hakimin kızı, bana bunu yapanın kardeşi de benim yaşadıklarımı yaşasınlar. Yaşasınlar ki anlasınlar" diye konuştu.

'İNSANLARIN ARASINA ÇIKAMIYORUM'

Olayı yaşadığı günden bu yana uyuyamadığını ve sürekli ağladığını ifade eden M.T. "Babam değil de annem ve ağabeyim bu olayı hep yüzüme vurdular. İnsanların arasına çıkamıyorum. Utanıyordum kendimden, sanki herkes biliyor diye düşünüyordum. Psikolojim bozuldu. Dünyam alt üstü oldu" dedi.

Yaşadıklarından dolayı okulunu bıraktığını söyleyen M.T., "Okul okuyacaktım, öğretmen olacaktım. Evlenecektim belki çocuklarım olacaktı. Bütün hayallerim yıkıldı. Artık içimden ne okumak geliyor, ne evlenmek ne de dışarı çıkmak. Hiç bir şey yapmak istemiyorum. Sadece ceza almasını istiyorum. O zaman acım biraz diner" dedi. (yuksekovahaber)